Sizlerden aldığım geri dönüşler neticesinde geçen haftaki gibi kısa kısa üç konuda yazacağım. Birinci yazımızda Kastamonu sanayisi, planlanan İhsangazi-Araç Organize Sanayi Bölgesi ve demiryolu hakkında yazacağız. İkincisi de TV dizilerinin markaları nasıl desteklemesi gerektiği hakkında konuşacağız. Üçüncü ve son yazımız da komşumuz Zonguldak’ta keşfedilen doğalgaz rezervi hakkında olacak.

Bu hafta Kastamonu’na demiryolu gelmesi hakkında konuşacağız. Öncelikle Kastamonu’da sanayinin durumunu konuşarak başlayacağız ve sonra demiryolunun neden Kastamonu için neden önemli olduğunu anlatacağız.

Kastamonu’da sanayi gelişmemiş durumda ve Kastamonu’nun iller arası gelişmişlik sıralamasında geride kalmasının başlıca nedenlerinden biri de bu. İlimizde Kastamonu, Seydiler, Taşköprü ve Tosya Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) var. Araç-İhsangazi ve Devrekani Tarım İhtisas OSB de kuruluş aşamasında. Ama bu OSB’lerin tamamı küçük ölçekte Organize Sanayi Bölgeleridir. İçlerinde 40’dan fazla üretim tesisi barındıran yok. Ama bazı OSB’lerde 200-300’den fazla üretim tesisi var. Orman varlığı, sunta ve MDF üretim tesisleri (Kastamonu Entegre ve SFC) olan ilde mobilya üreticisi olarak sadece Derya Pen ve Gülcan Mobilya var. Çorum’da sanayi tesisleri boylarından büyük ihracat yapıyorlar. Yani Kastamonu ilinde sanayi yeterince gelişmemiş.

Bunun nedenlerinden biri de ilimizin ulaşım imkânlarının yetersizliğidir. Ilgaz Tüneli açılalı on sene bile olmadı. Demiryolumuz da yok. İnebolu limanının genişlemesine ihtiyaç var. Kastamonu Sivil Toplum Kuruluşları Güç Birliği’nin ilk konferansı 9 Mayıs’ta Kastamonu Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Eski İçişleri bakanlarımızdan Murat Başesgioğlu’nun da konuşma yaptığı toplantıda iki müjde verildi. Birincisi; İhsangazi-Araç arasında yapılması planlanan Organize Sanayi Bölgesi yer seçimi bakanlık tarafından onaylandı ve parsellere 68 adet ön başvuru alındı. İhsangazi-Araç ilçelerindeki OSB’de yatırımlar beşinci bölge devlet teşviklerinden yararlanacak. İkincisi de söz konusu OSB’ye demiryolu bağlantısı kararı alınmış. Diyeceksiniz! Demiryolu bağlantısı neden önemli? Çünkü üretim tesisleri üretimlerini pazara mümkün olan en kısa zamanda ve en düşük maliyette pazara ulaştırmalı. Ayrıca ihtiyacı olan girdileri (hammadde ve aramalı) mümkün olan en kısa zamanda ve en düşük maliyetle elde etmeli. Sonraki aşamada İhsangazi-Araç OSB’den İnebolu havalimanına da demiryolu bağlantısı kurulursa tadından yenilmez. Toplantıda ayrıca Taşköprü ve Tosya ile Kastamonu merkez arasındaki yollara ait de olumlu gelişmeler paylaşıldı.

Bu arada Kastamonu Sivil Toplum Kuruluşları Güç Birliği’ne Kastamonu kalkınması amacıyla yaptıkları çalışmalar için teşekkür ediyorum.

Türk Markaları ve TV Dizileri

Bir ülkenin TV dizileri ve sinema filmlerini izlediğinizde o ülkenin hangi sektörde daha iyi olduğunu görebilirsiniz. Örneğin; ABD filmlerinde sık sık bankacılar ve girişimcilere rastlanır. Bu da bize ABD’nin yeni girişimciler çıkarmakta ve finans alanında uzmanlaştığını göstermektedir. G. Kore dizilerinde tüm aktör ve aktristlerin pürüzsüz ciltleri ve makyajları dikkat çekiyor. Buradan G.Kore’nin sadece teknoloji değil kozmetik sektöründe de ilerleme kaydettiğini görebiliyoruz. Fransız filmlerini seyreden romantizm için Paris’in önemli bir yer olduğunu düşünüyor. Mesela “Teşkilat” dizisinde Türkiye’nin gelişen Savunma sanayisine göndermeler var. Ama diğer dizilerde Türk markalarına ve Türkiye’nin gelişen endüstrilerine göndermeler göremiyorum. TV dizilerinde falanca, filancayı boznuzluyor. Filanca da diğer bir kişinin arkasından entrika çeviriyor. Biri diğerini öldürüyor. Ama Türk markaları yok. Avrupa’nın en fazla beyaz eşya üreten ülkesiyiz, en fazla otobüs üreten ülkesiyiz, Dünya’nın en fazla fındık, kiraz, incir ve kayısı üreten ülkesiyiz. Ama Türk dizilerinde ya yok ya da ben göremiyorum.

