Düzenlenen programa Vali Meftun Dallı, Ankara İl Emniyet Müdürü Engin Dinç, Kastamonu İl Emniyet Müdürü, Tamer Taş, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Hikmet Uz, Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Üstün Göksoy, İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Kerem Seven, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sevgilioğlu, önceki dönem Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Kızılay Kastamonu Şube Başkanı Sabit Tavil, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çiftçi, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Süleyman Yücel, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Şenol Kızılabdullah, İşadamı Zeki Kebeci, Kurşunlu Han Hotel Genel Müdürü Cem Dilimel, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Müdürü Abdurrahman Emiroğlu, Kastamonu Üniversitesi bazı Öğretim Üyeleri, bazı Kurum ve Kuruluş Müdürleri, STK Başkan ve Yöneticileri başta olmak üzere çok sayıda davetli katıldı.

Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı’nca düzenlenen 8. Dönem 169. Hafta İlim Hikmet Sofrası Cumartesi sohbetleri programı Hz. Pir Külliyesi Bayraklı Konak girişinde hazırlanan Hat Sergisinin açılış kurdelesini Vali Meftun Dallı ve Ankara İl Emniyet Müdürü Engin Dinç kesmesi ve serginin gezilmesi ve sergi hakkında bilgi alınması ile başlayan program, Nasrullah Kadı Cami Baş İmam Hatibi Hamdi Kömleksiz’in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle devam etti. Ardından Kastamonu Valisi Meftun Dallı’nın sunum ve konuşması ile sohbet programı başladı.
Vali Meftun Dallı’ya günün anısına Ankara İl Emniyet Müdürü Engin Dinç ve Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çiftçi hat sanatından özel yapılmış çerçeveli eser hediye edildi.

Yine Bayraklı Konağın salonunda programın sucusu Muhammed Feyzi İbrahimoğlu ve ekibi tarafından katılımcılara Ney ve Ud ile dini müzik dinletisi sunuldu.
Program sonunda katılımcılara Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfınca hazırlanan geleneksel ikramlarda bulunuldu.

Mehmet Çiftçi: “169. Haftanın ilk konuğu Sayın Valimiz oldu”
Açılış konuşmasını gerçekleştiren, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çiftçi, “Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı’mızca belirli dönemlerde yapılan ve bu sene de 8. Dönem 169 ve 170’nci etkinlik programımızla Cumartesi Sohbetlerimize başlıyoruz. Çiftçi,
"Her hafta ayrı bir konuğu ve konuşmacıyı ağırladığımız etkinliğimizin 169’ncu bölüm ilk konuğu ve konuşmacısı Sayın Valimiz Meftun Dallı oldu.
Hz. Şeyh Şaban-ı Veli Efendimiz’in onlarca veciz sözlerinden birisi de “İnşallah sonumuz, önümüzden daha gür olacaktır” olmuştur. İşte bunun tezahürünün ortaya çıkması davetimizi kırmayarak bizlere şereflendiren ilimizin saygı değer Valisi bugün bu sohbetimizi icra edecekler. Sayın Valimiz başta olmak üzere tüm konuk ve katılımcılarımıza, davetlilerimize, emeği ve katkısı geçen tüm herkese Vakfımız adına çok teşekkür ediyorum. Bu düzenleyeceğimiz ilim, hikmet soframız ve etkinliğimiz, ilimiz, ülkemiz İslam alemi ve bütün insanlık için hayırlı olmasını, hayırlar getirmesini diliyorum” dedi. .

