Dato Abu Ubaidah Kemin, Kastamonu ziyaretinde Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çiftçi, Yönetim Kurulu Üyeleri Tarık Gödeloğlu, Alper Yazan, M. Fatih Yücel, Mütevelli Heyeti Başkanı Süleyman Yücel ve Vakıf Müdürü Abdurrahman Emiroğlu tarafından karşılandı. Konuk heyet, Kastamonu’nun tarihi ve kültürel alanlarını gezdi, ardından vakıf hizmet binasında toplantı gerçekleştirildi.
Dato Abu Ubaidah Kemin, Türkiye’de yaygın olan faizli bankacılık sisteminin aksine, Malezya’da 150 binden fazla ortağı bulunan kooperatif bankacılığı sisteminin örneklerinden biri olan BankWaqf International’ın başkanı. Banka, Malezya başta olmak üzere Endonezya, Kamboçya ve Singapur’da çeşitli fabrika ve yatırımlara sahip. Müslüman Türklerin unuttuğu Selçuklu vakıf modeli, günümüz Türkiye’sinde “varlık yönetim şirketleri” veya “etki yatırım fonları” olarak adlandırılan sistemlere benzer bir şekilde çalışıyor.
Kastamonu’ya geliş amaçlarından biri, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli’nin geçmiş projelerini ve Vakıf Medeniyeti Araştırma Merkezi Projesi’ni yerinde incelemekti. Kemin, “Kültürel mirası yeniden canlandırmak ve insanlara milli-dini bilinci kazandırmak çok mühimdir. Global düşünce olarak adlandırılan milletlerin kültürel değerlerini, yıkarak kimliksizleştirmek politikasından gölgesinde büyümekten sakınmak için böyle kültürel vakıflar çok kıymetlidir.” dedi.
SÜLEYMAN YÜCEL
Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı adına açılış konuşmasını yapan Mütevelli Heyeti Başkanı Süleyman Yücel, şu ifadeleri kullandı:
“Misafirimiz, vakfımızı ve korumaya gayret ettiğimiz değerleri incelemek için Malezya’dan geldi. İnşallah yarın da Medine’de olacaklar. Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı yalnızca külliyeye gelen misafirlerin huzur içinde ibadet etmelerini sağlayan bir vakıf değil; aynı zamanda bölgenin değerlerini koruyarak kalkınması için çalışan bir kültür vakfıdır.
Bugünkü gezimizde Selçuklu beylikleri dönemi ve Osmanlı vakıflarını inceleme fırsatı bulduk. Kendisi, Candaroğlu İsmail Bey Külliyesi’ni gezerken, İsmail Bey’in hem askeri hem de ekonomik olarak güçlü olmasına rağmen Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmet Han’a biat edip Allah davası uğruna Bulgaristan’da şehit olduğunu öğrenince büyük şaşkınlık yaşadı ve ‘Bunu aramızdan kaç kişi yapabilir?’ diye sordu.
Yalnızca Peygamber Efendimiz’in hadisine iman eden ve müjdelenen askerlerden biri olmak isteyen kişi bunu yapabilir. Gerçek akıl, sonsuzluğa yapılan yatırımdır. Bu dünyadan nice sultanlar, padişahlar geçti; ama hiçbirinin kemiğinin tozu bile kalmadı. Baki olan yalnızca Allah’tır. Doğan ölür, yapılan yıkılır; bunu aklımızdan çıkarmayalım.”
DATO ABU UBAIDAH KEMİN
Sosyal kalkınma odaklı iş birliği protokolü öncesinde konuşan Dato Abu Ubaidah Kemin şunları söyledi:
“Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. Biz Müslümanlar tesadüflere değil, tevafuklara inanırız. Allah, kader planında burada olmamı istedi ki burada oldum.
Kardeşim Fatih Bey ile beş yıldan fazladır tanışıyoruz. Onun Malezya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkısı stratejiktir. İstanbul’daki iş toplantım sırasında kendisini aradığımda Kastamonu’da olduğunu ve gönüllüsü olduğu Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı’nı anlattı. Ben de yerinde incelemek için geldim.
Sabah uçağa binmeden önce ilk defa ‘Mehmet Feyzi’ adını duydum, akşamına yanında namaz kıldım. Allah dostları çağırınca, Malezya’dan bile geliniyor.
Bankamız yalnızca ASEAN’da faaliyet gösterse de vakıflarımız Afrika dahil birçok ülkede hizmet vermektedir. Aslında biz birer vakıf araştırmacısıyız. Bugün burada, vakıf medeniyetinin köklerinin Selçuklu’ya dayandığını öğrendim. Biz bugüne kadar sadece Osmanlı vakıflarına odaklanmıştık; ancak bu ziyaret, daha derinlere inmemiz gerektiğini gösterdi.