6112 Sayılı “Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun” ile beraber artık markalar TV dizisi içerisinde karlanmayabiliyor ve gösterilebiliyor, başroldeki kişi bu ürün ile özdeşleşebiliyor. ABD dizilerinde başrol oyuncuların çoğunun ismi John veya Jack’tir. Neden biliyor musunuz? Çünkü ABD’de en çok John veya Jack isminde kişi yaşamaktadır. Film ve dizileri seyreden kişi kendisini başrol oyuncusu ile özdeşleştiriyor. Başroldeki kişi koşuyor, atlıyor, zıplıyor, kötü adamları dövüyor veya öldürüyor. Seyirci de kendisini başroldeki ile özdeşleştiriyor. Onun gibi olmak istiyor. Onun bindiği otomobile, onun yediği yemeğe, onun taktığı saate özeniyor. Bu malları kullanırsa onun gibi olacağını düşünüyor. Kısaca TV dizileri ve sinema filmlerinin Türk markalarına daha fazla destek vermesi, reklam yapması gerektiğini düşünüyorum. Elbette bu işin maddi yanı da var. Markalar da bu destek karşılığında gereken ödemeyi yapmalılar.

Diyeceksiniz! Neden Marka olmak önemli? Çünkü marka olursanız tüketiciye sattığınız malın kaliteli olduğuna dair tüketiciye güvence veriyorsunuz. Bunun karşılığında da tüketici diğer ikame ürünlere göre size daha fazla ödeme yapıyor. Örneğin; marketlere gittiğinizde dört çeşit makarna görüyorsunuz. Biri diğerlerinden daha pahalı ama siz daha pahalı olanı tercih edebiliyorsunuz. Neden? Çünkü o marka makarnanın daha lezzetli, daha kolay pişen olduğunu düşünüyorsunuz. Ayrıca markanızı yeterince yerleştirirseniz talebin fiyat esnekliği de düşüyor. Yani malınızın fiyatına zam yapıyorsunuz ama satışlarınız ya düşmüyor ya da çok çok az düşüyor. Malınızı pahalıya satarsanız da haliyle daha fazla kazanıyorsunuz. Şöyle söyleyeyim Samsung’u Koreliler değil de Samsunlular yapsaydı Türkiye ekonomik olarak daha başka bir yerde olurdu.

Zonguldak’ta Gaz Rezervi Ya Kastamonu?

Karadeniz'de sürdürülen yoğun arama çalışmaları sonucu Zonguldak açıklarında Göktepe-3 kuyusunda tam 75 milyar metreküp doğalgaz keşfedildi. Komşuda doğalgaz rezervine rastlanıyor da Kastamonu açıklarında çıkmaz mı? Çıkabilir. Muhtemelen yakınlarda Kastamonu açıklarında da aramalar yapılacak.

Öncelikle söyleyelim. Türkiye’nin dış açığının en büyük nedeni petrol ve doğalgaz nedeniyle oluşuyor. En çok mal ithal ettiğimiz birinci ülke Rusya ve bunun nedeni de Rusya’dan doğalgaz ve petrol almamız. Doğalgaz rezervleri bulundukça ve çıkarıldıkça ithalatımız ve dışarıya ödediğimiz para azalacak. Döviz kuru konusunda daha az endişeleneceğiz. Bu işin Türkiye ekonomisini ilgilendiren tarafı ve ulusal gazeteler ve televizyonlarda bu konu yeterince işlendi. Biz eğer Kastamonu açıklarında gaz rezervine rastlanırsa bunun Kastamonu ekonomisine katkısını yazalım. Kastamonu gaz kuyularında çalışan kişi sayısı ve istihdam artacaktır. Çalışan bu kişiler özellikle sahil ilçelerimizde kalacak, harcamalar yapacaktır. Esnaf para kazanacak ve çarpan etkisiyle bu para artacaktır. Şimdi çarpan etkisini merak ettiniz. Onu da açıklayalım. Gaz kuyusunda çalışan Mehmet, bakkaldan alışveriş yapar. Bakkal kazandığı parayla kasaba gider. Kasap kazandığı parayla manava gider. Manav da başka birinden alışveriş yapar. Para yerinde durmaz ve dolaşır. Aaa! Bir bakmışsınız Gaz kuyusunda çalışan Mehmet’in aldığı maaş 50,000 TL ise ekonomide yapılan toplam harcamalar 250,000 TL olmuş. İşte biz buna çarpan etkisi diyoruz. Sahil kesimlerinde evler, kiralar değerlenecektir. Esnaf gülücükler saçacaktır. Kısaca Kastamonu özellikle de sahil ilçelerimiz bayram edecektir.