İYC Kastamonu Şubesi 50 yıldönümü münasebetiyle İlme Adanmış 50. Yıl programı düzenledi. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Şeyh Şaban-ı Veli Anadolu İmam Hatip Lisesi 12. Sınıf Öğrencisi Hafız ramazan Yıldız tarafından yapılan Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile başlayan program sonunda İlme Adanmış 50 yıl dergisi açılışı ve tanıtımı Yusuf Tülün, Meftun Dallı, Mehmet Uyanık tarafından yapıldı. İstiklal Yolu’nda Şehit Şerife Bacı 3. Şiir Yazma Yarışmasında dereceye giren Ortaokul ve Lise öğrencilerine katılımcı protokol tarafından hediye, plaketleri verildi. Dereceye giremeyenlere de katılım belgesi verildi.
Programa İlim Yayma Cemiyeti Genel Başkanı Yusuf Tülün, Kastamonu Valisi Meftun Dallı, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Milletvekilleri Halil Uluay ve Fatma Serap Ekmekçi, Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş ve İYC Kastamonu Şube Başkanı Mehmet Uyanık katıldı.
İlim Yayma Cemiyeti Şube Başkanı Mehmet Uyanık açılış konuşmasında;” Biz İlim Yayma Cemiyeti olarak Türkiye'de 73’üncü yılını kutlarken Kastamonu'da biraz gecikmeli olarak 50’nci yılımızı kutluyoruz. ‘Arkadaşlarda bize dediler ki 50 az bir zaman değil yarım asırdır’. Bu bir domino taşıdır. İlim Yayma Derneği zor zamanlarda kurulmuş bir cemiyet, toplumun zorluklarını ortadan kaldırmak için kurulmuş bir cemiyet. İlim Yayma cemiyeti aynı zamanda bütün Sivil Toplum Kuruluşlarının anası olan bir kurumdur. Böyle bir kurum olduğu için 50. Yılı burada kutluyoruz. Sayın valim bugün 3 konuyu buralara görüşüyoruz.1’incisi 50 yaşımıza girdik,2’ncisi 50 yaşımıza girmemizin anısına ilme adanmış, 50 yıl dergisini çıkarttık. Bir başka değişte biz istiklal yolunda şehit Şerife bacı şiir yazma yarışması tertip ettik. Bu sefer 3’sünü yaptık. İl Genel Merkezimizin Millî Eğitim Bakanlığında yapmış olduğu protokol çerçevesinde Kastamonu'da Türkiye’nin en iyi şubesi olarak Kastamonu il Milli i eğitim müdürlüğümüzle birlikte ortaokul ve lise öğrencilerimizi kapsamına alan bir şiir yazma yarışması tertip ettik. Amacımız istiklal yolunu unutturmamak, şehitlik ruhunu unutturmamak. Amacımız bu yolda çekilen çileleri de bir unutturmamak. Kahramanlığını yaşatmak, kardeşlerim ben evimde çocuklarımla torunlarımla bunları paylaşırken tabii çocuklarla şunu söylüyor, torunlarım diyorlar ki’ de de bu anlattığın şeyler günümüzde mi yaşandı’ sanki milattan önce bir şey konuşuyoruz anlatıyorlar. Türkiye'nin dört bir yanı pay edilmiş. Ege Bölgesi, Akdeniz, Güneydoğu, Doğu Anadolu Bölgesi, İstanbul kuşatılmış. Böyle bir durumda sadece Anadolu'ya açılan Samsun'a kadar olan bir Karadeniz Sahili kalmış. Sahradan, bu alandan başka yurdumuzda dışarıdan destek verecek hiçbir yerde kalmamış, işte böyle bir durumda Türk cumhuriyetlerinden gelen yardımlar, Osmanlı yıkılmasın, İstanbul dağılmasın, Hilafet kalkmasın. Bu memlekette din sönmesin düşüncesiyle İstanbul diyarlarında bulunan Türkler, Türk Cumhuriyetleri ve ümmetin Muhammet aralarında topladıkları paralarla aldıkları cephane veya lojistik destekleri Karadeniz üzerinden hatta Rusya üzerinden, Karadeniz'den İnebolu’ya ulaştırıyorlar. Oradan da başlayan İnebolu-Küre sevk ederek Kastamonu ve Ilgaz, Kalecik, Ankara olan cepheye ulaştırıyorlar. 1920.1921,1922 yıllarında çekilen çilelerle bir tanesi de şehit Şerife Bacıdır. Şerife Bacı aslında doğumu kesin bilinmemekle birlikte 14,15 yaşında evlendirilmiş bir kadındır. Kocası Çanakkale’de şehit düşmüş, daha sonra kadın dul kalmış. Böyle bir durumda o dönemlerde yani 100, 120 yıl önce insanlarda dul kadın olmaz yanlış olur diye hemen evlendirirlermiş kadınları. Bir bacağı olmayan topal bir adamla evlendirmişler. Bundan bir çocuğu dünyaya gelmiştir. O zamanlar Müfreze idare amirleri geliyor İnebolu’ya bir öküzle, atla veya mandayla cephane çekilecek. Şerife bacı, mermileri yükler ve biraz önce saymış olduğum yerlere geçerek ise Kastamonu kışlasına ulaşır. 1963 yılında ilkokul 3’cü sınıfındayken 80 tane kadını getirdiler ve onlar bizlere anılarını anlattılar. O günden sonra bende bu hatıraları kafamı tutarak bu kitapta dergi olarak ortaya koydum. İnşallah bizden sonraki nesillere bu aktarılır” dedi.
