Olay, 10 Nisan 2024 tarihinde Kastamonu-Taşköprü karayolu üzerinde meydana gelmişti. Aracında başından silahla vurulmuş halde bulunan Ümit Yılmaz, ağır yaralı olarak kaldırıldığı Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirmişti. Soruşturma kapsamında olaya karıştıkları tespit edilen Aykut S., Ömer Ü., Burak Ç. ve Adnan K. polis ekiplerince gözaltına alınmış; Aykut S. ve Ömer Ü. tutuklanırken diğer şüpheliler adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Sanıklar hakkında “kasten öldürme”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “gece vakti birden fazla kişiyle konutta yağma” ve “ateşli silah yasasına muhalefet” gibi ağır suçlamalarla dava açılmıştı. Önceki duruşmada Cumhuriyet savcısı, Aykut S.’nin tüm suçlamalardan, diğer sanıkların ise bazı suçlardan mahkûm edilmesini talep etmişti. Adnan K. için ise delil yetersizliği gerekçesiyle beraat istenmişti.
Davanın son duruşmasında savunmasını yapan Aykut S., cinayetin kaza sonucu yaşandığını iddia etti. “Araç içinde konuşurken silah kazara ateş aldı, kimseyi bilerek vurmadım” diyen sanık, beraatını istedi.
Tutuklu yargılanan Ömer Ü.’nün avukatı ise müvekkilinin olayla doğrudan ilgisi olmadığını savunarak tahliyesini talep etti. Müvekkilinin bir buçuk yıldır haksız yere tutuklu olduğunu dile getiren avukat, “Kendisi, ailesi ve çocukları mağdur edilmiştir. Tutukluluğun devamı telafisi güç zararlara yol açacaktır” ifadelerini kullandı.
Tutuksuz sanıklardan Burak Ç. ve avukatı da mütalaaya itiraz ederek beraat talebinde bulundu. Avukatı, “Müvekkilim olayın içinde değildir. Maktulle husumeti bulunmamaktadır, sadece yanlış zamanda yanlış yerde bulunmuştur. Suça dair en küçük bir katkısı yoktur” dedi.
Adnan K.’nin avukatı da savcının mütalaasına katıldığını belirterek beraat talebini yineledi.
Ümit Yılmaz’ın annesi ve babası ise mahkemede sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Duruşmayı sonlandıran mahkeme heyeti, kararın daha sonra açıklanacağını bildirerek dosyayı ileri bir tarihe erteledi.
(İHA)