Tarih sahnesinin daim pek ehemmiyetli mekanı oldu Kastamonu, Cumhuriyet'e uzanan yolun girizgahı olması ise cümle serüveninin adeta taç giyme merhalesi oldu, medeniyet külliyatının cüzlerinden biri de eğitim zihniyetine yaptığı katkıdır...
Fahri hemşerimiz Mustafa Necati'yi vefa, şükran ve özlemle bugün anmayalım da hangi gün analım.
"24 Kasım Öğretmenler Günü" elbette Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk şahsında en kıymetli fikri gönderine çekilir ve medeniyeti sürekli gelişmekte ve somut koşullara uyum sağlamakta gören öğretmenlerin irade ve fikirlerinin aydın semasında dalgalanır...
Günümüzün Mustafa Necati'leri her rüzgarı baht yapmakta hünerli oldukça; bayrak inmez.
Mustafa Necati "fahri hemşerisi" olduğu Kastamonu'dan ne istiklal ne de istikbal harbinde ne elini ne de gönlünü çekti, belli ki geçmişe dair vefası yanısıra geleceğe dönük inancı ile de Kastamonu'ya bağlıydı, 5 Temmuz 1928'de Kastamonu Muallim Mektebi'nde öğretmenlere yaptığı konuşma daim başucu kalmayı hakediyor...
"Muallim ordusu azim, iman ordusudur, hiçbir engel tanımayan, bütün mânileri kırarak, yakarak koşan nur ve inkılâp ordusudur. Hayatta hoş, nâhoş hâdiselere tesadüf edeceksiniz. Belki yüksek vazifelerinizi pek muvakkat bir an için ifâdan alıkoyması ihtimali olan engeller önünde kalacaksınız. Fakat azim ve iman ateşiniz, bu hadiseleri geriye döndürecek ve iman güneşiniz her nevi karanlık hâilleri yıkacaktır. Sevgi; ümit ve iman demektir. Bunları taşımayan arkadaşların muallim ordusunda yeri yoktur. Onun bizlere nispeti yoktur. Böyle bir adam içinizde varsa, bu azim mevcudiyetin içinden derhal çıksın! Arkadaşlar, çok bahtiyarsınız. Size, hayatta en büyük bir azim ve iman menbâı var. En sıkıntılı anlarınızda ve en kara gördüğünüz günlerde Gazi’nin gözlerine bakınız. O muazzam güneşi göz önüne getiriniz. Onun serâpâ mucize olan hareketlerini düşününüz; ruhunuz baştan başa imanla ve kuvvetle dolacaktır. Gönlünüzden en çetin mânileri bir anda mahvedecek kudretler fışkıracaktır.”
Altını çizmekte fayda var...
"En sıkıntılı anlarınızda ve en kara gördüğünüz günlerde Gazi’nin gözlerine bakınız."
(Epey emek vermeyi gözüme kestirdiğim "Mustafa Necati ve Kastamonu" başlıklı bir yazının hazırlığına girişmişken fakir, elbette ilk başvuru kaynağım "Mustafa Eski" olmalıydı, Mustafa Necati'yi "en iyi bilen"...
"Bilen" ve "bildiren".
"Sıradağlar gibi duran" iki kitabı Mustafa Eski'nin...
"Cumhuriyet Döneminde Bir Devlet Adamı Mustafa Necati" ve "Mustafa Necati Bey'in Kastamonu'daki Çalışmaları".
Elbette devamında...
Ulusal dergilerde ve Kastamonu Gazetesi'nde yayımladığı "Mustafa Necati" yazıları.
Günümüz ögretmenleri ve öğretmen adayları Mustafa Necati'yi öğrenmek, dahası anlamak ve yorumlamakla mükellefler...
Hele Kastamonu eğitim camiasının bu yükümlülüğü çok daha ağır ve ihmali asla mazur görülemeyecek kalibrede.
24 Kasım Öğretmenler Günü (bari) fikir ve zihinleri baki Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanı (1925-1929) Mustafa Necati'yi an(la)mak için sebep ola...
Güneş dura yürüdükleri yola.)
(1894 yılında İzmir'de doğdu Mustafa Necati...
İstanbul Hukuk mezunu, öğretmenlik ile başladığı meslek hayatı Anadolu'nun işgali üzerine Kuvayi Milliye ruhu ve aidiyeti içinde gazetecilik, milletvekilliği, İstiklal Mahkemesi üyeliği ve başkanlığı, "İskan Bakanı", "Adliye Bakanı", "Maarif Bakanı" olarak sürdü.
1 Ocak 1929'de ebediyete göç eyledi...
Zihnini miras bırakarak ardından gelecek Mustafa Necati'lere.)
("Kastamonu Kimliği" külliyatının mütemmim cüzlerden biridir Mustafa Necati...
Mustafa Eski'nin kaleme aldığı sayfalarca "Mustafa Necati" satırlarını muhakkak okuyalım.
Mustafa Necati'nin Kastamonu'sunu okuyalım...
Bilelim.
Mustafa Necati'nin 24 Şubat 1922 Kastamonu Sultanisi’nde verdiği konferansı okuyalım...
“Ey cephelerde çalışan kardeşler, asker kardeşlerim! Sizlerin bizlere emanet bıraktığınız aileleriniz, çocuklarınız, babalarınız için hiç merak etmeyiniz. Onlar bize emanettir. Bugün Kastamonuluların yardımıyla her şehit yavrusu nasıl gülüyorsa, her şehit ailesi nasıl hayatını sürdürüyorsa siz merak etmeyiniz! Sizin için azami kaçınmayacağız... Cümlenizin birden, büyük bir samimiyet-i ruh ve safiyet-i kalple Cenab-ı Hakk’tan Büyük Millet Meclisi’ne, onun ordusuna kudret ve kuvvet vermesini temenni etmenizi dilerim.”
14 Ağustos 1922’de Muallimler Cemiyeti’nde verdiği “Hukuk ve Kudret-i Milliyemiz” başlıklı konferansını okuyalım...
“Efendiler pek zayıf bulunduğumuz zamanlar Garp, son mirasımızı taksim sevdasına düştü. İnsaniyetle, medeniyetle ölçülemeyen bu haksızlık karşısında her şeyden mahrum olan millet, yalnız asalet tuhu ve iman-ı millisi ile bu davaya atıldı.”
Kastamonu Lisesi'nde ögrencilere hitabını okuyalım...
"Bu tahsil esnasında çok çalışmalısınız. Zira vatanın mukadderatı istikbalde elinize teslim edilecektir. Daha fazla söylemeyeceğim. Son söz şudur: Çalışınız, memleket için faydalı birer uzuv olunuz.")
("24 Kasım Öğretmeler Günü"...
Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve komutasındaki eğitim akıncılarının açtıkları yolda ilerleyenlerin günüdür.
Gazi'nin gözlerinden gözlerini ayırmayanların günüdür...
24 Kasım'ı öğretmenlik takviminde bir gün değil her gün sayanların günüdür.)
