Hemen her alandaki başarısızlıklarımızın/mağlubiyetlerimizin/yola çıkamamalarımızın kabahatini “Ilgaz’ın ardında kalmak/batının doğusu olmak/doğunun batısı dahi olamamak” şeklinde coğrafyanın sırtına yüklemek ne kolay…
“Makus kader” olarak yaftaladığımız zihinsel hastalıklarımız için “coğrafya kaderdir” deyip geçmenin konforu nede var.

GMG Kastamonuspor için “sıla/gurbet” yüzbinlerce Kastamonulu imeceye duramazken Almanya’da bir “köy” takımı “Hoffenheim”  Bundesliga’nın gediklisi kaç sezondur, yeri geldiğinde tozunu attırıyor “babaların”, “takır takır” saydırıyor golleri rakip filelere…
22 maçta “5” galibiyet, “6” beraberlik aldı bu sezon, küm düşmenin bir basamak üstünde, Werder Bremen maçı vardı hafta sonu, deplasmanda devirdiler “3-1” ile baba Bremen’i, yedikleri golü de kendi kalelerine attılar ha, “4-2-3-1” dizlişinin forvet arkası “Andrej Kramaric” yaptı yine yapacağını, hastasıyım Hırvat’ın.

Nüfusu 3 bin 300 kişi olan köyün takımı “Hoffenheim”, 1899’da “Hoffenheim Hareket ve Spor Cemiyeti Derneği” anlamına gelen “TSG Hoffenheim” ismiyle kuruldu, 1999’da 8’inci ligde oynarken milyarder bir iş insanı tarafından satın alındı ve şirketleştirildi, 2007’de “Bundesliga 2” ve ardından Bundesliga’ya çıktı ve devam ediyor bu ligde yoluna…
Almanya’da tuttuğum kulüp elbette gönüllerin sultanı “St. Pauli” olsa da “Hoffenheim” da gönül köşkümün başköşelerinden biri.  

Almanya’nın “köy” takımı Almanya’nın süper ligine çıkıyor da…
“Şehir” takımı GMG Kastamonuspor neden Türkiye 1’nci Ligine çıkamasın?

(Çıkmalı mı ya da?...
İlin bu yönde verilmiş toplumsal bir “evet” cevabı olup olmadığı meçhul.)

Takımına sahip çıkmayan “şehir”…
Cümbürcemaat seyri.

Kötümser bir tahlil sonucunda “çıkamaz” cevabının sebebini kaydedeyim virgülsüz tek cümle ile…
Zihnini sıkı sıkıya zincirleyen ve anahtarını yerin kat dibine gömen Kastamonulular sporda şampiyonluğun aslında diğer toplumsal katarları da çeken bir lokomotif olduğu bilincine bir türlü eremedikleri için.

“Ermek”…
Ancak düşünenler ve isteyenler içindir.