“Kastamonu Üniversitesi Danışma Kurulu Toplantısı” ilin memurlarının, sivil toplum temsilcilerinin ve siyasilerin katılımı ile geçtiğimiz hafta gerçekleştirildi…
Bol bolamat “takdir, tebrik, teşekkür”.
Toplantıya davet edilen “danışma” erbaplarından biri olsun üniversitenin mevcut durumuna ilişkin tek “olumlu eleştiri” kelamı etmez mi?...
Etmemiş.
Hadi geçmişin üzerini örtelim…
E bari geleceğe dair iki kelam da mı olmaz?
Teşekkürün biri bin para olacaksa neyin “danışması” o halde?...
Her biri tebrik mesajlarını kamuoyuna açıklasın olsun bitsin, vakte de yazık, nakde de.
Danışma kurulunda memurlar var…
“Mesleki dayanışma” gereği eleştiri beklemek abes olur.
Siyasiler var…
Asla ve kat’a eleştir(e)mezler.
Meslek odası ve sivil toplum örgütü temsilcileri hakeza…
Görülmüş mü kamuya karşı yürümeleri?
(“Gelecek Hedefleri ve İş Birliği Konuları Ele Alındı” manşeti atılmış üniversite web sitesinde ve Kastamonu Üniversitesi’nin mevcut durumunun değerlendirilmesinin ve geleceğe yönelik hedeflerinin belirlenmesinin amaçlandığı kaydedilmiş…
Ne hedef belirlendi?
İşbirliği konuları ne?..
İşbirliğine dair ne imzalar atıldı?
“Üniversitemizden beklentileriniz…” demiş rektör…
Danışma kurulu üyelerinin beklentileri ne(ymiş)?
“Kastamonu Üniversitesi’nin araştırma ve patent üretiminde Türkiye’nin önde gelen üniversiteleri arasında yer aldığı…”…
Sonuç?
“Öğrenci odaklı uygulamalarla üniversitemizin bir yaşam merkezi haline geldiği…” mevzusu olsa olsa bir “ironi” olur…
Geçtiğimiz günlerde yayımlanan “öğrenci odaklı olmaya” ilişkin bilimsel araştırmanın sonuçlarını paylaştım bu köşede, “dip” olduğunu izah ettim, bilime mi inanalım hamaseti mi?)
(“Eleştiri” kültüründen yoksun bir ilin ne ekonomik kalkınması ne de sosyal gelişmesi olası…
“Takdir, tebrik, teşekkür” ile ancak geri gidilir.
“İnceden dokundurma” dahi olmaz mı?...
Üniversite “layüsel” bir kurum mudur?
Onlarca “danışılan” arasından bir “eleştirici” çıkmıyorsa…
Bu nasıl jüri?
Kişilere değil kuruma sahip çıkılmazsa…
Kavram olarak da elde bir şey kalmaz.)
Not 1: Haziran ayı başında ilan edilmişti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nca 2030’a kadar yürürlükte kalacak olan “Yeni Teşvik Sistemi”, kapsamı içindeki “Yerel Kalkınma Hamlesi” cüzü de geçtiğimiz hafta Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi, meraklı bekleyiş nihayet buldu…
Her il sahip olduğu yerel potansiyel ölçütünce devletten özel sektör yatırımlarına destek alacak.
Kastamonu’da desteklenecek “4” proje alanı…
“Entegre Besi ve Et Ürünleri İşleme Tesisi (Asgari 1000 büyükbaş kapasiteli)”, “Çapraz Lamine Ahşap (CLT) Panel Üretim Tesisi”, “Modüler Mobilya Üretim Tesisi”, “Kenevir Elyafı ve Diğer Ürünleri İşleme Tesisi”.
“Büyük yatırımcılar” ha gayret!…
Bu 4 alanın içine dahil olacak “küçük yatırımcı” yok nasılsa.
“Birleşip ortak olun”…
Başvurunun son tarihi olan “Eylül” sonuna kadar kim ne ara “ortaklık” kuracak?
Yatırım ekosistemini tabana yaymayan sistemlerin başarı oranı ne olur?...
Bugüne kadar ne olduysa o.
30 Eylül akşamı bakacağız…
Sayacağız kaç başvuru yapıldığını?)
Not 2: Eskişehir Büyükşehir Belediyesi kentin ilk bisiklet parkının (Velespit Parkı) açılışını Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin “Bisikletli ulaşımı teşvik eden, çevreci ve sürdürülebilir ulaşım politikamız doğrultusunda, kentimizde Velespit Parkı’nı hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz” sözleriyle yaptı…
3 bin metrekarelik alanda Sümer Parkı’nın devamında ve Porsuk kıyısı bisiklet yolu üzerinde konumlanan park bisiklet kullanıcılarının ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlandı.
Şehirdeki toplam bisiklet yolu 56 kilometre…
Diyor ki Büyükşehir Belediye Başkanı Ünlüce: “Biz bu dönemde 72 kilometre daha eklemeyi, kendimize görev kabul ettik. Üç etap halinde yapacağız, birinci etap hızlıca devam ediyor. Ben ısrarla söylüyorum, şehrimizde bisikleti yaygınlaştırma konusunda güçlü bir irademiz var. Ama bunu sadece nostalji olsun, hobi, spor olsun diye değil, aynı zamanda ulaşımın temel direklerinden birisi olsun diye de yapıyoruz.”
Kastamonu’daki tüm kaldırımlar “bisiklet yolu”…
Elektrikliler de çıktı ki “otoban” resmen.