“ŞEHİTLİK RUHUNU YAŞATAN BİR MİLLETİZ”
Programın 2. kısmını açıklayan Mehmet Uyanık;” İlim Yayma derneğimizin 50 yıldır Kastamonu'da yıllık hizmeti var. Yapmış olduğumuz hizmetler saymakla bitmeyecek kadar çoktur. 17 tane önemsiz not aldım ama belirtmeyeceğim. Bunlardan birisi istiklal yolunda Şehit şerife bacı şiir yazma yarışması. Biz değerlerini şehitlik ruhunu yaşatan bir Milletiz. Yani ilk şehidimiz Hazreti Sümeyye'den başlamak üzere olan dolanarak şehit olan askerimize kadar geçen binlerce 10 binlerce 100 binlerce şehidimiz toprak altına gittiler. İlim Yayma Cemiyeti olarak her yıl 5 bine yakın hatim yaptırıyoruz. 50 binden fazla Yasin okutuyoruz. 500 binin üzerinde ihlas ve 5 milyondan fazla salavat okuttuk. Bunların dualarını hepsini bir havuza topluyoruz. Amacımız belki bu çocuklar okuyan çocukların içerisinde sabi olanlar vardı. Bu sade olanların duaları kabul olduğu, bu nedenle küçük çocuğun okuduğu Yasin’in de 80 yaşındaki amcanın okumuş olduğu, Yasin’de ve okullarda okudukları Fatihaları bir araya getiriyoruz ve bunların dualarını 18 Mart şehitler günü Çanakkale Savaşı'nın anıldığı şehitler günü orada duasını yaptıracağız. Nasrullah camisinde imam hatipli öğrencilerle birlikte bunun duasını yapacağız ve bunu bu şekilde taçlandıracağız. Biz Kastamonu'da her yıl İlim Yayma Cemiyetinde aş çıkartıyoruz. Yemek çıkarma Kızılay, İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı ve Deniz feneri ile ortaklaşa yemek dağıtımı yaparız. Yine bunlar öğrencilerimiz için çıkartmış olduğumuz yemekler. Dışarda ihtiyaç sahibi öğrencilerimize de evlerine akşam yemeği götürdük. Hiç kimsenin bundan haberi olmaz. Biz Sadece bu hayır sahibini buluruz. İhtiyaç sahiplerinin sayılarını söyleriz onlarda maddi manevi konuda yardımcı olur. Bugün Berat Kandili, bütün katılan ve katılamayan kardeşlerimizin kandili mübarek olsun. Berat hak edilen kazanılmış olan anlamına geldiği için inşallah herkes hakkını almış eline temiz kağıdını almış olur” dedi.
Kastamonu Valisi Meftun Dallı ise;” Pek çok sahada hizmetler yapılmış bunlar içerisinde en değerli olanı insan yetiştirmek. Bu toprağın değerleriyle vatan, bayrak, millet sevgisiyle ve bu vatana bu millete hizmet aşkıyla dolu insanlar yetiştirmek. Bütün bu hizmetler içerisinde en kıymetli olanı. İlim yayma cemiyeti de başından beri mutlaka en büyük çabayı bu yolda bu sahada da harcadı. Az önce ifade edildiği gibi şu anda da ülkemizin bürokrasisine, siyasetine, iş dünyasında neresine bakarsanız bakınız hakikaten bu çabaların meyvesini son derece verimli bir şekilde verdiğini hep birlikte gördük. Dileğimiz 73 yıl önce bu cemiyeti kuran, bütün o büyüklerimizin verdiği çabaların önümüzdeki yıllarda gelecekte de inşallah aynı şekilde aynı güzellikle devam edecektir. Güzel bir dergi çıkarttılar. Fevkalade önemli günümüzde şiirin çok fazla alıcısı yok gibi görünüyor ama şiir güzel bir şey. Her şeyden önce bir insanım, süzülmüş hali şiir. Yani gençlerimizin hem estetik yönlerinin, duygularının gelişmesi, hem vatan, millet, bayrak gibi değerleri çok daha içselleştirerek öğrenciler açısından bu açıdan fevkalade kıymetli olduğunu da düşünüyorum. Beraat kandilinizi tebrik ediyorum. Cemiyetinin başında bugüne kadar emeği geçen başta söylediğimiz gibi herkesi rahmetle, minnetle, şükranla anıyorum. Çabalarını devam eden kardeşlerimize başarılar diliyorum işlerinde. Beraat Kandilimizin az önce de söylediğim gibi başta Filistin'deki bu zulmün sona ermesine, dünyanın her yerinde zulüm altında olan diğer Doğu Türkistan'ın başka yerlerde zulüm altında olan kardeşlerimizin felahını vesile olmasını diliyorum’’ diyerek ifadelerine yer verdi. (Cengiz MUHZİROĞLU- Sıla İTKÜ- Kader KOÇMAN)
