Yunus Emre; ‘’Dil söyler, kulak dinler. Kalp söyler, kâinat dinler’’ diyor.

Çocukları için kalpleri ile söylemekle kalmayıp, açmazlar içinde kaybolmak yerine onların elinden tutup; sosyal yaşama uyumlu, eğitim hayatlarında başarılı olmaları için çaba gösteren “Kastamonu Disleksi (Özgül Öğrenme Güçlüğü) Derneği”nden söz etmek istiyorum

.

Toplumda okuma ve yazma güçlüğü olarak anılan olgu, hastalık olarak kabul edilmemekle birlikte özellikle çocukların yaşantısını derinden etkiliyor. Özgül Öğrenme Güçlüğü; dinleme, konuşma, okuma, yazma, akıl yürütme ile matematik yeteneklerinin kazanılmasında ve kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteriyor.

Bu konuyu işleyen; Yerdeki Yıldızlar, Koruyucu Meleğim, Rudy, Akşam Okulu ve Başka Bir Dünya gibi filmlerin de yapılmış olduğunu görüyoruz.

     Özgül öğrenme güçlüğü olan çocukların zeka düzeyleri düşük olmadığı gibi, çok yüksek olanlar da vardır.  Çoğunlukla hayal gücünün en az 2 katına sahip olmaları ve özel yetenekleriyle de dikkat çeken örneklerden biri Nobel Fizik Ödülü’nü kazanmış olan Albert Einstein’dir.

Birleşik Krallık Başbakanı Winston Churchill’in yanı sıra, Mickey Mouse çizgi film karakterinin yaratıcısı Walt Disney, Edison, Tom Crouse, Cher gibi bilim insanları ve sanatçıların da özgül öğrenme güçlüğü yaşadıkları biliniyor.

"İstanbullu Gelin", "Kavak Yelleri" ve "Babil" gibi başarılı yapımlarla adından söz ettiren oyuncu Aslı Enver, disleksi tanısı olduğunu açıklarken, bunun bir kusur olmadığını ancak okuldayken ders çalışmakta ve şimdi de senaryo okumakta çok zorlandığını ifade ediyor.

Toplumsal saygının var olması, insanların birbirlerine karşı olan yaklaşımlarıyla ilgilidir. Farklılıklara saygı duymak, kimseyi ötekileştirmemek ve tabi ki yardımsever olmak insan olmanın da koşullarıdır.

Özgül Öğrenme Güçlüğü tanısı almış çocukların ve onların ailelerinin zorlu süreçlerinde elini tutan, ruhuna dokunan, yalnız değilsiniz, birlikteyiz duygusu veren bir derneklerinin olması çok değerli.

Disleksi hakkında bilgi almak ve Kastamonu’daki çalışmalarını konuşmak üzere Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği Başkanı Hüseyin Demir ile söyleşiye başlıyoruz. Özgeçmişinden söz etmesini istediğimde;

Eczacıyım. Kastamonuluyum” diye özetliyor. Kendisinden söz etmeyi değil, derneği anlatmayı tercih eden Başkan Demir, Özgül Öğrenme Güçlüğü ile tanışmasının 10 yıl önce, çocuğu vasıtasıyla olduğunu ifade ediyor.

“Tanılamanın ardından, neler yaşadınız ve dernek kurmaya nasıl karar verdiniz?” diye soruyorum, Hüseyin Demir yanıtlıyor:

Aileler toplumun yargısından çekiniyorlar. Bu çekinceden kurtulup, tanıyı kabullenmemiz gerekiyor. Eskiden üstü kapalı bir olguydu, şimdi iyiye gidiyoruz. Kastamonu gibi bir şehirde uzmanlara ulaşmak zordu. Bu nedenle büyük şehirlerdeki kongrelere katılıp, eğitimler aldım. Bu şekilde çocuğumuzun eğitimine katkı sağlamaya çalıştık.

Tanılamadan 6 yıl sonra oğlumuz vasıtasıyla yine disleksi tanılı çocuğu olan Önder Şahin Bey ile tanıştık. Erken tanı çocukların geleceklerini etkileme açısından çok önemli. Bu da veli ve öğretmenlerdeki farkındalık ile mümkün. Soruna yaklaşımda okul, aile, psikolog, psikiyatrist ve özel eğitim uzmanı işbirliği gerekli. Çocuklarımız ve ailelerinin sahada sıkıntı yaşadığını gördüğümüz için, diğer ailelere de destek olmak amacıyla dernek kurmaya karar verdik.”

2020 yılı Ocak ayında özgül öğrenme güçlüğü tanısı almış çocukların aileleriyle birlikte derneğin kuruluşu gerçekleştirilmiş. Daha sonraki süreçte öğretmenler, akademisyenler, kamu görevlilerinin de katılmasıyla, şimdi daha güçlenerek yola devam ediyorlar.

