Çok şefkatli pek merhametli Allah’ın adıyla başlıyorum.
Ramazana Veda
Değerli okurlarım,
Ramazan ayı ile vedalaşmak üzereyiz.
Her ramazanın son iftarında duygulanırım.
Uzun diyarlardan misafirliğe gelen eski bir dosttan yeniden ayrılmanın hüznü sarar her yanımızı.
Rahmetli dedem son gece iftarını merdiven başında eder, orucunu orada açarmış.
Her arefe/arife günü iftarında köyümüzdeki iki katlı, altı ambar olan evimiz hayalime düşer.
Dedemin orucunu açmak için sofradan kalkıp merdiven başına gittiğini hayal ederim çocukluğumdan beri. Dedem ben küçük yaşta iken rahmetli oldu. Ama her Ramazanın son iftarında bu olay konuşulurdu evimizde. Zihnime yer etmiş. Uzun süre gurbetlerde kaldık. Hem gurbette iken hem de memleketimde iken hep bu olayı düşünmüşümdür.
Şu misafirperverliğe bakar mısınız? Misafirimiz Ramazan, artık son iftarla beraber aramızdan ayrılıyor. Bir dahaki Ramazana kadar bir tam yıl var.
“Gidip de dönmemek var.
Dönüp de görmemek var.
Dünya ölümlü dünya
Kaderde ölmek de var.”
Dedem bu alışkanlığı kimden edindi bilmem ama çok nahif ve çok ince bir tavır. Ramazana olan saygının zirve göstergesi.
Kadir Gecesi
Değerli okurlarım,
Ramazana heyecanla giriyoruz. Zamanla alışıyoruz. Adeta melekleşiyoruz. Öyle değil mi, melekler gibi yemiyoruz içmiyoruz. İbadetlerimizle, orucumuzla, teravihimizle katmerleniyor duygularımız. Hayır-hasenat yapmaya çalışıyoruz. Kadir gecesinde duygularımız zirveye taşınıyor.
Çünkü Kur’an’ımız Kadir Gecesi inmeye başladı.
Halktan uzak bulunup kendince tefekkür etmek maksadıyla, her zaman olduğu gibi yine günlerden bir gün Hz. Peygamber Efendimiz Hira Mağarasında uzlette iken kendisine melek Cebrail geliyor. “Ben Cebrail’im. Sen ise Allah’ın peygamberisin” diyor. Mesele uzun. Ama bütün mesele işte o gün başlıyor.
Bugün milyonlarca insan oruç tutuyorsa, birkaç gün sonra milyonlarca insan aynı duygularla bayram edecekse hepsi Kur’an’ın Rasulullah Efendimize gelmesi ile başlar.
Bu yüzden Kur’an önemlidir.
Kur’an Hayattır
Değerli okurlarım,
Kur’an Hayattır.
“Kur’an insanın kullanma kılavuzudur”, derdi Merhum Emin Işık Hocamız. Bir alet aldığınızda önce kullanma kılavuzunu okursunuz. Kullanma kılavuzuna uygun kullanırsanız sorun yaşamazsınız. Aksi takdirde her daim problem, problem, problem…
Ramazan ayında edindiğimiz güzel alışkanlıkları, olumlu hasletleri bırakmamaya çalışalım.
Dilimiz Kur’an okumaya ve güzel söze alıştı onun yeniden kötü söze alışmasına izin vermeyelim.
Bedenimiz ibadete alıştı devam ettirelim.
Elimiz hayır - hasenata alıştı, vermeye alıştı, bu alışkanlığını unutturmayalım.
Mübarek On Bir Ay
Değerli okurlarım,
“Hoş Geldin Mübarek Ramazan” diye karşıladığımız Ramazandan ayrılıyoruz. Ama bizler Ramazan gibi yaşayabilirsek diğer on bir ay da mübarektir.
O yüzden yazımızın başlığına “HOŞ GELDİN MÜBAREK ON BİR AY” dedik. Ramazanla vedalaşırken yeni kararlar alalım. Bizim en büyük eksikliğimiz karar alamayışımız. Ramazandan sonra dağılıyoruz. Dağılmayalım. Ramazandan sonra da Ramazanda edindiğim davranışları devam ettireceğim, şeytana pabuç bırakmayacağım, diyelim.
Şeytan diye bir varlık var mı? Var.
Öyle ise bunu unutmayalım.
Ramazanda bağlanan şeytanlar diğer zamanlarda serbest. Dikkatli olalım.
Hicr Suresi 36-43. ayetlerde şudiyalogyer alıyor:
Şeytan: “Rabbim! Öyleyse insanların yeniden diriltileceği güne kadar bana mühlet ver” dedi.
Allah, “Vakti (katımızda) bilinen bir güne kadar mühlet verilmiş olanlardansın” buyurdu.
İblîs, “Rabbim! Benim sapmama imkân verdiğin için yemin olsun ki ben de yeryüzünde onlara (günahları) şirin göstereceğim ve -aralarından senin samimi kulların hariç- onların topunu kesinlikle yoldan çıkaracağım.”
Allah da buyurdu ki: “İşte bana varan doğru yol budur (hâlis kulların yolu).
Şüphesiz, sapmışlardan sana uyacak isyankârlar dışında kullarım üzerinde senin hâkimiyetin olmayacaktır.”
“Kuşkusuz cehennem, o sana uyanların tamamının buluşma yeri olacaktır.”
Değerli okurlarım,
Şeytan kullarını yoldan çıkaracağım, dediğinde Allah’ımız “Şüphesiz, sapmışlardan sana uyacak isyankârlar dışında kullarım üzerinde senin hâkimiyetin olmayacaktır.” diyor.
Yani Allah’ımız, onlar senin gösterdiğin yola gelmezler, diyor. Sen bir şey yapamazsın, diyor. Bizlere güveniyor. Allah’ımıza güvenelim, şeytanın hayallerini boşa çıkaralım.
Rahmeti, şefkati, merhameti, bağışlaması bol olan “Merhametim gazabımın önündedir” diyen bir Allah’ımız var. Ona sarılalım, ona güvenelim, ondan af bekleyelim.
O’nu unutmayalım.
O, her an bizimle.
***
Hayırlar fetholsun.
Şerler def olsun.
Ahir ve akıbetimiz hayr olsun.
Evlerimiz huzur dolsun.
Hastalarımız şifa, dertlilerimiz deva bulsun.
Dünya ve ahiretimiz mamur olsun.
Yarınımız bugünden güzel olsun.
Her anımız bayram tadında sağlık, huzur, mutluluk ve afiyetle dolsun.
Bayramınız mübarek olsun.
Sağlıcakla kalın.