"Kastamonu, tarih boyunca önemli bir merkez olmuştur"
Böyle bir sohbeti geri çevirmenin doğru olmadığını belirten, Vali Meftun Dallı; 'Mehmet Hocam ve Abdurrahman Bey geldiler, 'İlim Hikmet Sofrası Cumartesi sohbetlerini yeniden başlatıyoruz. İlk misafirimiz siz olur musunuz?' dediler. Böyle bir meknda böyle bir teklif gelince geri çevirmek elbette mümkün değildi. Biz de 'hay hay' dedik ve geldik. Öncelikle şunu söylemek gerekir: Kastamonu çok kadim bir kent. Biz gelmeden önce de önemli bir merkezdi. Bizans İmparatorluğu'nun son 300-400 yılına damga vurmuş Komnenos ailesinin de Kastamonu'dan çıkıp İstanbul'a gittiğini biliyorsunuz. Daha sonra Trabzon Rum İmparatorluğu'nu kuran aile de aynı kökene dayanır. Kastamonu, tarih boyunca önemli bir merkez olmuştur. 1071'den sonra Anadolu'nun fethi sürerken 1100'lü yıllarda bölgeye ilk olarak Danişmentliler geliyor. Ardından sırasıyla beylikler geliyor ve Selçuklular burayı tamamen fethediyor. Sonra Çobanoğulları Beyliği dönemi var. Hüsamettin Çoban Bey ve Atabey Gazi Külliyesi hepinizin malûmudur. Kastamonu tamamen Türk yurdu olduktan sonra bir daha düşman ayağı değmemiş, çok şükür bu vasfını hiç kaybetmemiştir' dedi.
Kastamonu’nun turizm potansiyeli ve kültürü hakkında yaklaşık 1 saat konuşan, Vali Meftun Dallı şu sunum ve konuşmasını gerçekleştirdi; Anadolu’nun kalbinde doğayı tarihle ve kültürle buluşturan eşsiz güzellikler diyarı Kastamonu. Kastamonu Turizmi, tarihi, kültürü, güzellikleri ve tüm diğer özellikleri ile gözde ve Kastamonu’ya gelenlerin çok beğendiği ve hayran kaldığı bir şehir. Kastamonu’da, yaklaşık iki buçuk yıldır buradayız. Bize Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Vakfı’ndan etkinlik ile ilgili böyle bir teklif gelince geri çevirmemiz mümkün değildi..
Mehmet Hocam ve Abdurrahman Bey geldiler, “İlim Hikmet Sofrası Cumartesi sohbetlerini yeniden başlatıyoruz, ilk misafirimiz siz olur musunuz?” dediler. Böyle bir mekânda böyle bir daveti geri çevirmek zaten mümkün değildi. Biz de memnuniyetle kabul ettik ve huzurlarınıza geldik. Hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Bu programa, bu güzel mekâna hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Bu sunumumda Kastamonu’nun kültür ve tarih zenginliğinden, turizm potansiyelinden bahsetmek istiyorum.
Kastamonu, gerçekten çok kadim bir şehir. Biz gelmeden çok önce de önemli bir merkezdi. Meşhur Bizans İmparatorluğu’nun son 300-400 yılına damga vuran Komnenos ailesinin kökeninin de Kastamonu olduğunu biliyoruz. İstanbul’a oradan gitmişler. Daha sonra Trabzon Rum İmparatorluğu’nu kuran aile de yine buradan çıkmış. Yani Kastamonu, Türklerin 1071’den sonra Anadolu’ya gelişinden önce de merkezi bir yerleşimdi.
1100’lü yıllarda bu bölgeye ilk Danişmentliler geliyor. Ardından diğer beylikler hüküm sürüyor. Selçuklu’nun tamamen fethetmesiyle bölge Türk-İslam yurdu hâline geliyor. Daha sonra Çobanoğulları var; Hüsameddin Çoban Bey ve Atabey Gazi Külliyesi hepimizin malumu. Kastamonu bu fetihle birlikte bir daha düşman ayağı değmeyen bir belde hâline geliyor, bu vasfını da çok şükür hiç kaybetmiyor.
Kastamonu, Candaroğulları Beyliği döneminde de çok büyük bir kültür merkezi. Bugüne kalan pek çok eser var. Osmanlı döneminde de aynı önemini sürdürmüş. Hem Çanakkale’de hem İstiklal Harbi’nde en çok şehit veren illerden biri olduğunu bilmeyen yok. Nüfusa oranla bakıldığında ise en başlarda geliyor. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle yâd ediyoruz.
