İLİ                 KASTAMONU

İLÇESİ           MERKEZ

Yıllarca Kastamonu da kutlanmakta olan kut bayramı bilinmeyen bir sebeple 1952 yılıda yasaklanmıştır.

24 Nisan 1915 tarihinde bu günkü Irak sınırları içinde bulunan Kut Ül Amare denilen yerde   Halil Paşa komutasındaki Osmanlı Ordusu kırk bin civarındaki İngiliz ordusunu yenmiş ve içinde üst düzey subayların da bulunduğu on üç bin  İngiliz askerini de esir almıştır.

Halil Paşa aldığı İngiliz esirlerini de o dönemde çok sayıda Kastamonulu askerin de şehit olmasına karşılık Kastamonu halkının moralini yükseltmek amacı ile bu İngiliz esirleri yürüterek Kastamonu ya göndermiştir.

Bu  İngiliz esirleri Kastamonu askeri kışlasında, Daday Redif kışlasında, Devrekani alaman çiftliğinde esir olarak tutulmuşlardır.

1915 yılından sonra her yıl Kastamonu da bu zafer Kut Bayramı adı altında kutlanmaya başlamış ve başta güreşler ile at yarışları olmak üzere etkinliklerin yapılması gelenek halini almıştır.

Halil  Paşanın ve askerlerinin bu kahramanlığı yıllardır kutlanırken 1952 yılında bilinmeyen bir nedenle Kut Bayramı Devlet emri ile yasaklanmıştır.

O yıllarda Kastamonu Valisi ve aynı zamanda Belediye başkanı Tevfik Sırrı Gür dür. 1950-1953 Yılları arsında Kastamonu da Belediye Başkanı olan Tevfik Sırrı Gür 1953 Yılında halkın iradesi ile kutlanan Kut Bayramının kutlanmasını da engellemiştir.

1953-1956 yıllarında Belediye Başkanı olan Muzaffer Esen in başkanlığı sırasında da halkın istemesine rağmen Kut Bayramı tamamen yasaklanmış ve o tarihten itibaren bir daha bu bayram hiç kutlanmamış ve bu önemli zafer de bu nedenle halka unutturulmuştur.

1954 Yılında ise İngilizlerin 1919 Yılına kadar esir tutulduğu Askeri Kışla binası binmeyen bir sebeple yakılmış ve bu yangında da binanın yanı sıra binadaki tüm askeri kayıtlar da kül olmuştur.

Askeri Kışla Binasının yakıldığında bu binanın sorumlusu Osman Zeki Oktay dır. Yangının olduğu gece Ankara da bulunan bu zat1956- 1957 Yıllarında Kastamonu Belediye Başkanlığı yapmıştır. Daha sonra bu binayı yakanların o yıllarda balkanlardan gelen göçmenlerin arasına gizlenmiş olan İngiliz Ajanlarının olduğu anlaşılmıştır.  Başka bir ifade ile  Kut Bayramının kutlanmasının yasaklanması  ve Kışla binasının yakılmasının arkasında yatan gizli konunun  Türkiye nin Nato ya Girmesinde İngilizlerin Kut Bayramının yasaklanmasını istemeleri gerçeği ortaya çıkmıştır. Kısaca Türkiye nin Natoya girmesinin gizli bir maddesi İngilizlerin bu önemli bayramın yasaklamalarını istemeleri ve bunu da bir dayatma olarak Türkiye nin önüne koymalarıdır.

1956-1957 Yıllarında  Kışla binasının 1954 yılında yakılmasında kusuru bulunan Zatın Belediye Başkanı olarak görevlendirilmesi, başka bir ifade ile bu zatın ödüllendirilmesi ise dikkati çeken başka bir konudur.

Halil Paşa ise 1934 yılında Kut soy adını almıştır.  Halil Paşa balkanların Osmanlı topraklarından çıkması sırasında Kastamonu ya göç edenler arasındadır.  Meslek olarak askerliği seçen Halil paşa birinci dünya savaşında Güney Cephesinde ve Irak  da görev almış ve İngilizlere sorumluluk bölgesinde adeta kök söktürmüştür.

Halil Paşa 1882 doğumludur. Atatürk ün çağdaşı ve en önemli silah arkadaşlarından da birisidir. O dönemde de Atatürk bu günkü Suriye sınırları içinde Afrin bölgesinde görev yapmaktadır. Halil Paşa  1957 yılında İstanbul da vefat etmiştir.

Halil Paşa nın mezarı İstanbul da ve Yahya Efendi Türbesinin bahçesindedir. Halil  Paşanın mezarı ve Kut zaferini anma etkinlikleri son zamanlarda  Esenler Belediyesi ve Sultanbeyli belediyelerince ortaklaşa  her yıl 24 Nisan tarihinde küçük çapta da olsa yapılmaya başlamıştır.

Halil Paşanın Kabri oldukça sadedir. Sadece mezarın baş taşında  Küt Ül Amare Kahramanı Halil Paşa nın ruhuna Fatiha yazısı vardır.

Günümüze Halil Kut Paşanın Mezarı  Yahya Efendi Türbesinin bahçe kısmında  Çırağan Sarayı İle Galatasaray Üniversitesinin karşısındaki yokuştadır.

Her gün yanından yüzlerce kişinin gelip geçtiği bu mekandan  ve Hili Paşadan da habersizce gelip geçenler Halil Paşanın Yahya Efendi nin kabrinin yanına gömülmesi için vasiyeti olduğundan da haberleri yoktur.  Hatta çok kişi Yahya Efendi nin de kim olduğunu dahi bilmezler.  Yine burada Yakup Kadri Karaosmanoğlu nun da mezarı vardır.

Başta Yahya Efendi, Halil Paşa ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu olmak üzere bu mekanda yatanların mekanları cennet ruhları Şad olsun.

              Zühtü Aslan