Dünya, tarihinin en çirkin, en vahşi, en iğrenç, en acımasız, en rezil dönemini yaşıyor!

1917 yılından 1947 yılına kadar süren 30 yıllık süreçte İngiliz Mandası adı altında bir demografi savaşına şahit oldu tarih;

Her türlü kanunsuz yolla, her türlü tehditle, her türlü terörle ve her türlü devlet zorbalığıyla ancak topraklarının yüzde 1’ ini elde edebildikleri Filistinliler’ in elinden 1947 yılındaki trajikomik kararla vatanlarının yarıdan fazlasını kopardıkları ULUSLARARASI GASP KARARI ile kurdukları İSRAİL TERÖR DEVLETİ, 77 yıldır sürdürdüğü işgal, zulüm, soykırım ve vahşetin zirvesine çıktı 2024 yılında.

Önce hastaneler bombaladı…

Ardından camileri, kiliseleri, tarih mirası eserleri yerle bir etti…

Yetmedi sivil binaları toprağa kattı…

Hastanelerde kuvözlerdeki minnacık bebekleri ölüme bıraktı…

Çocukları, kadınları, yaşlıları, eli silah tutmayan sivilleri bombalarla, füzelerle, keskin nişancı kurşunlarıyla şehit etti…

Dünyanın kabadayısı ve kendi koyduğu kurala bile riayet etmeyen; kan, gözyaşı, sömürü ve katliam üzerinde kurulmuş ülkesi Amerika’ nın sonsuz desteğini arkasına alan İsrail Terör Devleti en son ekmek ve un yardımı almak için toplanan insanların üzerine yağdırdı tüm nefretini, kinini, vahşetini…

Akdeniz’ in hemen güney kıyısında insanlar açlıktan ölmeye başladı.

İnsanlık adına tüm ulvi kavramlar 7 Ekim 2023 gününden beridir teker teker toprağa gömülüyor Gazze ile birlikte!

Uluslararası hukuk, adalet, insanlık adına ne kadar kavram varsa hepsi Gazze ve Batı Şeria’ nın mazlum ve kahraman halkıyla birlikte şehit edildi.

Ve Ramazan-ı Şerif’e günler kaldı. Şimdiden kurulacak gösterişli, cafcaflı, şaaşalı iftar sofralarının plan ve programlarını yapmaya başladık!

Sofralarımızı en güzel yiyeceklerle donatacak, sofranın tam ortasına da kolalarımızı koyacağız. Buz gibi kolamızı lıkır lıkır içeceğiz!

Müslümanların ilk kıblesinden feryatlar arş-ı ala’ ya yükselirken camilerimizi tıklım tıklım dolduracağız teravih namazı için!

Gazze’ de insanlar aç ve susuz gün ışığını beklerken, sahur sofralarımızı bereketlendireceğiz ailecek. Camilerimizin ışıkları yanacak sahur selası okunurken. Gazze’ de günlerce, haftalarca ekmek ve gıda yüzü görmeyen kardeşlerimiz Siyonist terörü altında kapkara bir zamanı yaşarken biz sahurun son demlerinde ağzımızı yıkayıp günün ilk ışıklarıyla iftarlarımızı tutmanın huzurunu tadacağız!

Amerika’ da Amerikalı bir asker Filistin topraklarındaki vahşet ve soykırıma vicdanı dayanamadığından kendisini yakarak isyanını eyleme dökerken; Avrupa’ nın birçok ülkesinde meydanlar on binlerce insan tarafından hınca hınç doldurulup İsrail zulmüne nefret kusulurken;

Bizim diyarlarda iftar sofralarında Filistinliler üzerine yağan bombalara açık desteğini veren ürünler arz-ı endam etmeye devam edecek!

Marketlerde, mağazalarda İsrail ve Amerika ürünleri yine tüketicinin revaçta ürünleri olmaya devam edecek!

Ve bu fakir yine sadece kalemiyle isyanını dile getirebilecek! İnatla ve ısrarla ateşe su taşıyan karıncalığa devam edeceğiz!

Ramazan-ı Şerif hayırlı olur mu bu duyarsızlıkla?!

Filistin diyarında İsrail terörü, İslam dünyasında İsrail ekonomisine katkı hala devam ediyor!