Seçime artık sayılı günler kaldı, genel seçimler yerel seçimler derken zaman akıp gidiyor ancak son zamanlardaki seçimler kadar ister genel ister yerel seçimler olsun bu kadar aday adaylarının çokluğu olmamıştır.

Nedir bu işin sırrı, öncelikle güç kazanmak, güç kazanmak diyorum zira aday adaylarının adaylıkları olmadığı takdirde hemen partilerinden istifa edenleri görüyoruz, demek ki asıl önemli olan ideoloji ve parti değil öncelikle seçilebilmek ve güç sahibi olabilmek.

Bir aday adayı olalım hele bir de seçilirsek daha da ötesi meclise girersek, kendi duruşumuz, bizi seçen halkın sorunları önemli değil nasılsa mecliste seçildiğimiz parti ne karar verirse ona göre elimizi indirip kaldıracağız, bir statümüz olacak, egomuzu tatmin edeceğiz, meclis lokantasından çok ucuza inanılmaz yemekler yiyebileceğiz.

Adaylar, seçildiğimiz yöreye gidersek de seçim zamanı ne vaatler verdiğimiz önemli değil nasılsa bize bunları sormayıp Sayın vekilim hoşgeldiniz diyen yandaşlarımız olacak, el üstünde tutulup ağırlanacak ve vekilliğin verdiği tüm nimetlerden yararlanacağız düşüncesi içerisindeler.

İnanmıyorum ki hiç biri seçildikten sonra gerçekten halkın sorunlarını dert edinebilsin bir şeyleri yapma yapabilme çabasında olsun.

Seçilenlerin hiçbirinden şimdiye kadar seçildiğim yöre için şunları yaptım, başardım veya başaramadım, başaramadı ise nedenlerini açıkladığını görmedik.

Genel seçimler geçti sıra geldi yerel seçimlere, partiler adaylarını açıkladı, bağımsız katılanlar adaylıklarını açıkladı ve seçmenlerine vaatler havalarda uçuyor, mitingler ile siyasetin en büyük karnavalına tanıklık etmeye başladık başlıyoruz.

Herkes için hayırlısı olsun ama seçildikleri yöreye de projeleri yapacakları işler ile katkıları olsun.

Başkan adaylarının hemen hemen hepsi kendileri ile konuşacak olanların randevu olmadan görüşebileceklerini söylüyor bakacağız özellikle bunun takipçisi olacağım ancak biliyorum ki ya yerinde olmayacak ya da görüşme için zaman bulamayacak.

Ve en çok adaylık muhtarlık seçimlerinde hele bazı mahalleler var ki adayların dağıttığı broşürleri almak için kapıyı açmaya yetişemiyorsunuz.

Tabi ki aday olacaklar ve seçilmek için yarışacaklar işin ucunda maddiyat ön planda asgari ücret kadar maaş, taşıma silah hakkı alacaklar ve bu silahların ruhsat ücretleri devlet tarafından ödenecek vb. vb.

Kesilsin bu gelirler haklar, bakalım hangi mahalleye kaç muhtar aday olacak, aynı aileden muhtar adayı olanlar var, şansımız çoğalsın kazanırsak sen ben fark etmez mühim olan hanemiz, nasılsa mahalleye belediye bakıyor biz çok yorulmayız.

Herşeye rağmen gideceğiz ve vatandaşlık görevi olarak oyumuzu kullanacağız.

Eskiden kimse kimsenin nereye kime oy verdiğini bilmezdi hele ki 657’ye tabi memurların siyasi görüşlerini açıklaması mümkün değildi, siyaset sadece kahve köşelerinde konuşulur yine de kolay kolay kime oy verdiğini anlayamazdık.

Şimdilerde öyle mi? Siyasetle yatıp seçimlerle kalkıyoruz, bizler mutlu olabilmek adına seçimlerde oy kullanıyoruz, seçtiklerimizin memleketimize faydalı olsun diye gidip oylarımızı atıyoruz ancak mutlu olanlar seçilenler.

Herkesin vaatlerini not alalım hangilerini yapmışlar takipçisi olalım diyeceğim ancak atı alan çoktan Üsküdar’ı geçmiş oluyor, bizlerde sonraki seçimleri görürsek bir daha böyle bir hata yapmayacağımızı söyleyerek siyaset, siyasetçi, memleket konularını boş boş konuşmaya devam edeceğiz.

Çünkü oyumuzun değerini bilmiyor bu işi oyun olarak görüyoruz, aklımızı ve beynimizi geçmişe kapatıp verilen vaatleri unutup ona göre yaşıyoruz.