İLİ KASTAMONU

İLÇESİ AZDAVAY

YERİ GECEN KÖYÜ

Halk arasında Şeyh Sıddık diye bilinen zatın esas adının Şeyh Sadık Efendi olduğuna dair bilgilere Daday kayıtlarında rastlanmaktadır. Azdavay ilçe merkezine 22 km mesafedeki Gecen Köyü Müderris mahallesindeki eski cami yerinin yanındaki mezarlıkta ve diğerlerinden farklı bir mezarda yatan Şeyh Sıddık Efendi ise yine Daday kayıtlarında Daday Kazası Azdavay Nahiyesi Müderris köyünde bir zaviyenin olduğu ve buradaki zaviyenin de bir bölümünün medrese eğitimine ayrıldığı kayıtlıdır.

Köy camisinin yanındaki ve diğerlerinden farklı olan üstü açık olan mezar Şeyh Sıddık türbesi olarak bilinmektedir. Eskiden burada , gecin yapılmakta ve geçinler ise ordunun ihtiyaçlarında kullanılmakta imiş. Bu işi ise köy halkının yanı sıra zaviyede yatılı kalan öğrenciler yapar ve elde ettikleri gelirleri de zaviyenin giderlerine harcarlarmış.

Şeyh Sadık Efendi buradaki zaviyeyi miladi 1679 yılında kurmuş ve bu zaviyenin de hocalığını yapmıştır. Vefat tarihi ise miladi 1741 yılıdır. Kendisi Kastamonu’da iyi bir eğitim almış ve Şeyhlik makamına erdikten sonrada bu köyde eğitim yuvasını kurmuştur. Bu zaviyede bir çok müderris ve molla yetiştirmiş ve onlara da icazetnamelerini vermiştir. Vefatından sonra da bu zaviyede eğitim devam etmiştir. Bir bölümünün de medrese olarak hizmet verdiği anlatılan bu mekanda hangi tarihten sonra medrese eğitimi de verdiği bilgisi ile ilgili bir kayda ulaşılamamıştır.

Şeyh Sadık Efendi ise halk arasında çevre halkına örnek davranışları ile ve özlü sözleri ile ayrıca da hocalığının yanında güven verici bir kişiliğe sahip olduğu da anlatılmaktadır. O hem dini hem de dünyevi bilgilerini herkesle paylaşmış ve köy halkına da sohbetleri ile bildiklerini aktarmıştır.

Günümüzde ise Gecen Köyü Müderris mahallesindeki bu bilim yuvasına ait binadan herhangi bir kalıntı kalmamıştır. Ancak bu köydeki arazilerin büyük bir kısmının vakıf malı olduğu ve daha sonra ise köy halkına bu vakıf mülklerinin satıldığı anlatılmaktadır. Bu köydeki Caminin bir odasında ise halen bu medresede ve zaviyede okutulan ve bir kısmının da el yazması olduğu bilinen kitaplar ise halen durmaktadır.

Tekkeler ve zaviyeler kapatıldıktan sonra ise bu köydeki bu ilim yuvasının faaliyetleri de son bulmuş olup köydeki üretim de yok olmuş ve köy halkı başta İstanbul olmak üzere göç etmiştir. Gecen köy yolu ise bakımsız olup buradaki türbe de sadece çevre halkı ve yaz aylarında gurbetten gelenlerce ziyaret edilen bir makam haline gelmiştir. Buradaki bazı eski mezarlar ise bu ilim yuvasında görev yapan diğer hocalara ve köy halkına ait olduğu anlatılmaktadır.

Halk arasında Şeyh Sıddık olarak bilinen ve Daday kayıtlarında ise Şeyh Sadık Efendi diye adı geçen bu zatın makamı cennet ruhu şad olsun.