Bu kapsamda, Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Esra Ketenoğlu Kayabaşı’nın da Derneğin Yönetim Kurulu’nda yer aldığını ifade eden Başkan Hüseyin Demir, derneğin amacını anlatıyor:

Dernek olarak bilimin ışığında uzman kişilerle buluşup, çocuklarımızı ve ailelerimizi doğru yönlendirmek istiyoruz. Bizim alanımızda özellikle İl Milli Eğitim, Aile ve Sosyal Politikalar, Gençlik Spor ve İl Sağlık Müdürlükleri çocuğa dokunan kurumlardır.

Valiliğimiz başta olmak üzere ilgili kurumlarla iletişim kurarak, özgül öğrenme güçlüğü tanımını anlatmaya, farkındalığı artırmaya çalıştık. 2020 yılında Derneğimizde kayıtlı 200 özgül öğrenme güçlüğü tanısı konmuş çocuğumuz varken, şu anda 1000 kişiye yaklaştı. Bu, toplumda farkındalığın artmasıyla ve özellikle tanı ile ilgili bir durum. Milli Eğitim Bakanlığı’nın çalışmaları da toplumda farkındalığı artırdı.”

Ecz. Demir, Özgül Öğrenme Güçlüğü olgusuna da açıklık getiriyor:

Özgül Öğrenme Güçlüğü, sebebi net olarak bilinmeyen nörobiyolojik bir olgu. Toplumda genel olarak Disleksi olarak adlandırılıyor.

Okuma Güçlüğü (Disleksi), Yazılı Anlatım Güçlüğü (Disgrafi), Aritmetik Güçlüğü (Diskalkuli) ve Motor Koordinasyon Bozukluğu (Dispraksi) Özgül Öğrenme Güçlüğü’nün alt dallarıdır.

Kişilerde bu olgulardan bir tanesi ya da birkaçı bir arada olabiliyor. Özgül öğrenme güçlüğünde her çocuğun farklı bir olgu ve kendine özgü bir zorluk yaşadığını görüyoruz. Bu nedenle verilen eğitim ile eksik olan taraf güçlendirilmeye çalışılıyor.”

“Tanılama kaç yaşta yapılabiliyor? Eğitimde ve sosyal yaşamda karşılaştıkları sorunlar neler?”

İlkokul 1. Sınıfın ikici döneminden sonra tanılama yapılabiliyor. Türkiye’deki üniversitelerde okul öncesi dönemde tanılamayla ilgili çalışmalar yapılıyor. Özgül Öğrenme Güçlüğü tanısı almış çocuklar; bazen tembel, yaramaz gibi nitelendiriliyorlar. Çaba gösterirsek, belirtiler minimuma iniyor, farklılık azalıyor. Sınavları kazanıp, nitelikli okullara girenler var.

LGS ve ÖYS için özel tedbir kararıyla; okuyucu ve kodlayıcı ile sınava girmelerinin yanı sıra ayrı salon ve ek süre hakkı veriliyor. İlk, orta, lise eğitiminde ise destek eğitim odalarından ve özel rehabilitasyon merkezlerinden yararlanıyorlar.”

 

“Ekim ayının ilk haftası Disleksi Haftası, Ekim ayının ilk Perşembe günü de Dünya Disleksi Günü olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın Belirli Gün ve Haftalar Çizelge' sinde de yer alıyor. Bu konu ile ilgili neler söyleyeceksiniz?”

Toplumda farkındalık oluşturmak için yararlı görüyorum. Biz de bu konuda etkinlikler yaparak farkındalığı artırmayı amaçladık.

Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yürütücülüğünde 4 000 öğretmenimize sunum yaptık. Bu sunumda; Dr. Öğretim Üyesi Esra Ketenoğlu Kayabaşı öğretmenimiz çocuklara yaklaşım konusuna değindi. Çocuk Psikiyatrisi Uzman Doktor Baran Çalışgan hocamız; Çocuk ve aile psikolojisini anlattı. Bilgilendirici pankartlar asıldı. Afiş, masa ve duvar takvimlerini Eğitim Fakültesi öğrencileri, ilk ve orta okul idarecileri, öğretmenleri, öğrencilerine ulaştırarak sürekli farkındalık sağlamayı amaçladık.”

Kastamonu Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği Başkanı Hüseyin Demir, yaptıkları etkinlikleri anlatmayı sürdürüyor:

“Derneğe başvuran disleksi tanılı öğrenciler için okuduğunu anlama, dikkat ve odaklanma becerilerini geliştirmek üzere tasarlanan yazılım programını ücretsiz kullanmaları sağlandı.

 Özel eğitim Buluşmaları kapsamında İlimizde görevli Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik öğretmenlerimizle Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen psikiyatrisi uzman hekimlerimizi buluşturduk.

Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bolüm Başkanı Doc. Dr. Zehra Esra Ketenoğlu Kayabaşı tarafından Kastamonu Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü personeline farkındalık semineri verildi.

Uzman Öğretmen Barış Özdemir video konferansla ailelerle buluşup, beklentilerinin disleksili çocuklar üzerinde oluşturduğu psikolojik baskının etkilerini anlattı.

