Düzenlenen toplantıya Vali Meftun Dallı ile AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar, Vali Yardımcısı Aydın Ergün, bazı İlçe Kaymakamları, Belediye Başkanları, Kurum ve Kuruluş Müdürleri başta olmak üzere davetliler katıldı.
Düzenlenen programda Kastamonu İl Afet ve Acil Durum Müdürü Dr. Suat Tüfekci, açılış konuşması ve sunum yaptı. Ardından da DSİ Bölge Müdürü Yasin Devrim, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Halil İbrahim Sanık kurumları ile ilgili sunumlarını yaptı. Kastamonu Belediyesi Sivil Savunma Uzmanı Mehmet Fatih Yapıcıoğlu da programda yaptığı sunumunda Kastamonu Belediyesi’nin 18 maddelik eylem ile ilgili sunumunu gerçekleştirdi. Ardından da AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar ve son konuşmayı da Vali Meftun Dallı yaptı. Programda katılımcılar tarafından sorulan soruları da ilgili kurum müdürleri tarafından cevaplandı.

Tüfekci:"Afet riskiyle başa çıkmak için bir eylem stratejisi de gerekmektedir"
Toplantıda açılış konuşmasını ve sunumunu gerçekleştiren AFAD İl Müdürü Suat Tüfekci; “Kastamonu coğrafyası çok fazla afet riski taşıyan bir coğrafya. Kıyı kesimindeki güneydeki ilçelerimize kadar, heyelan, deprem, deniz kabarması, orman yangınları, köy yangınları gibi çok farklı türde çok fazla afet riskine sahip bir coğrafya. Bu risklerle başa çıkmak için bir eylem stratejisi de gerekmektedir. Bu kapsamda AFAD Başkanlığımız öncülüğünde illerde İl Afet Risk Azaltma Planı hazırlanarak yürürlüğe girmişti. Bu kapsamda 2021 yılından itibaren Kastamonu Üniversitesi öncülüğünde ilgili bilim insanları ve kurumların uzmanlarının katılımı ile İl Afet Risk Azaltma Planı çalışmaları yapılmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda ilimizin afet riskleri nelerdir, bu afet risklerini nasıl bertaraf ederiz ve bununla ilgili nasıl strateji geliştirebiliriz konuları detaylı olarak çalışıldı. Çalışmalar neticesinde bir yol haritamız çıktı” dedi.

Tatar: "Afet anlık bir olay. Bir anda acı gerçekle karşılıyorsunuz"
İl Afet Risk Azaltma Planı hakkında konuşma yapan AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar, “AFAD Başkanlığı olarak bu yıl illerimizde Genişletilmiş İRAP Toplantıları yapıyoruz. Bu toplantılardaki amacımız risk azaltmadaki bilinci geliştirmeyi önceliyoruz. Hepiniz bildiği gibi illerde İl İzleme ve Değerlendirme Kurulları var. Kurulumuz zaten çalışmaları değerlendiriyor. İl Afet Risk Azaltma Planı’nızda (İRAP) yüzde 85 gerçekleşme oranı var. Bu oranı görünce çok mutlu oldum. Genelde illerimiz skora çalışıyor ama bunun burası için söyleyemem. Diğer iller yüzde yüz gerçekleşme oranını bir an önce yakalayıp, sistemde çalışmalarının tamamlanmış olarak gözükmesini istiyor. Fakat bu doğru bir şey değil. Bu tür İl Afet Risk Azaltma Planlarında (İRAP) yapılması gereken şey, gerçekleştirdiğimiz eylemin hakikaten riski ortadan kaldırması ya da kabul edilebilir bir seviyeye çekmesidir. Buna göre çalışmamız gerekiyor, aksi takdirde günün birinde acı bir gerçekle karşılaşabiliriz. İRAP’taki bütün eylemler dinamik eylemler, statik eylemler değil. İl İzleme ve Değerlendirme Kurullarımız daha sık toplanarak ya da kurumları ziyaret ederek, istişare ederek eylemleri daha dinamik hale getirebilirler. 2026 yılı bizim için geçiş dönemi. 2026’da birinci 5 yıllık dönemi bitirmiş olacağız. İRAP eylemlerini belirli bir düzeye getirdikten sonra 2027-2031 yıllarında çok daha etkin bir şekilde bu eylemlerimizi devam ettirmemiz gerekiyor. İRAP’a veri girişlerinin sağlıklı yapılmasını rica ediyoruz. Yapılan çalışmalar çok fazla gözle görünür çalışmalar değil. Geri planda insanların hayatlarını koruyorsunuz. Güvenli yaşam kültürünü özümseyin. Afet anlık bir olay. Bir anda acı gerçekle karşılıyorsunuz. Risk azaltma proaktif olmayı gerektiriyor. Halkı bu sürece dahil etmek önemli. Vatandaşlarında risk azaltmanın önemini kavraması gerekiyor. Üniversitelerimizin konuyu sahiplenmesi önemli. 6 Şubat depreminden sonra kurumlarımız risk azaltmanın önemini daha iyi kavramış durumda. Strateji Bütçe Başkanlığımız bundan sonra kurumlarımızdan gelecek İRAP koduyla gelecek bütçe taleplerine olumlu yaklaşacak. Kurumlar arasında koordinasyon önemli. Kurumların muhakkak birbiriyle konuşarak, eksikleri tamamlaması çok önemli. Dere ıslahı çalışmaları da kurumlar arası koordinasyonda en iyi örneklerden biridir. Taşkın uyarı sistemlerinin önemini de gördük. Özellikle kurallıktan, susuzluğa kadar da tedbirler alınmalıdır” dedi.

