Kırk Kızlar Türbesi

İLİ                      KASTAMONU

İLÇESİ               TAŞKÖPRÜ

YERİ                  ERSİL KÖYÜ

      Taşköprü ilçe merkezine 32 km mesafedeki Ersil köyünün yukarı tarafındaki dağlık alanda kırktan fazla mezar bulunmaktadır. Halk buraya Kırk Kızlar Türbesi demektedir. Ersil  köyünün hemen yakınında Yalvaç Köyü ve Celep köyü de vardır. Bu köylerde de bu mezarların bulunduğu alana kırk kızlar türbesi denildiği anlatılmaktadır.

Kastamonu İl merkezinde Kalenin hemen aşağısında da Kırk kızlar türbesi vardır. Bu türbe ile ilgili olarak şimdiye kadar dört adet kitapta kırk kızlar anlatılmıştır. Bu nedenle Kastamonu İl merkezindeki Kırk kızlar Türbesinden değil Ersil köyündeki Kırk kızlardan bahsetmek istiyorum.

Ersil; ersi olmak, ersillik, ersi yaşama durumu, buca , kast, ilçe, yerleşim yeri gibi anlamları olan bir kelimedir. Kısaca ersil,  bir yerleşim yeri demektir. Başka bir ifade ile ersil, bir yerleşim yeri ve civarındaki yerleşim yerinin idare edildiği veya yönetildiği yerleşim yerinin merkezi demektir. Ayrıca ersil kelimesi, bir sanatın veya bir mesleğin öğretildiği yer anlamını da taşımaktadır. Yavuç isse bir mesleğin kaybolmaması için gösterilen çaba anlamına gelmektedir. Aynı zamanda yok olma, kaybedilme anlamlarını da taşımaktadır. Bir yerleşim yerinin çeşitli nedenler ile kaybedilmesi anlamına da gelmektedir. Celep ise, kasaplık hayvan yetiştirilen yer , hayvan tacirliği gibi anlam taşıdığı gibi Osmanlılarda, Saray himayesine alınarak  devlet hizmetleri için yetiştirilen gençler anlamına da gelmektedir.

Kırk kızlar ile ilgili farklı rivayetler anlatılmaktadır. Bunlardan bir tanesini buraya almak istedir.

Eskiden  bir yerleşim yerini, kiliseyi, havrayı, kaleyi, manastırı ve benzeri yerlerdeki işleri barış zamanında yürüten, çekip çeviren ve oraların işlerini yapmak için bu yerlerdeki amirler, papazlar, tekfurlar ve benzeri yöneticileri himayelerinde çalıştırılan kızlar olurdu. Bunlar savaş zamanında o bölgenin, kale veya kilise, veya benzeri yerlerin elden çıkmak üzere olduğu, veya kaybedileceği sırada karşı askerler üzerine bu kızlar gönderilirdi. Bu kızlar aldıkları bu görevde başarılı olurlar ise adları ile anılır, başarısız olurlar ise tamamı sır ortaya çıkmasın diye öldürülürlerdi. Bunlara bulundukları yerlerin koruyucusu yani koruyucu melekler, kendilerini yetiştiren kişiler için kendilerini feda eden ve moni olarak adlandırılan ölüm fedaileri idi.

Ersil denilen eski yerleşim yeri ve civarı ise 1071 Malazgirt savaşından  Beş yıl kadar sonra düşmandan Tutak Beyin komutanlarından ve Gümüş tiginin askerleri tarafından alınmıştı. İşte bu sırada  burasının ele geçirilmek üzere Tutak Beyin askerleri üzerine kırk kız  salınmış olup bunların hiç biri burasının Türklerin eline geçmesini sağlayamaması üzerine  onları yetiştiren sahiplerince ormanlık alanda tamamı öldürülmüştü.

Bunun üzerine Ersil ve civarlarını fetheden bu Türk askerleri kendilerini bulundukları yerleri korumak üzere görevlendirilmiş bu kızları bu kahramanca savaşmaya çalıştıklarından dolayı sahipleri tarafından öldürüldükleri yerde yani kırk kızlar türbesi denilen yerde toprağa vermişler ve adına da kırk kızlar  türbesi demişlerdir.

Ersil köyü ve civarını düşmandan temizleyen askerlerin başındaki komutan Ersil Alp’in isminden dolayı bu köyün adı  Ersil olarak günümüze kadar gelmiştir.

Ayrıca  Anadolu’nun bazı yerlerinde de kırk kızlar ile ilgili efsaneler dilden dile dolaşarak günümüze kadar gelmiştir.

Ersil köyündeki Kırk Kızlar türbesi de bunlardan bir tanesidir. Özellikle Yüce Türk milletinin bir özelliği de düşmanı da olsa onun ölümünden sora onları usulünce toprağa vermektir. Bu tüm savaşlarda böyle olmuştur. En son örneği ise Çanakkale savaşlarıdır. Halen daha oralarda düşmanlardan ölenlerin mezarlıkları ve anıt mezarları da topraklarımızdadır.

Taşköprü ilçemizin 32 km mesafesindeki bu tarihi yerin bu eski yerleşim yerinin bilimsel olarak incelenmesi, tarihinin gün yüzüne çıkartılması ve turizme de kazandırılması zamanı gelip geçiyor.

Kendilerini ölümleri pahasına yine kendi insanlarınca öldürülen bu ölüm fedailerini burada yatan kırk kızları saygı ile anmak gerekmektedir. Bu bizim necip bir millet oluşumuzun da gereğidir.

Başka bir rivayet ise bu türbede yatan kırk kızların son anda Müslümanlığı seçtiklerine dairdir. Ancak bu konu sadece rivayetten ibarettir ve araştırılması da gerekmektedir.

Günün birinde Ersil ve Civarlarının turizme kazandırılacağı ümidindeyim. Bu köy ve civarında burayı düşmandan alan  Türk birliğinin başındaki komutan Ersil Alp’in mezarının yeri hakkında bir bilgi henüz elime geçmedi. Bu konudaki araştırmalarım devam etmektedir.  Kısaca şunu diyebilirim. Başta  komutan Ersil olmak üzere bu türbede yatan Kırk kızların ruhları şad olsun.

         Zühtü Aslan