İLİ                          KASTAMONU

İLÇESİ                     MERKEZ

YERİ                       ÖRHEN KÖYÜ

Kızıl Ebek Türbesi, Kastamonu İl merkezin 17 km mesafede Örhen Köyü ile Belovacık Köyü arasındaki yüksek tepenin üzerindedir.

Halk arasında bu ad ile anılan türbe halen yağmur dualarında ziyaret edilmektedir. Eskiden Karadeniz Sahilinden gelip Devrekani yönünden gelen, Belovacık, Örhen, Sırasöğütler,  Mescid ve Ahlat köy üzerinden Ilgaz  Dağı ve Derbent üzerinden Koç Hisar ve oradan Kurşunlu, Çerkeş ve Işık Dağından İç kısımlara doğru giden yol üzerinde önemli bir geçit yerindedir.

Türbede Yatan zat ile ilgili olarak halk eskiden önemli bir din alimi diye biliniyormuş demektedirler. Burada adaklar kesilip yemekler yenilir  ve daha sonra namazlar kılınır ve yağmur duası bu türbede yapılırmış. Duadan sonra da yağmur yağdığı anlatılmaktadır.

Türbede yatan Kızıl Ebek diye bilinen zat, aslında Kızıl Bey  Oğlu Hasan Şeyh’in kardeşi diye de anlatanlar var. Bilindiği kadarıyla Hasan Şeyh ile ilgili bir de vakfiye var. Ayrıca bu köyde bir de Tekke bulunmakta.  Örhen Köyüne bağlı olan Tekke köy ile Sökü Köyü arasındaki başka bir Türbeye de halk Tekke Türbesi demekte.

Tekke Türbesinde yatan zat ile ilgili olarak da eskiden buradaki tekkede yani okulda Hoca imiş diye anlatılmakta. Adını bilene henüz rastlamadım. Tekke Türbesi diye biliniyor. Bu türbe de aynı yol güzergahında. Ancak Yağmur dualarında Tepedeki Kızıl Ebek Türbesi tercih ediliyor.

Köy ve civarında birkaç yerde tarihi kalıntılar da var. Ancak bunlar kaçak kazılar ile biraz tahrip edilmiş.

Örhen Köyü ise çok eskilerden Davarcılığın yani küçük Baş Hayvan yetiştiriciliğinin çok olduğu bir yer olarak biliniyor. Dağlar arasında bir çok yerde Halen kalıntıları günümüze kadar ulaşmış eylekler ve keçi sağım yerleri var.  

Ancak günümüzde bu köy de göç vermiş ve halen dört hane kalmış. Onlar da şehir ile bağlantılı yaşıyorlar ve Keçi yetiştirmeyi de bırakmışlar.

Kızıl Ebek diye bilinen ve türbede yatan zat ile ilgili olarak da eskiden çok fazla davarı olduğu ve bu belgenin de Beyi olduğu da anlatılmaktadır. Araştırmalarda bu türbede yatan zatın Çobanoğulları zamanında buraya yerleştiği ve bu köylerdeki obaların beyi olduğu da anlatılmaktadır.

Köy civarında hiçbir bilimsel çalışmanın henüz yapılmamış olması bir eksiklik. Bu konuda kaçak kazılar neticesinde bazı tarihi eserlerin birkaç yıl önce yakalandığı da anlatılmaktadır.

Örhen köyü ve civarda mutlaka bilimsel bir çalışma yapılmalıdır. Hem Kastamonu Üniversitesi, hem de il kültür müdürlüğü bir çalışma yapmalıdır diye düşünüyorum.

Her iki türbe de de yatan zatların mekanları cennet, ruhları şad olsun.