Buraya, sizin atalarınızın bin yıl önce kurduğu ama bugün unuttuğunuz vakıf modellerini incelemek, bunları Malezya’daki vakıf sistemine nasıl entegre edebileceğimizi ve karşılıklı iş birliği yollarını belirlemek için geldik.
Örneğin cami içinde hem aşevi hem adliyenin yer alması sosyal bütünlüğün güzel bir örneğidir. Malezya, 35 milyon nüfusa sahip bir ülke ve bunun yalnızca 22 milyonu Müslümandır. Türkiye bizim için savunma sanayiinde stratejik bir ortaktır. Çin ana karasına yakın konumda bulunan Malezya’da yaklaşık 7 milyon Çin kökenli Malezyalı yaşamaktadır.
Müslüman değerlerini korumak ve kıyamete kadar yaşatmak için vakıflarımız bizim için çok kıymetlidir. Örneğin eğitim vakfımıza ait okullarda 500 öğrencimize hem Kur’an hafızlığı eğitimi veriyor hem de fen ve teknoloji dersleri öğretiyoruz. Çünkü Malezya’daki 12 çip fabrikasının tamamı Çinli Malezyalıların kontrolündedir.
Burada, siz kardeşlerimin yanında olmak benim için çok değerli. Ümmet bilincine sahip olduğunuzu görmek, üzerinizde bulunduğunuz bu medeniyeti hissetmek çok kıymetli. Bunu, kuzey Malezya’daki kraliyet bölgelerinde yaşayan 10 milyon Müslüman kardeşimizle paylaşacağım.
Parmaklar tek başına güçsüzdür ama birleştiğinde el olur ve güç kazanır. Sürdürülebilir kalkınma için Selçuklu vakıf modellerini yeniden canlandırmanız gerekir.
Ben bir Müslümanım ve doğruyu söylemek zorundayım. Üzerinde bulunduğunuz ama unuttuğunuz vakıf medeniyeti çok güçlü bir yapıya sahip; fakat siz bunu yaşamıyorsunuz.
Uçakta gelirken Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun Kastamonu hakkındaki raporunu inceledim. Kastamonu’nun faizli hesaplarda Türkiye birincisi olduğunu gördüm. Ancak Fatih Bey bana buranın Türkiye’nin en yoksul bölgesi olduğunu söylemişti. Bu ciddi bir tezat ve kültürel problemdir. Hem fakirlikte hem faiz severlikte birinci olunamaz.
Bu nedenle Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı’nı içtenlikle destekliyor ve takdir ediyorum. Çünkü bu vakıf, ilim ve hikmet sohbetleriyle bu kültürel problemi düzeltmeye gayret ediyor; hem de bütçesi olmadan, yani maddi imkânı olmadan. Bunu açıklayabilecek tek şey imandır.
Fatih Bey bana yıllar önce Çanakkale’deki Kastamonu ruhunu anlatmıştı. Bugün vakfın faaliyetlerinde o ruhun izlerini görmek beni çok etkiledi.
Bu çabanın yaygınlaşması için biz de burada bir iş birliği protokolü imzalamaya hazırız. İnşallah yarın akşam Medine’de olacağım; selamınızı ve gayretinizi Kâinatın Efendisi’ne arz edeceğim. Allah muvaffak etsin.”
MEHMET ÇİFTÇİ
BankWaqf International Sdn. Bhd. Yönetim Kurulu Başkanı Dato Abu Ubaidah Kemin ziyareti ve sosyal kalkınma odaklı işbirliği protokolü imzalanma töreninde konuşan Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çiftçi de, “Sayın Dato Abu Ubaidah Kemin Beyin ilimizi ziyareti ve ilimiz ile ilgili güzel düşünce ve ilimize yapmak istedikleri sosyal kalkınma odaklı işbirliği çalışma ve projesi için kendisine vakfımız adına çok teşekkür ediyorum. Dato Abu Ubaidah Kemin Bey ile güzel bir görüşme ve buluşmamız oldu. İlimiz ile ilgili bilgi alışverişinde bulunduk. İlimizi gezdirdik, kendisine ve bu konuda büyük destek veren yönetim kuruluma, Vakıf Mütevelli Heyeti Başkanıma, Vakıf Müdürüme bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Sosyal Kalkınma Odaklı İşbirliği Protokolümüz Bölgemize hayırlı olsun” dedi.
Başkan Mehmet Çiftçi toplantı sonunda Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Gönüllüsü olan Dato Abu Ubaidah Kemin’e Vakfın Yeleğini giydirerek hediye etti. Dato Abu Ubaidah Kemin’de Malezya’dan getirdiği hediyeyi Mehmet Çiftçi’ye takdim etti.