Kastamonu tek bir özelliğiyle değil; doğası, kültürü, tarihî yapıları, turizmi, yaylaları, kış sporları, gastronomisi ile çok yönlü bir şehir. Dünyada sadece tek bir tarihî eserle kendini turizmde marka hâline getiren yerler var. Bizde ise o kadar çok eser, o kadar çok değer var ki bazen kıymetinin farkında olunmuyor diye düşünüyorum"

"Ulaşım açısından da son yıllarda çok büyük ilerleme kat edildi. Ilgaz Tüneli’nden çıkan herkes görmüştür: İki büyük tünelle bağlantılar tamamlandığında Ankara–Kastamonu iki saate düşecek. İnebolu yolunda Ulaştırma Bakanımızın “Burası bizim namusumuz” dediğini de ifade edeyim. İnşallah o yol da bittiğinde Ankara–İnebolu sahiline iki buçuk saatte inilmesi mümkün olacak.
Havalimanımız güzel; tabii daha fazla sefer isteriz. İstanbul ve İzmir uçuşlarının artması için çalışıyoruz. Karayolu bağlantılarımız güçlü. İstanbul beş-beş buçuk saat. Kastamonu aynı zamanda çok geniş bir coğrafya: 13 bin km². Dünyadaki bazı ülkelerden daha büyük bir yüzölçümüne sahip. Bunun %72’si orman. Bu da ayrı bir zenginlik.
Pompeipolis Antik Kenti, uluslararası turizme açılacak en büyük potansiyellerimizden biri. Kültür Bakanımızın söylediği “Türkiye’nin ikinci Efes’i olma potansiyeline sahip” sözü boşuna değil. Kazılar neredeyse yıl boyu devam ediyor. Ortaya çıktıkça tüm dünyanın ilgisini çekecek bir değer olduğuna inanıyorum.
Mahmut Bey Camii, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne 2023 yılında girdi. Çivisiz cami oluşu, bindirme tekniği, mimarisi ile çok kıymetli bir eser. Yolu ve çevre düzenlemesini inşallah yakında tamamlayacağız.
Kastamonu’da toplam 2141 tescilli kültür varlığı var. Bu, Türkiye’de çok ender rastlanacak bir yoğunluk. Sivil mimari örneği 1264 konağımız var. 217 dini yapımız, 38 tarihi mescidimiz var. Bunların birçoğunu gezmek, hissetmek gerçekten büyük bir huzur veriyor.
Kastamonu aynı zamanda veliler, âlimler ve maneviyat büyükleri şehri. Başta Hazret-i Pir Şeyh Şa‘bân-ı Velî olmak üzere, Ahmet Siyâhî Hazretleri gibi pek çok büyük zat burayı bir ilim ve irfan merkezi hâline getirmiş. Anadolu’nun dört manevi direğinden biri olarak kabul edilmesi boşuna değildir.
Kanyonlarımız, yaylalarımız, Ilgaz Dağı, Yurduntepe Kayak Merkezi, Horma Kanyonu… Hepsi ayrı birer cevher. Doğasıyla, tarihî dokusuyla, maneviyatıyla Kastamonu, gerçekten Türkiye’nin en özel şehirlerinden biri.
Atabey Gazi Cami, buraya 40 Direkli Camii de diyorlar, Atabey Gazi Külliyesi, bunun özelliği de şu, biz biliyorsunuz bir şehri fethettiğimizde orada sembolik olarak bir kiliseyi, şehrin önde gelen kilisesini ne yapmışız? Özellikle o fethiyle Cuma günlerine denk getirmeye çalışmıştık zaten. Şehre girdiğimizde bunu bir fethin sembolü olarak kiliseyi camiye çevirmişiz. O camilerde genellikle hutbelere, hocalarımız ne yapılır? Kılıçla çıkıyorlar. Ayasofya'da bunlardan bir tanesidir. Kastamonu'da da Atabey Gazi Külliyesi dediğimiz, bu 40 Direkli Camii de dediğimiz camimizde hutbelere, Cuma günleri hocalarımız hala kılıçla çıkmaya devam ediyorlar.
