Basın açıklamasına Gökkurt Ocakları Genel Başkanı Asım Alagözoğlu’da katıldı.
Gökkurt Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Özcan Alagözoğlu yaptığı basın açıklamasında şu cümleler yer aldı; “ Tanrı Dağına Kutsal Başkent Ötüken’e selam olsun. Atam Oğuz Kağana, Metehana Bumin Kağana, Osman Batura, Ebulfeyz Elçibeyz ve Büyük Liderimiz Mustafa Kemal Atatürkün kutlu tinleri şad olsun.
Gökkurt Ocakları 2020 yılında Kastamonu da kuruldu. Kurulduğu günden bu yana hep devletinin ve milletinin yanında yer aldı. Amacı Türklüğü ve Türk kültürünü dünyaya yaymaktı ve bunu başarmaya çalıştık. Çünkü dünya da her ırk yok olur ama Türk ırkı yok olamaz. Bizler Ahmet Yesevi öğretisinden geldik. Yani din seçim Türklük kaderdir diyerek. Kendimizi böyle kısaca tanıttıktan sonra diyoruz ki bu iklim yasasına karşıyız..
Sayın Vekiller, sizler vekilsiniz, asil olan millettir. Bu yasaya imza attıktan sonra insanların yüzüne nasıl bakacaksınız. Hadi insanları takmıyorsunuz. Çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız? Çocuğunuz size anne veya baba gerçek et nedir, tadı nasıldır diye sorduğunda sizlere soruyorum evet evet sizlere yapay et vermeye utanmadan devam mı edeceksiniz, hiç mi gözleriniz yaşamayacak, vicdanınız sızlamayacak,. Yok, eğer yaşarmaz, sızlamaz diyorsanız ben sizlere ne desem boş. Kaldı ki biz Yüce Türk Milleti olarak angus etine bile alışamamışken yapay et bizim damak zevkimize hiç uymaz ki. Bu küreselcilerin oyunlarını Corona denen sahtekarlık da gördük. Aynı oyun ikinci kez sahneye konuluyor. Biraz daha geliştirilip korkutularak akıllarınca. Unutmayın bakın aşı denilen o zehir gencecik çocuklarımız kalp krizi geçirerek vefat ediyorlar. Ülkemizin geleceği mahvedilip yok ediliyor. Hiç mi ders alınmıyor.
İklim yasasında bilmeyenler için söylüyorum. Et yapay olacak. Sebze ekilmeyecek. Vatandaşlık puanına göre herşeyin kotalı olacak. Buna su da dahil olmak üzere. Şehirden şehire geçerken karbon izi ve vatandaşlık puanına bakılacak. Yeşil doğa ile hiç bir alakası yok. Bir bakın bakalım, bu bir bilgisayar oyunu değil, bir film değil. Bakın Dsö nün başında bir sağlıkcı değil bilgisayarcı var. E tarımda ona emanet. Bu nasıl bir iştir. Hiç olacak şeyler midir bunlar.
Hani diyordunuz ya Avrupa da şöyle işte böyle diye. Bakın bakalım kaçı bu Paris iklim anlaşmasını tanımış.
Sarı kafa Trump insanlığa zararlı diyerek yırtıp attı. Rusya çıktı. Çin tanımadı. Hindistan çıktı. Avrupa zaten hiç takmadı. İtalya Başbakanı benim halkıma zararlı diyerek çıktı. Bizden başka ne Paris iklim anlaşmasını ne de açık semaları tanımayıp hepsi de çıktılar. En az karbon salan bizim ülkemiz olmasına rağmen hala sadece bir biz kobay olarak devam ediyoruz. Peki neden?
İklim Kanunu Meclise geldiğinde birdenbire üçyüzelli bölgede birden yangın çıktı. Sizce bunlar tesadüf mü?
Şap hastalığı sanki ilk kez oluyormuş gibi bahane edilerek 81 ilde hayvan pazarları kapatıldı. Can cekişen hayvancılığa bir darbe de böyle vuruldu. Daha da zor duruma getirildi.
Corona sahtekarlığında şöyle bir bakın hatırlayın. Kapatıldığında evdekilerden çok dışarıda insan vardı. Gençlik hapsolmak istemiyoruz diyerek sokağa kaçıyordu. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım mısralarına istinaden. Biz Türk’üz. Esarete gelemeyiz. Kurda pranga vuramazsınız.
Evden çalışmayla çok akıllı bir nesil yetiştirip Türklüklerini unutturacağız diye düşünüyorlardı. Ama yanıldılar. Her zaman olduğu gibi. Çünkü genç nesil ne Türklüğünü ne de Atalarını ne de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü unutmadı, unutmayacağını gösterdi anlayana. Aksine daha çok bağlandı. Talat Paşa davasında İttihat ve Terakkinin üç güçlü Paşasına sahip çıkarak gösterdi. Daha çok yakında.
Lütfen bu İklim Yasası kaldırılsın. Bakın daha yürürlüğe bile girmeden bazı belediyeler suyu bahane ederek tarla, bahçe ekimini yasaklayıp bir de üzerine ceza vereceklerini söylüyorlar. Ee susuz Ekim bile yasak. İşte bu yüzden bizler bunun için bu kanuna karşıyız. Bu yasa yürürlüğe girmemeli. Ne yazık ki bizim ülkemizde kraldan daha kralcı çok.
Sadece Gökkurt Ocakları olarak değil vatanını seven herkesin istediği bu yönde.
Bizler partileşmek içinde başvurumuzu yapmış olmamıza rağmen tam üç yıldır bakanlıkta oyalanıyoruz ve orada ki bir memure hanım siz Türksünüz parti kurmaya ne gerek var diyebiliyor. Acı ama gerçek bu ne yapalım. Ve ne Mutlu ki Türk’üm. Biz Gökkurt Ocakları olarak rengini şehitlerimizin kanından alan Ayyıldızlı Bayrağımızı seven herkesi severiz, vatanımıza ihanet edenler hariç. Biz burada hiç kimseyi eleştiriyoruz. Diyoruz ki bu iklim kanunu yasasını geri çekin. Yüz yirmi vekilin itirazı yeterli olacaktır. Öbür aleme inanıyorsanız elimiz öbür alemde yakanızda olacak.
Geçtiğimiz günlerde şehit olan askerlerimize Tanrıdan rahmet ailelerine de başsağlığı diliyoruz. Kutlu Tinleri şad olsun. Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin.





