Sevgilioğlu, Kastamonu’daki Millet Bahçesi’nin Türkiye’nin en büyük projelerinden biri olduğunu belirterek şu sözleri kaydetti:

“Tamamlanmış, bitmiş. İhale sisteminde millet bahçelerinin çalışma planı şöyledir: Millet bahçeleri bittiği zaman geçici kabulleri yapılır. Geçici kabul uygunsa ondan sonra burayı işletecek olan kişiye devredilir. Bu da nedir? Belediyelerdir mesela. Bunu en iyi yürütecek, takibini yapacak olan belediyelerdir. Devlet yapıyor, elinize veriyor. Geçici kabul yapılınca belediyenin bunu alması lazım. Aldığı zaman da eksik, noksan ne varsa idareye bildirmesi gerekir. Bildirdiğinde idare bunları tamamlar ve ardından kesin kabul yapılır.

Uluay’dan Kastamonu yatırımları için 2026 talebi
Uluay’dan Kastamonu yatırımları için 2026 talebi
İçeriği Görüntüle

Şimdi geldiğimiz noktada bir vaka var önümüzde. Bunu sürekli malzeme yapıyorlar. Memleketimize bir daha çivi çakamayan insanların tabii kabul edip hazmedemeyeceği bir proje, bir hizmet. Geçici kabulün yapılması için belediyeye yazı yazılıyor, ‘Bunu kabul edin, teslim alın’ deniyor. O aşamada yapılması gereken, teslim alıp eksiklerini bildirmek, müteahhitin de bunları tamamlamasıdır.

"BELEDİYE'NİN YAPTIĞI BU İŞİ YOKUŞA SÜRMEK"
Fakat ne yapıyorlar? Eksikleri var, noksanları var diye belediyedeki yetkililer bunu almıyor. Almadığı zaman orada bir muallak kalıyor ve bugünkü haline geliyor gördüğünüz gibi. Oradaki eksik, noksanı devlet veya müteahhit ‘yapmayacağım’ demiyor, bilginiz olsun. Yeter ki bunu biri üstlensin, bana eksikleri bildirsin; eksikleri tamamlayalım ve ardından kalıcı kabul edilsin. Fakat bizim buradaki zihniyet bugüne kadar hiçbir yerde hizmet odaklı çalışmadıkları için söylemlerin ötesine geçemedikleri için burayı sahiplenmiyorlar. Belediyenin yaptığı bu işi yokuşa sürmek. Oysa bu, memleketimiz için çok büyük bir yatırım.”

Muhabir: Kastamonu İstiklal Gazetesi - TV366