Özellikle Araç Bölge'mizde yaylalarımız. Yazlara bir iki katın görülmeye değer yerler. Başta da söylediğim gibi, Kastamonu Türkiye'nin en yeşil ilerinden birisi. Kastamonu’nun %70-%73'ü orman. Bunu da çok ciddi bir kısmı endüstriyel anlamda da kıymetli bir orman. Ilgaz Dağımızda, kış turizmi anlamında çok güzel tesislerimiz var. Yurdun Tepe Kayak Merkezimiz var. 5 kilometreden fazla bir pistimiz, 6 kilometreye yakın pistimiz var. Telesiyej tesisimiz gayet modern ve yeni bir tesis. Hizmet konumuna geçti tesislerimizde hiç sıkıntı yok. Ilgaz Dağımız, dört mevsim güzel bir yer. Kastamonu 4 mevsimi de dolu dolu yaşanan bir memleket. Kar yağışı bol olan, denizi, tarihi, doğası, İnanç Turizmi olan bir yer. Kastamonu’ya 4 mevsimi de ayrı bir güzellik sunuyor. Yine Ilgaz dağımız ve çevresi de insanlara dört mevsimi gerçekten böyle müthiş güzellikler sunan bir coğrafya. İlkbahar ayı ayrı güzel, Ilgaz’da yaz ayında serinliği ayrı güzel, oraya gittiğiniz zaman hakikaten bir gece geçirmek ömre ömür katıyor. Sonbaharı da dayanılmaz güzellik bence. Kışın dediğiniz gibi zaten kayak tesislerimiz var.
İlimizin ve ülkemizin göz bebeği Pınarbaşı-Horma, Valla Kanyonumuz var. Pıanrbaşı en çok turist çeken bir ilçemiz. Yürüyüş yolları ile, doğası ve bulunmaz özellikteki Kanyon ve mağaraları ile gelenleri büyüleyen özelliklere sahip yerlerimiz çoğunlukta.
İlimize gelen bazı üst düzey konuklarımız da bize söylüyorlar, bunlardan birisi de Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat bey, ben dünyada o kadar çok yere gittim ama bu kadar beni etkileyen çok az yer gördüm. Burası Kastamonu Türkiye değil, burası dünya çapında bir turistik destinasyon olması gereken bir yer. Ben buranın tanıtımı için elimden gelen her şeyi yapacağım dedi ve sağ olsun epey de katkısı oldu. Çektiğimiz kısa uzun yarım saatlik videomuz vardı, Bu videolar Türk Hava Yolları'nın seferlerinde, uçaklarda epey bir süre yayınlandı. Kastamonu'ya sosyal medyalarında uzun süre çok büyük yer ayırdılar ve bu tanıtımların kış turizminize özellikle büyük katkısı olduğuna inanıyorum. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Azdavay’da da kanyonumuz ve seyir terasımız var. Araç’da doğa harikası yaylalarımız var. 170 kilometre civarında bir sahilimiz var. Karadeniz bölgesinin en büyük sahili arasında. Çok sayıda plajımız var. Doğal güzellik alanında tartışmasız yerlerimiz çok fazla. Cide de Gideros Koyumuz var. Kastamonu’da görülmeye değer yerleri sadece seyretmek bile yeter.
İlimizde çok kıymetli konaklarımız var, Sivil mimari eserlerimiz. Bu konaklar da Kastamonu’ya ayrı bir güzellik katıyor. Azdavay ve Pınarbaşı ilçelerimizde rengarenk özel yöresel kıyafetlerimiz var. İlimiz el sanatları bakımından da çok farklı. Tosya ve diğer bazı ilçelerimizde el sanatları büyük önem taşıyor. Özellikle ahşap oyma, taş baskı, dokuma, Tosya başta olmak üzere bıçakçılık en önemli el sanatlarımızdan. Burada bizi üzen tabi ustalarımız ne zaman sorsak çırak yetiştirebiliyor musun ustam diye boyunlarını büküp ne gezer efendim gelip de bunları nasıl yapıldığını şöyle bir yarım saat, bir saat dinlemeye bile tahammül edecek kimseyi bulamıyoruz. Nerede kaldı ki bir yıl, iki yıl burada emek sarf edip de bunu öğrensin. Çırak bulamamaktan hepsi şikâyetçi. Tabi bu sadece Kastamonu’nun değil bütün her yerin sorunu. Maalesef bu sanatlarımız yavaş yavaş bir kısmı unutulup gitme tehlikesiyle yüz yüze. Buna da umarım bir çözüm bulmak mümkün olur.
