Yıllardır kulağımıza çalınan,

Bugün, yarın, aylarca ve yıllarca da çalınacak bazı söylemler vardır…

Bazen yanlış olduğunu bilsek de bu duyumlar bizi doğru olandan uzaklaştırabilir.

Çünkü herkesin hayali en kısa sürede, en fazla kiloyu verebilmektir. Bu amaç uğruna yapılan yanlışlar sonucunda sağlık problemleri ortaya çıkabilir ve vücudunuz daha fazla yağ depolayabilir.

-Aç kalmak ne bedeninizi ne de ruhunuzu mutlu eder!

Sürdürülebilir olmayan bu tarz diyet yöntemleri kısa vadede kas kaybını, uzun vadede vücudunuzda ki yağ miktarını artırabilir. Bu yüzden ilk yapmanız gereken size uygun olan yolu uzman yardımıyla belirlemek. Sonrasında ise bedeninize ve kendinize güvenmek! Böylece gittiğiniz yolun sonu sağlık ve mutluluk olacak.

-Sağlıklı kiloya ulaşırken yol arkadaşınızı “detoks diyetleri” yapmak, sağlığınıza zarar verebilir.

Yürüdüğümüz yol düz değil, aksine bol inişli, çıkışlı ve kavisli bir yol. Hayat bazen neşe, bazen yorgunluk, bazen umutsuzlukla kapımızı çalıyor. Kavislerden çıkarken de detoks diyetleri yol arkadaşınız oluyor. Size önerim yanlış yol arkadaşlıkları seçmemeniz. Karaciğerimiz, ömür boyu toksinleri atmak için bize yol arkadaşlığı yaparken; enerji ve besin alımını ciddi bir şekilde kısıtlayan, “Yanlış yaptın şimdi o toksinleri vücudundan atalım” diyen bir yol arkadaşı iyiliğinizi düşünüyor olamaz gibi…

-Yeterli ve kaliteli uyumamak kilo verme sürecinizi etkileyebilir.

Uykuya dalmadan önce telefona bakmak ve yağ içeriği yüksek bir öğün tüketerek uykuya geçiş yapmak, karanlık ve sessiz bir ortam yaratmamak, gece uykusunu kaliteli bir şekilde alamamak ve 7-8 saatten az uyumak kilo verme sürecinizi etkileyebilir.

-Öğün atladığınızda daha fazla enerji açığı oluşturduğunuzu ve daha çok zayıflayacağınızı düşünüyor olabilirsiniz. Fakat durum maalesef öyle değil…

Atlanılan her öğün günlük diyet kalitesini azaltır ve zamanla sağlığı olumsuz etkileyebilir. Ayrıca öğün atlamak bir sonraki öğünde daha fazla açlık hissetmenize ve daha büyük porsiyonlar tüketmenize sebep olabilir. Araştırmalar öğün atlamanın sinirlilik, yorgunluk ve zayıf konsantrasyona neden olabileceğini düşündürmektedir.

-Ekmeği hayatınızdan çıkarmak çözüm olmayabilir.

Tabaktan çıkan ekmek, gluten, karbonhidrat ya da herhangi bir besin sizi mucizevi bir şekilde zayıflatmayacağı gibi kilo da aldırmaz! Ekmekle birlikte bütün karbonhidratların beslenmeden çıkartılması ise lif alımını azaltabilir, kilo kaybını zorlaştırabilir ve sizi mutsuz hissettirebilir.

Ezcümle, beslenmede tek bir altın yol herkes için geçerli değildir ve uygulanamaz.

Beslenme bir bilim dalıdır ve ciddiyet gerektir. Kişiye özel bir plan ile değişime başlanmalıdır.

Büyük hedefler yerine küçük ve gerçekçi hedefler sizi başarıya götürür,  aksi hayal kırıklıkları ve kısır döngü yaratır. Doğru beslenmeyi öğrenmeye çalışmalı ve küçük hedefler ile yol yürümelisiniz.

Diyetisyen Kübra Balcı