Karayılan açıklamasında, Atatürk’ün sözlerini hatırlatarak, “Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir; benim fikirlerimi, duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir” dedi. Başkan, bu sözün bugün her zamankinden daha anlamlı olduğunu belirterek, Atatürk’ü anlamanın sadece anmakla sınırlı kalmayıp, onun gösterdiği yolda cesaretle yürümek, aklın ve bilimin ışığında hareket etmek anlamına geldiğini ifade etti.
Bugünün önemine dikkat çeken Karayılan, günümüzde insanların kendilerini özgürce ifade etmekten çekindiği, eleştiri ve sorgulamanın zaman zaman tedirginlik yarattığı bir toplumda yaşandığını vurguladı. Bu bağlamda, Atatürk’ün “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” nesil vurgusunun her zamankinden daha güncel olduğunu dile getirdi.
Karayılan ayrıca, 10 Kasım’ın son yıllarda okulların ara tatiline denk getirilmesinin, toplumda günün anlamının gölgelenmesine yol açtığını belirtti. “Farkında olunmasa da 10 Kasım, genç nesiller için ‘dinlenme günü’ algısı yaratıyor. Oysa 10 Kasım, bir tatil günü değil; milletçe ayağa kalktığımız, saygı duruşunda değil düşüncede birleştiğimiz bir gündür” dedi.
Başkan, geçen 29 Ekim’de Anıtkabir’de yaşanan rekor katılımın ise halkın Atatürk’e, Cumhuriyet’e ve laik Türkiye idealine olan sarsılmaz bağlılığının göstergesi olduğunu söyledi. Karayılan, bu tabloyu “toplumun kalbinde bastırılamayan bir ses, susturulamayan bir inanç” olarak nitelendirdi.
Karayılan, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Büyük ölülere matem gerekmez; fikirlerine bağlılık gerekir. Bizler de o fikirlerin yolunda, her türlü korkuya ve baskıya rağmen bilimin, özgürlüğün ve Cumhuriyet’in sönmeyen ışığını taşımaya devam edeceğiz. Çocuklarımız 10 Kasım’ı tatil olarak değil, Atatürk’ü anlamanın ve onun gösterdiği yolu kavramanın günü olarak bilmelidir. Atatürk’ü anlamak bir vatandaşlık görevidir.”