Coğrafi işaretli ürünlerimiz var. Mutfak ürünleri, yemek ürünleri diğerleri de diğer ürünler olmak üzere. 37 Coğrafi işaretli ürünümüz var. Kadın kooperatiflerimiz var. Kooperatiflerimizde gayet güzel ürünler üretiyorlar. Kooperatifleşmemiz de iyi durumda. Bu ürünler için güzel bir satış yeri projesini Tarım ve Orman Bakanımız İbrahim Yumaklı bey ile birlikte hazırlıyoruz..
Kastamonu deyince en başta akla gelen coğrafi işaretli ürünümüz sarımsak geliyor. Taşköprü ilçemizde ağırlıklı olmak üzere Kastamonu'nun en önemli tarımsal ürünlerinden bir tanesini n başında sarımsak geliyor.
Türkiye'nin sayılı yazma eser kütüphanelerinden birisi de Kastamonu’da pek çok kıymetli eserimiz var. Kastamonu aynı zamanda basın tarihi açısından da çok önemli bir yer. Anadolu'da gazetelerin ilk çıkmaya başladığı yerlerden bir tanesi.
Kastamonu'da pek çok müzemiz var. Kastamonu kent müzemiz, Taşköprü kent müzemiz, yine orada gene bir kent müzemiz daha var. Bunlar şehrin tanıtımı açısından çok önemli. Dışarıdan gelen insanlarımız buraları gezip oradaki arkadaşlarımızı dinlediklerinde şöyle genel bir fikir sahibi oluyorlar ve ondan sonra buraları gidip görmeleri, tanımaları çok daha kolay hale geliyor. Kent müzeleri açısından gayet faydalı yerler. Arkeoloji müzemiz var yine, çok kıymetli eserler var orada"

"Cumhuriyet Öncesi döneminden kalma tarihi binamız var. Kastamonu bildiğiniz gibi istiklal savaşımıza çok büyük katkılar vermiş bir yer. Savaşa gönderdiği evlatlarının ötesinde Anadolu üzerinden, Karadeniz üzerinden gelen bütün insan, silah, mühimmat ne varsa İnebolu Limanı'na gelmiş. İnebolu’dan Kağnlılarla, at, eşeksırtında, insan sırtında bütün o zor coğrafya aşılarak Kastamonu, Ilgaz’dan Çankırı ve Ankara'ya, Polatlı ve Cepheye kadar bu istiklal yolu üzerinden taşınmış. Bu çok zor coğrafyaya rağmen bunları taşımak çok zor. Ama o yıllarda bu şekilde zor olanlar başarılmış ve başarı ile zafer ile de sonuçlanmıştır. Biz arabayla bu coğrafyadan gidiyoruz, oradan geliyoruz. Gördüğümüz zaman benim içimde her seferinde böyle inanılmaz minnet duyguları uyanıyor o insanlara karşı. Bunun yazı yok, kışı yok. İki yıl, iki buçuk yıl boyunca dediği bu faaliyet fasılasız devam etmiş. Bu nasıl büyük bir fedakârlıktır yani? Hepsine Allah rahmet eylesin, hepsinin mekanları cennet olsun. Ne kadar büyük minnet duysak azdır. Atatürk'te biliyorsunuz gözüm Sakarya da Dumlupınar da kulağım İnebolu’da demişti. Savaş bittikten sonra da buraya bir şey yapalım yani o kadar büyük fedakârlıklar yaptılar demiştir.