Dallı: "Biz bir afet coğrafyasında yaşıyoruz"
Toplantının son konuşmasını yapan Vali Meftun Dallı da, “İki afet türünden bahsedilebilir. Bir tanesi deprem gibi, ne zaman, nerede olacağını bilmediğiniz ancak hazırlık yapabileceğiniz, kayıpları ve riskleri en aza indirebileceğiniz afetler var. Birde yangın, taşkın gibi aslında önceden alacağınız tedbirlerle olmasını engelleyebileceğiniz afetlerde var. Misal kalemizden kaya düşme riskini bu sene tamamlanan çalışmayla önledik. Elimizden geleni yaptık. Bütün kurumlarımız bu bakış açısıyla kolektif bir bilinçle topyekûn bir mücadelenin ancak bizi daha iyi noktalara getireceğinin farkında olması lazım. Aslında yapmamız gereken tüm kurumlarımızla, tüm vatandaşlarımızla bu kolektif şuuru oluşturabilmek. Burada da en büyük görev bizlere düşüyor. Bunu da çocuklarımıza da bu bilinci intikal ettirerek, bunu başarabileceğimizi düşünüyorum. Bu kültürü küçük yaştan oluşturmak elzem duruma geldi. Biz bir afet coğrafyasında yaşıyoruz. En başta depremler. Bir sürü fay hattı var. Burası depremlere son derece müsait bir alan. Küre Dağları bölgesinde taşkınlar, heyelanlar yönünden riskli. Ormanlık alanımız çok ve çok fazla kırsal yerleşimimiz var. Yangınlar Kastamonu’dan hiç eksik olmuyor. Bunlarla ilgili tedbirleri de bir an önce almamız gerekiyor. Son 2 yılda 10 bin 300 küsur kullanılmayan köy evinin elektriğini kestirdik. 3 yıldan fazla içine girilmeyen evin elektriğini kestirdik. Köylerimizde çıkan yangınların ormanlarımıza, ormanlarımızda çıkan yangınlarında köylerimize zarar verme riski son derece yüksek. Bizim İRAP’ımızda bu konularla ilgili. Deprem, heyelan, yangınlar ve iklim değişikliğine bağlı olarak meydana gelecek afetlere karşı önlemlere ağırlık veriyoruz. Bunu içselleştirerek, hep birlikte çalışmalıyız. Afetler hepimize zarar veriyor. Hep birlikte bu bilinçle çalışmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. İl Afet Risk Azaltma Planı hakkında yapılan çalışmalarda emeği ve katkısı geçenlere teşekkür etti. Cengiz MUHZİROĞLU