Çocuklarımızın başarılı olması, sosyalleşmeleri ve mutlu olmaları için müzik dinletisi, resim sergisi, akıl ve zeka oyunları etkinliklerimiz ile müzik şöleni yaptık. Çocuklarımız ve velilerimizin çok eğlendiği piknik ve kamp etkinliği yaptık.

 

Kastamonu Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği olarak, projelere de önem veriyoruz. Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı’nca kabul edilen “Disleksi’yi Fark Et Projesi”ni yaptık.

Kastamonu Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği tarafından hazırlanan İç İşleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğünce kabul edilen “Özgül Öğrenme Gücümü Keşfet Projes”nin resim yetenek taraması Güzel Sanatlar Lisesinde, spor alanındaki yetenek taramalarını Kastamonu Üniversitesi Spor Bilimleri fakültesinden Doç. Dr. Defne Öcal Kaplan hocamız yürütücülüğünde spor eğitmenlerimiz ile gerçekleştirdik.

Atletizm badminton, basketbol, voleybol, futbol, masa tenisi, jimnastik, yüzme ve benzeri branşlarda yatkın oldukları alan hususunda ailelerimizi bilgilendirdik

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının işbirliğinde düzenlenen “Öğrenme Güçlüğünde Gelecek Hedefler” çalıştayı gerçekleştirildi.

Kastamonu Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği olarak, Gençlik ve Spor Bakanlığına “Her Çocuk Özeldir” projesini sunduk.”

Gerçeklerden kaçmadan içinde umudu büyütmeyi başaran ve bunu dernek üyelerine de yansıtma çabasında olan bilinçli, aydın bir baba Hüseyin Demir. Son olarak Kastamonu Özgül Öğrenme Güçlüğü Derneği için gereksinimlerini, beklentilerini soruyorum. Söze, dernek çalışmalarına katkı verenlere teşekkür ederek başlıyor:

Sayın Milletvekilimiz Serap Ekmekçi öncülüğünde, Valiliğimiz kararıyla  29 - 30 Nisanda özel Eğitim Çalıştayı yapılacak. Özellikle eksik gördüğümüz konular, saha ile ilgili yapılması gerekenler konuşulacak. Tüm özel eğitim tanılı kişiler içi çok değerli bir çalışma olacak.

 

Kastamonu ilimizde, içinde özgül öğrenme güçlüğü tanısını da kapsayan özel gereksinim raporlarını verebilecek Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli kadroda, bir çocuk ve ergen psikiyatri uzmanı bulunmaktaydı. Sağlık Bakanlığınca ivedi olarak tekrar değerlendirilerek en az 2 doktora çıkarılmasını Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğüne gönderdiğimiz yazı ile talep ettik. Kısa sürede 2. Kadronun açılmasıyla çok mutlu olduk.

 

Yüzme kursumuz devam ediyor, çocuklarımız spor yapıyor, eğleniyor, sosyalleşiyor.  Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof .Dr. Ahmet Hamdi TOPAL’a, Ayyıldız Spor ve Yaşam Merkezi yetkililerine ve Mikail hocamıza teşekkürler

Başladığımızda KÜ de Özel Eğitim Bölümü yoktu. Rektör Beyi ziyaret ettik. Anlattık, çok duyarlı yaklaştı. 2021 yılında 2 öğretim görevlisi ve 4 araştırma görevlisi atandı. Bizler için çok değerli.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2022 – 2026 Özel Eğitim Ulusal Eylem Planı’nda güzel şeyler var, mutluyuz.

 

Beklentilerimiz, isteklerimiz ise;

Özgül Öğrenme Güçlüğü tanısı almış çocuklardan diğer arkadaşlarına kıyasla biraz daha fazla çalışmaları gerektiğini, bu şekilde başarabileceklerini bilmelerini istiyoruz.

 

Öğretmenlerden isteğimiz; öğrenciler ve aileleriyle empati kurmaları ve onlarla iletişimde özel hassasiyet göstermeleridir.

 

Ailelerimiz; Çocuklarına özgül öğrenme güçlüğü tanısı konulduğunda panik yapmasınlar. Bizimle iletişime geçtikleri takdirde bilgi birikimi ve tecrübelerimizi kendilerine aktaracağımızı bilmelerini isteriz. Bu süreçte çok sabırlı ve gayretli bir şekilde çocuklarına destek olmalarını istiyoruz.

Devletimiz, bizim gurubumuzu engelli olarak nitelendirmiyor, engelli haklarından yararlanamıyorlar. Ancak özel gereksinimli birey haklarından yararlanıyorlar. Özel gereksinimi olan öğrencilerimize okul gerekli.

Kastamonu’da Özel Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi açılmasını istiyoruz. Kastamonu’da olmadığı için şu anda Gazi Üniversitesi ile çalışıyoruz.

Mi̇ne Özgür Köşe (2)-7