Bozkurt başta olmak üzere ilimizin kuzey sathını adeta yerle yeksan eden sel felaketinin 4’üncü seneyi devriyesini geçtik, Kastamonu’nun “asrın felaketi” idi yaşanan, büyük can ve mal kaybı…
Alameti önü alınamaz hale getiren insan kusuru elbette vardı yaşanan felakette.
Önce yaraların sarılması gerekirdi, devlet ve millet seferber oldu, kayıpları elbet geri getirmez ama olabildiğince acı soğutuldu…
“Soruşturma, ihmali olanları bulma, yargılama, infaz” aşamalarına geçildi.
Aradan 4 yıl geçti…
4 adımlı sürecin son hali nedir?
2023 Aralık ayındaki gazeteler “Bozkurt ilçemizde yaşanan sel felaketinde hayatlarını kaybedenlerin yakınları tarafından açılan davada DSİ asli kusurlu, Bozkurt Belediyesi ise kusurlu bulundu” diye yazdı...
Mahkeme mağdurları haklı bulmuş ve dava edilen kurumları tazminat ödem mahkum etmişti.
Aynı haberlerde geçen bir paragraf…
“Bunun üzerine DSİ icranın geri bırakılması kararı aldı. Mağdurların yakınlarının iddiasına göre Bozkurt Belediyesi de hurda bir aracı mal varlığı şeklinde göstererek süreci yaklaşık 4 yıla kadar uzattı. Sel mağdurları, DSİ ve Bozkurt Belediyesi’nin bu tutumundan vazgeçerek tazminatlarının ödenmesini talep etti.”
Felaket sonrasında ilgili kamu kurumlarının adeta kabahati birbirine atan ifadelerine de rastladık…
“Curcuna”.
“Tazminat davası” bir tarafa…
İhmal ve kusuru bulunan kamu yetkililerinin bireysel olarak yargılanıp hak ettikleri cezayı almaları gerekir(di).
Alıp almadıklarını merak celp ediyor...
4’üncü seneyi devriyesinden Kastamonu’nun “asrın felaketinde” hayatını kaybedenlere rahmet ve yakınlarına başsağlığı.
(13 Ağustos 2024 tarihli yazımda “ihmali olanlara dair” sorular sormuştum yine…
“2021 yılındaki büyük sel felaketinin 3’üncü yıldönümündeyiz… Bozkurt başta olmak üzere kuzey bölgemizi yerle bir eden felaket. Yitirdiğimiz canlar… Kaybettiğimiz vatandaşlar. Yaralılar… Öksüz ve yetimler. Yıldönümü paylaşımlarında… Maddi hasarın tamiri üzerine yorumlar çoklukta. Doğru… İlçelerimiz adeta yeni baştan imar edildi. Eksik olan… Doğa afetindeki insan kusuru üzerine tek kelam yok. Oysa… Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2019 yılında yayımladığı raporda Bozkurt’taki felaketinin ‘baş müsebbibi’ Ezine Çayı’na ilişkin ‘risk’ ayan beyan kayda alınmıştı. Görsellerle izah edilmişti raporda… Su altında kalacak her adres neredeyse nokta atışı işaret edilmişti. O raporun adı neydi?... ‘Batı Karadeniz Havzası Taşkın Yönetimi Planı’. 821 sayfa… Açık seçik ‘uzgörü’. Bakanlığın ‘Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’ tarafından hazırlanan raporu… Ne ‘DSİ’ okumuş ne de ‘Orman’ teşkilatı. Tedbir alınmış olsaydı rapora göre… Ne can ne de mal kaybı bu ölçüde olacaktı kuvvetle muhtemel. Aradan 3 koca yıl geçti… Afetteki insan kusurlarının ne ölçüde üzerine gidildi? Üzerine gidilmediği gibi… DSİ ödüllendirildi. Hakkında hukuk kurumu tarafından soruşturma izni istenen kamu çalışanlarına izin çıkmadı… ‘Soruşturulamaz’ denildi. Mal yerine konuldu… Vicdan!”)
(DSİ 23. Bölge Müdürlüğü Bozkurt sel afetinin yaşandığı 2021 yılında “taşkın koruma” alanında en başarılı bölge seçildi…
“Bölge Müdürlüğümüz 2021 Yılına İlişkin Birim ve Yönetici bazlı performans değerlendirme sonuçlarına göre ‘Taşkın Koruma’ alanında en başarılı Bölge Müdürlüğü seçilmiş olup ayrıca 2021 yılı performans değerlendirme dalında Bölge Müdürlükleri arasında en başarılı 2. Bölge seçilmiştir.”
Ekleyelim…
“Performans değerlendirme” alanından en başarılı 2’nci bölge seçildi.
“Absürt” bir haber değil yukarıda okuduğunuz…
Tastamam gerçek.
Ne akıl alıyor…
Ne vicdan kaldırıyor.
Ya bu kadar başarılı olmasaydı DSİ 23. Bölge (Kastamonu’yu kapsayan bölge)…
Kastamonu’nun hali “taşkın” alanında nice olurdu!)
Not: “Eylül 2023”…
Çevre, Şehircilik ve iklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanlığı öncülüğünde “İPA 3” kapsamında “Türkiye’de Yerel İklim Eylemi İçin Avrupa Birliği Ortaklığı Projesi” 6 pilot ilde başladı.
6 pilot il…
“Kastamonu, Ordu, Antalya, Isparta, Kahramanmaraş ve Elazığ”.
22 milyon avro (14 milyon avro hibe) kaynağa sahip proje kapsamında Yerel İklim Değişikliği Eylem Planları (YİDEP) hazırlanacak, etkilenebilirlik ve risk analizleri yapılacak ve ayrıca sera gazı envanteri hazırlanacak…
Tam vakte uygun bir proje.
“Mart 2024”…
“Türkiye’de Yerel İklim Eylemi için AB Ortaklığı Projesi” (YİDEP) kapsamında Kastamonu’da başlayan çalışmayı dönemin Kastamonu Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu “Yerel iklim eyleminin güçlendirilmesi amacıyla Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yürütülen ve İklim Değişikliği Başkanlığının faydalanıcısı olduğu ‘Türkiye’de Yerel İklim Eylemi için AB Ortaklığı Projesi’ kapsamında belirlenen 6 pilot il öncü bir rol üstlenerek yerel iklim değişikliği eylem planlarını hazırlama hedefinde. Biz de bu 6 ilden bir tanesi olarak çalışmalarımızı yapacağız” sözleriyle açıkladı.
https://yereliklim.org/yerel-iklim-degisikligi-eylem-planlari-icin-hazirliklar-antalya-isparta-kahramanmaras-ve-kastamonuda-devam-ediyor/ linkinde “Yerel İklim Değişikliği Eylem Planları için hazırlıklar, Antalya, Isparta, Kahramanmaraş ve Kastamonu’da devam ediyor” başlıklı haber geçildi…
“Antalya Büyükşehir Belediyesi, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, Ordu Büyükşehir Belediyesi, Elâzığ Belediyesi, Isparta Belediyesi ve Kastamonu Belediyesi’nde, Yerel İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı oluşturma sürecine yakında başlanacak. Pilot iller, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelesinde ön saflarda yer alarak sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlemeye kararlı.”
Aradan geçti bir buçuk yıl…
“Kastamonu Yerel İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı” hangi aşamada?
