Şeker-İş Sendikası Kastamonu Şubesi Başkanı Ali Çufadaroğlu yaptığı açılış konuşmasında, “Bugün Burada Genel Merkezimizin ve onun üzerinde de Türk-İş’imizin almış olduğu kararları uyguluyoruz. Bizim hiç kimseye karşı zerre kadar bir art niyetimiz yok. Sadece alın terimizin karşılığını istiyoruz. Bunu da İnşallah mitinglerimizde de söylediğimiz gibi direne direne de olsa kazanacağız, alacağız. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın. Her zaman böyle birlik beraberlik içinde olduğumuz sürece Allah’ımızın izniyle kazanamayacağımız bir şey olmaz Hepinize saygılar sunuyorum. Allah hayırlı etsin inşallah.

Basın açıklamasını Şeker-İş Sendikası Kastamonu Şubesi Baş Temsilcisi Mustafa Depişgen yaparak şunları söyledi, “Bugün burada kamuda çalışan işçiler olarak, 2025-2026 yılını kapsayan Toplu iş Sözleşme sürecimizde, hükümet tarafından sunulan kabul edilemez teklifine karşı, tepkimizi hep birlikte dile getirmek için toplanmış bulunuyoruz.

Burada, iş yerlerimizin önünden hükümete açık ve net çağrımızdır: Kamu Toplu iş Sözleşme sürecinde biz işçiler, sosyal diyaloğa dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz. Uyardık: "Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor" dedik, görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik.En sonunda ise zar zor, lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Bu teklifiniz, bırakın kabul etmeyi, emeğimizi yok saymaktır!

Şeker İş Kastamonu Şubesi, “Masa Susarsa, Meydanlar Konuşur! (1)

Bu nedenle, verdiğiniz rakamları burada, dile bile getirmeyeceğiz. Ne siz o teklifi vermiş olun, nede biz duymuş olalım!

Maaşlarımızla bir ayı değil, bir haftayı bile çıkaramıyoruz. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir. Zordayız Geçinemiyoruz! Dedik.

Hazine ve Maliye Bakanı kulaklarını tıkamış, halktan, emekçiden kopmuş, bildiğini okuyor. Geçinemiyoruz dedik zordayız dedik defalarca anlattık uyardık yine uyarıyoruz:

Biz bu ülkenin üretim gücüyüz, binlerce çalışan kamu işçisiyiz, görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Gece gündüz demeden her koşulda çalışan biz emekçiler sayesinde kamu düzeni aksatılmadan sürmektedir.

10 gün çalışıp 1 gün izin yapacaklar
10 gün çalışıp 1 gün izin yapacaklar
İçeriği Görüntüle

Şu gerçek çok iyi bilinmelidir bu mesele yalnızca kamu işçisinin meselesi değil herkesin meselesidir. Kamuoyunun da bu adaletsizliğe ve aksayacak olan kamu hizmetlerine sessiz kalmayacağı bilinmelidir. Emekçiyi oyalamak belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verecektir. Biz işçilerin beklemeye oyalanmaya belirsizliğe tahammülü kalmamıştır."

Şeker İş Kastamonu Şubesi, “Masa Susarsa, Meydanlar Konuşur! (2)

“EMEKÇİ ÜSTÜNE DÜŞEN GÖREVİNİ YAPMIŞTIR, YAPMAYADA DEVAM ETMEKTEDİR! ALIN TERİNİ DÖKEREK ÜLKESİNE MİLLETİNE DEĞER KATMAKTADIR”

"Bizi yönetenlerde sosyal devletin gerektirdiği görevini yerine getirmelidir. Hükümet en kısa zamanda süreci daha fazla uzatmadan, işçinin emekçinin hakkını vermeli adil ve kabul edilebilir bir çözümle sonlandırmalıdır. Bu böyle gitmez! Siz duymazdan gelirseniz, biz duyurmayı biliriz! Masa susarsa, meydanlar konuşur! Bu işin sonu greve kadar gider. Artık yeter! Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz. Onurlu bir yaşam, adil bir ücret, güvenceli bir gelecek istiyoruz. Bugün buradayız, iş yerlerimizin önünde bildirilerimizi okuyoruz. Geçinemiyoruz, susmuyoruz, geri adım atmıyoruz! Emekten gelen gücümüzü kullanır, gereğini yaparız! Yaşasın örgütlü mücadelemiz! Yaşasın emekçinin onurlu direnişi! Yaşasın TÜRK-İŞ!” (Cengiz MUHZİROĞLU)

Muhabir: Ercan Çatal