Hem Çanakkale'de hem İstiklal Savaşı'nda Kastamonuluların fedakârlığını bilmeyen yok. Nüfusa oranla en çok şehit veren illerden biridir Kastamonu. Hepsini rahmetle anıyoruz. Kastamonu sadece bir konuda değil; doğa, kültür, tarih, yaz, kış, turistik anlamda çok değerli bir şehir. Dünyada yalnızca bir veya iki tarihi eseri sayesinde marka haline gelmiş yerler var. Bizde ise o kadar çok kıymetli unsur var ki bazen bu zenginliğin kıymeti yeterince bilinemiyor mu diye düşünüyorum. Ankara yolundan gelirken Ilgaz Tüneli'nden çıktığınızda önünüzde iki tünelin daha olduğunu görmüşsünüzdür. Bu yol Kuzey Çevre Yolu'na bağlanacak. Tamamlandığında Ankara-Kastamonu arası net iki saat olacak. Kastamonu-İnebolu yolu için de Ulaştırma Bakanımız 'bu yol bizim namusumuz' dedi. İnşallah tamamlanacak. O yol bittiğinde Ankara-İnebolu arası iki buçuk saate inecek. Daha fazla sefer olsun isteriz; İzmir seferlerini, İstanbul'da daha düzenli uçuşları hep birlikte arzu ediyoruz. Bunun için çalışıyoruz. Elbette sorunlar bitmez, insan her zaman daha iyisini ister. Ama yapılanları görmezden gelmek haksızlık olur. Kastamonu 13 bin kilometrekarelik geniş bir coğrafya. Pek çok ülkeden büyük. Bunun yüzde 72'si orman.(Pompeiopolis, Mahmut Bey Camii, İsmail Bey Külliyesi, sivil mimari örnekleri, anıt ağaçlar, tarihi mescitler vb. bölümleri konuşma akışına uygun şekilde aynı tonda düzenlenmiş halde. Kısacası, Kastamonu tarihî, kültürel ve manevi anlamda çok zengin bir şehir. Bulunduğumuz bu mekân da bunun en önemli örneklerinden biri. Hazreti Pir Şeyh Şaban-ı Veli, bu şehrin ruhunu mayalayan, kültürünü şekillendiren en büyük şahsiyetlerden biridir. Sadece Anadolu'da değil, Kuzey Afrika'dan İran coğrafyasına kadar tesiri olan büyük bir lim, büyük bir mürşittir. Bugün hl dünyanın çeşitli yerlerinden insanlar Kastamonu'ya gelip Hazreti Pir'i ziyaret ediyor. Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Hacı Bayram Veli ile birlikte Anadolu'nun manevi direklerinden biri olarak anılması boşuna değildir.
TRS 2 bölgesi, Sinop, Kastamonu, Çankırı'yı içine alan bir bölge. KUZKA adıyla Kuzey Anadolu kalkınma Ajansımızın da bölgesi bu. Bu alanda Turizm Master Planı çalışması tamamlandı.
Uluslararası Turizm tanıtımlarımız geçtiğimiz yıllarda da devam etti. Arkadaşlarımız özellikle Arap ve Körfez ülkelerine bizzat giderek oralarda gelen Türk Hava Yollarımızın da çok büyük destekleriyle Dışişleri Bakanlarımızın oradaki ilgililerle birlikte bu çalışmalarını sürdürdüler. Bundan sonra da inşallah aynı şekilde devam edeceğiz.
Kastamonu olarak buradaki nüfusumuzun dışarıda en az iki katı nüfusumuz olduğunu hepimiz biliyoruz. İstanbul'a gittiğimde de başka yerlerde de oradaki yaşayanlara hep diyorum ki bak 3 şey istiyoruz sizden.
Birincisi, belki şu anki mevcut şartları itibariyle çok kârlı gözükmüyorsa bile lütfen konunuzla ilgili Kastamonu'ya bir yatırım yapın. Buraya bir kaynak ayırın. Biraz fedakarlık gösterin.
Gelin Kastamonu'nda yeni kurulan OSB'lerimiz var. Özellikle İhsangazi Araç Bölgesi'nde yeni yapılacak bölgelerimiz. Devrekani Tarıma Dayalı İhtisas Besi Organize Sanayi Bölgemiz bitmek üzere. Taşköprü'de, Tosya'da, Seydiler'de ve ayrıca Merkez Organize Sanayi Bölgelerimiz var. Biz her türlü kolaylıklar size sahip olalım. Turizmin en önemli ayaklarının bir tanesini biliyorsunuz, konaklama.
