Kastamonu ülkemizin “Girişimcilik ve İş Demografisi” alanında, “2024 yılında doğan girişimler” haritasında, “büyükşehirler” ve kimi “akran” iller haricinde “Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu” illeri ile aynı coğrafyada…
Kastamonu’nun “Mardin” ve “Van” illerinden geride kaldığı mesafe neredeyse “yüzde yüz.”
“Gaziantep” misali illeri zaten hesaba katmıyorum…
Diyarbakır’ın “4” kat gerisinde Kastamonu hakeza.

Kastamonu’da 2024 yılında “Bin 977” girişim doğdu ve ülkemizdeki toplam doğan girişimlerin “yüzde 0.3” payını oluşturdu…
Mardin’de aynı yıl doğan girişim sayısı “3 bin 588” ile toplamın “yüzde 0.6” payı olurken aynı yıl Van yine “yüzde 0.6” pay ile “3 bin 798” doğan girişime imza koydu.
Adıyaman’ın 2024 yılında “doğan girişim” sayısı “3 bin 786” ile ülke yekununun “yüzde 0.6” payı…
Batman “0.4” dilime “2 bin 648” doğan girişim ile imza koydu.
Şanlıurfa…
“9 bin 864” girişim ile “yüzde 1.6” diliminde.
Diyarbakır “yüzde 1.1” dilimde…
“7 bin 184” doğum.
“Kastamonu, Sinop, Çankırı” illerinin 2024 yılında doğan toplam girişim sayısı “4 bin 69”…
Tek başına Diyarbakır’ın ancak ve ancak “yüzde 57” oranında.

Elbette “nüfus” belirleyicilerden biri…
Nüfus ve özellikle “genç nüfus” oranı yükseldikçe otomatikman “girişimci” sayı ve oranı da aynı istikamette yol alıyor.
Ancak asıl sorun “girişim ekosistemi” yahut “girişim iklimi” boyutunda asılı olsa gerek…
Kastamonu’da girişime dair “ekosistem” ve “iklim” ne oranda hem yerlilere girişimciliği öğretebiliyor, üstüne, il dışından ne oranda girişimci çekebiliyor?
Kastamonu “inovasyon ili” diyebiliyor muyuz?...
Kastamonu “girişimci ili” iddiasını hiç dilimize aldık mı?
Kastamonu’nun yıllar yılı “ekonomik kalkınma” ve “sosyal gelişme” alanlarında “geride” kaldığı iddia edilen Güneydoğu Bölgesi illerinin girişimcilikte “fersah” ardında kalması elbette büyük “ders” günümüze dair…
Üzerine kafa yormak elzem.
Hele ki, “asrın felaketi” depreminden çıkan illerin (dahi) gerisinde kalması Kastamonu’nun, ilin yaşadığı “asırlık depremi” anlatıyor olsa gerek…
Son yüzyılın meselesi.
(TÜİK “Girişimcilik ve İş Demografisi, 2024” istatistiğini yayımladı…
“Doğan girişimler, “hayatta kalan girişimler”, “hızla büyüyen girişimler”, “ölen girişimler”, “doğan ve ölüm girişimlerden em yüksek payı alan iller”, “doğum ve ölen girişimlerin sektörel boyutları”, “ciroları” vesaire.

“Doğan” ve “ölen” girişim sayı ve oranlarının “istatistiki bölge” ve “il” bazında ayrı ayrı 2015 yılından 2024’e kadar verilmesi söz konusu dosyada…
İllerin yıllar içindeki seyrini görmek açısından da son derece mühim elbette.
Misal…
2015 yılında Kastamonu’da “doğan” girişim sayısı “Bin 424” ve ülkedeki toplam girişimler içinde oranı “yüzde 0.4” iken, 2024 yılına gelindiğinde ise “doğan” girişim sayısı “Bin 977” oldu ancak toplam içindeki oranı “yüzde 0.3” dilimine geriledi, madalyonun arka yüzü bu.
Kastamonu’nun 9 yıllık periyotta “girişim sayısı” arttı ancak oranı geriledi…
Kastamonu’nun girişim sayısının ülke geneli dikkate alındığında yeteri ve gereğince “artmadığına” delalet bu.
Bahusus…
2025 yılında Kastamonu’da ne “Teknokent” vardı ne üniversite günümüzdeki kadar “işin içindeydi” ne de kamunun “girişimciyi destekleyen” kurumları etkindi günümüzdeki kadar.
Betahsis…
Kastamonu’nun “girişimcilik” notu kırık.

Not: Kamuoyunun “TÜİK” önyargısı ve öngörüsü “enflasyon” verileri üzerinde toplanıyor daim…
Sadece enflasyon hesaplarmış gibi “TÜİK”.
“Ülkesi/ili/şehri” için kalbi çarpan, zihni arı kovanı misali çalışan, anlamaya ve yorumlamaya çalışan her yurttaşın “istatistik” okuryazarı olması gerekiyor…
Rakamlar ve karşılaştırma üzerinden yoruma yönelmeyen her yolculuğun sonu duvar.
“İstatistik” elbette “politiktir”…
Girişimcilik iklimin Kastamonu’da neden geride kaldığını verilerle sabit kılan her yurttaş bu noktadan itibaren “politika” geliştirmekle yükümlü.
Kastamonu’da girişim ekosistemi/iklimi nasıl doğrula, geliştirile, sürdürüle?...
Politika işte budur.
19’uncu yüzyılın imalat ve ticaret üzerinden “girişimci ili” Kastamonu’nun, rakamlar üzerinden hesap edildiğinde, günümüzde “2” yüzyıl geride kalmasını kabullenmemeliyiz…
21’inci yüzyılın girişimcilikte lider illerinden biri olması yolunun direngen savaşçıları olmakla mükellefiz.
Hamaset sofrasında halkın karnı doymaz…
Halil İbrahim Sofrası’nın yolu farkına varmaktan, bilimin rehberliğinden, özgüvenden ve dayanışmadan geçiyor.