Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda başımız öne eğik, ödevlerimizi yapmadık, tembihlerini kulak ardı ettik…

Kastamonu’yu ne kalkındırdık ne de geliştirdik.

“İzindeyiz” diye diye…

İzinden mesaiye dönemedik.

Çalışmadık…

Dört dönüm bostana yan geldik.

Ne bostan kaldı…

Ne yan.

Mütegallibeye her devir aynı dem…

Garibanın çayı her devir bulanık su.

Kırın yüzü zaten hiç gülmedi…

Şehrin az bir ışıltısı vardı sözüm ona; söndürdük.

Kitap okuyan evlatlar gitti…

Eli iş tutan emekçiler bitti.

Ne fikir kaldı…

Ne akıl.

Düşünmüyoruz…

Öyleyse yokuz.

İnanmıyoruz güzele, doğruya, iyiye…

Varız.

(Gazi Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da ulusal kurtuluş savaşını başlattı…

Savaşın ötesinde barış yıllarında daim sürecek bir ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme savaşıydı bu.

“Kesintisiz Devrim” kavramını kullanırsam sosyalist cephe umarım kızmaz bana…

Pedal çevirme bırakıldığında üzerinden tepetaklak gelinecek bir süreç bu.

Daima çağın gerektirdiği enstrümanlar ile hayatın her alanına nüfuz edebilmek…

İstim üzerinde kalabilmek baki.

Kastamonu’da başaramadık kalkınma ve gelişme savaşında galip olmayı ve kalmayı…

Dirhem dirhem dahi değil, sert düşüşlerle mağlup olduk, sırtımız yere geldi.)

(Oysa…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk 9 günlük Kastamonu ziyaretinde ev ödemimizi vermişti.

Bir kez olsun kitabın kapağını kaldırmadık…

Mürekkebe düşman kesildik.

O vakit ki çiftçilerin birliği Kastamonu Ziraat Odası’na “onursal başkanı” olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tarım ve hayvancılık üzerine olan sözlerini dinlemiş olsaydık…

Bugün inek başına 5 litre süte talip etmezdi köylümüz.

İmalatçılara birlik olmalarını ve ihracat yapmalarını söyledi…

İhracat rakamımız yerlerde bugün.

“Vahşi ormancılık” yapıyoruz…

“Vahşi tarım”.

Dünyanın en büyük liman memleketlerinden olan Belçika’dan çok daha uzun denize kıyımız var…

Balığımız yok.

“4 mevsim turizm” diyoruz da…

Son 4 mevsimde kaç turizm işletmemiz kapandı?

Devletin açtığı 40 kişilik temizlik görevlisi işine 20 küsur bin kişi başvuruyorsa…

Neyin OSB’si, neyin özel sektörü, neyin ticareti Kastamonu’da?

Üniversite var içbükey…

Kampüs sınırı dışında namevcut.

Kalkınma ajansı var…

Kamuyu fonluyor.

Kamu kurumlarının elini taşın altında gören var mı?...

“İdare”.

Yerel yönetimler…

Siyaset odağı.

Meslek odaları, sivil toplum örgütleri, kanaat önderleri…

Kıt olan kaynakların verimli kullanılmasına dönük bütüncül programın yörüngesinde “bir varmış bir yokmuş”.

Okullarımız!…

Eğitim camiamız!

Gurbetteki Kastamonulular!...

Az bilmişlerimiz vesaire.)

Not: “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” içeriği konusunda elzem bilgilendirmeyi ilimizdeki anma ve kutlama programını yüklenen Kastamonu Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne izah etmek lazım evvela…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a masa tenisiyle, uçurtmayla, bilardoyla mı çıktı?

“15-21 Mayıs” tarihleri arasında “Gençlik Haftası” programı…

19 Mayıs 1919’un içeriğini ancak bu kadar boşaltabilirdi.

Sayısız program kalemi konulmuş…

Bir kaçı hariç, cemi cümle “spor”; “Atatürk’ü anma” nerede?

Aynı tarihi okumadık ya?...

Kafa başka ya da?