Kızıl geyik neslinin tükenmekte olduğunu bizatihi ilan eden ve eksilen popülasyonu artırmak için kimi yörelerde özel projeler hayata geçiren “Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü”, Kastamonu’da ise kızıl geyik avlatmak için ihale açtı, “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu”…
Böylesi bir “180 derece” acı acı güldürüyor.
“10. Bölge Müdürlüğü Kastamonu Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü” ihalesi ile “6 kızıl geyik” 20 Ağustos’ta 180’er bin TL’den ihaleye çıkıyor…
İhaleyi alan “yüklenici” Şubat ayı sonuna kadar vuracak kızıl geyikleri.

“Av turizmi” diyorlar haksız/hadsiz avlanmaya…
Eksik olsun.
Kastamonu’nun “Tosya, Hanönü, Daday, Taşköprü” dağlarındaki 6 kızıl geyiğin kalemini kırdırmayalım…
Sesimizi yükseltelim.
Üstelik…
İki kızıl geyik Tosya’daki YHGS’de (Yaban Hayatı Geliştirme Sahası) avlanacak, nesi bunun “YHGS”, olsa olsa “Yaban Hayatı Öldürme Sahası”.
İhaleyi iptal ettirmek ve müdürlüğü yaban hayatına “dost” kılacak hale evriltmek için…
Muhalefet edelim.
(Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün kafası o kadar karışık ki kızıl geyik konusunda “evlere şenlik”…
“Trajedi” ile “komedi” bulamacı.
Örneklerle izah edeyim…
Hiç mi uyaran yok bu idareyi maslahat erbabını?
“6 Aralık 2023” tarihinde Anadolu Ajansı haberi…
“Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nce “Nesli Tehlike Altında Olan Türlerin Tekrar Eski Yaşam Alanlarına Geri Kazandırılması Projesi” kapsamında Salda Gölü'nün çevresindeki ormana 6 kızıl geyik daha salındı.”

Detayı şöyle…
Eskişehir'in Mihalıççık ilçesindeki Çatacık Geyik Üretme İstasyonu’nda yakalanan 6 dişi kızıl geyik, Burdur’a getirildi ve Yeşilova ilçesindeki Salda Gölü çevresindeki ormanlık alana bırakıldı. Yapılan açıklamada yaban hayatını korumanın yanında nesli azalan türlerin üretilmesi ve doğaya yerleştirilmesi çalışmaları da yapıldığı izah edildi. Gerçi; daha öncesinde de bu bölgeye Bursa’da iki defa kızıl geyik nakledilmişti ve gelecekte de nakil işi sürecekti. Aynı haberde geçen bir bölüm de kıymetli: “Doğa Koruma ve Milli Parklar olarak Türkiye'nin muhtelif yerlerinde kızıl geyik, ala geyik, yaban keçilerini doğaya yerleştirme çalışmaları yapıyoruz. Bu yerleştirmedeki amacımız, maalesef kaçak avcılık veya çeşitli nedenlerle nesli tükenen hayvanların tekrar ait oldukları bölgede çoğalmasını, yayılmasını ve insanların tekrardan o hayvanları bölgelerinde görebilmesini sağlamak, yaban hayatını zenginleştirmek.”
“12 Ağustos 2024” tarihli Anadolu Ajansı haberi…
“Burdur'daki Salda Gölü’nün çevresindeki ormana salınan kızıl geyikler beslenirken görüntülendi.”
Detayına girelim haberim…
Önceki haberde bahsi geçen kızıl geyiklerin yavrularını emzirirken görüntüleri çekildi ve “Nesli Tehlike Altında Olan Türlerin Tekrar Eski Yaşam Alanlarına Geri Kazandırılması Projesi" kapsamında Salda Gölü'nün çevresindeki ormana 23 kızıl geyik salınmıştı” şeklinde haber akıtıldı.
“25 Eylül 2024” tarihli ulusal haber kaynaklarından bir haber…
“Burdur’da Salda Gölü çevresine bırakılan nesli tehlike altındaki kızıl geyiklerden biri kavun tarlasında, diğeri köy yakınlarında ortaya çıktı. Vatandaşların kendilerini sevmesine izin verdiği geyikler, bir süre sonra ortadan kayboldu. Yetkililer ise geyiklerin vahşi olduğunu söyleyerek, vatandaşları uyardı.”
Bakanlığın Tarım ve Orman Dergisi’nde “Nesli tükenmekte olan türler koruma altında” başlığıyla çıkan metni okuyalım…
“Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından 2020 yılında nesli tükenmekte olan 297 adet yaban hayvanı, üretme istasyonlarında üretildi. 2021 yılında ise 220 adet nesli tükenmekte olan yaban hayvanı, 95 bin kanatlı, 3 milyon 700 bin alabalık üretimi hedefleniyor. Ülkemizde 2019 yılı sayımları itibarıyla: 19 bin 839 karaca, 9 bin 245 kızıl geyik, 40 bin 245 yaban keçisi, 893 Anadolu yaban koyunu ve 3 bin 247 çengel boynuzlu dağ keçisi ve 39 Hatay dağ ceylanı olmak üzere toplam 74 bin 207 adet büyük memeli yaban hayvanı tespit edildi.”
Görüldüğü üzere “kızıl geyik” bakanlık tarafından “nesli tükenmekte olan türler” arasında sayılıyor…
Korumak için de gayret sarf ediliyor (mu).
Kendisi ile çelişen bir bakanlık ve alt kurumları…
Kabullen(ebil)mek olası değil.)

(Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Ağustos ayında sadece Kastamonu’da ihaleye çıkmadı… 14 ilde (Mersin, Eskişehir, Kütahya, Kastamonu, Adıyaman, Tokat, Maraş, Sivas, Van, Hakkari, Bitlis, Erzincan, Bingöl ve Erzurum) toplam muhammen bedel 36 milyon 540 bin lira.
“Çengelboynuzlu dağ keçisi kızıl geyik, yaban keçisi, yaban koyunu”…
Yazarken bile iç sızlatıyor.)
(Dağdaki yaşam dengesini yaban hayvanları bozmuyor…
İnsan bozuyor.
Devletin görevi “av ihalesi” açmak değil…
Yaban hayatını korumak.
“Av”; turizm türü olamaz…
Ortada hem “eşitsiz” hem de “yersiz” bir mücadele var çünkü.)