Konaklama ve yemek içme. Bu ikisi olmadan, ağzınızla kuş tutsanız. Bu kadar değer, kıymet turistik yer anlamda başka nerede var? İstanbul'da vardır. Belki onun gibi birkaç yerde vardır. Kastamonu bu konuda en zengin yerlerden birisi. Ama turizm anlamında yetenekli noktada şu an itibariyle memnun değiliz. En büyük eksiklerimizden bir tanesi kesinlikle bu dediğim konaklama ve yemek içme sorununun hallolması, halledilmesi gerekiyor. Bu çok açık. Gelin bu konularda yatırım yapın. Kastamonu’ya katkınız olsun diyorum.
Diğer birisi, emekli olduktan sonra diyorum veya İstanbul'da işiniz bittiyse daha hızlıca bu şehrin kahrını çekmenize gerek yok. Kastamonu gibi harika bir memleketiniz var. Gelin buraya yerleşin, burada yaşamaya başlayın. Bunları söylüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla biliyorsunuz 19 ilçemizin hepsine doğalgaz ne oldu? Bitmek üzere Ağlı Taşköprü kaldı. Şimdi Kastamonu’ya geldiğinizde bütün ilçelerimizde artık doğalgaz da var. Gelin diyorum Kastamonu'ya yerleşin. Çünkü Kastamonu'nun nüfusa ihtiyacı var. Bakın arkadaşlar, bunu her ortamda konuşuyoruz ama Türkiye genelinde de geçen hafta Cumhurbaşkanımız söyledi.
İfadeyi yanlış söylemek istemiyorum ama nüfus doğum oranımız 1.5'ün altına düşmüş vaziyette Türkiye'de bu intihar. Genelde bu bir beka meselesi haline geldi. Kastamonu'da doğum oranı biliyor musunuz? 1.2 yani bu tükenmek gibi bir şey.Onun için Kastamonu'nun nüfusa ihtiyacı var. Bunu da inşallah bu OSB'ler, yeni yapılacak yatırımlarla dışarıdan bir iş gücü girişiyle ancak dengelemek veya tersine çevirebilmek mümkün. Normal kendi elimizle çok kolay bir şey olacak gibi görünmüyor.
Üçüncüsü de diyorum, senede bir kere çocuklarınızı turlar şeklinde olabilir veya kendinizi arabanıza bindirip getirip Kastamonu'yu şu dede ata topraklarına bir getirin de çocuklarınız bir Kastamonu'yu, Kastamonu'nun güzelliklerini, tarihini, kültürünü yaşayarak, bizzat kendileri müşahede ederek görsünler., bu üç konuda Kastamonu için desteklerinizi ve katkılarınızı esirgemeyin. Bu sizin ve Kastamonu’nun geleceği için çok önemli.
Ben bu konuda fikri olan, önerisi olan, birlikte şöyle çalışalım diyen herkese kapımızın her zaman açık olduğunu da bir kere daha söylemek istiyorum. Kastamonu'ya emeğin katkısı olan herkesten bir kere daha Allah razı olsun diyorum. İnşallah önümüzdeki yıllarda bu güzel şehrimizin turistik anlamda da potansiyelini en iyi şekilde değerlendirerek olması gereken yere ulaşacağına da inancım kesinlikle tam. Kastamonu için yapılması gerekenler belli, yol haritamız belli. İnşallah bu yeni yatırımlarla, yapılacak yeni proje ve çalışmalarla Kastamonu en iyi konuma gelecek.
Kastamonu için güncel projelerimiz arasında, TR82 Bölgesi Turizm Master Planı, UNESCO Güney Karadeniz Jeoparkı Projesi, Pompeipolis Restorasyon Projesi veUluslararası Turizm Tanıtımları yer alıyor.
Kastamonu için yapılması gerekenlerden bazıları da, Konaklama altyapısını güçlendirmek, Mahalle ve sokak restorasyonları, Tarihî yapıların restorasyonları, Kültür rotaları oluşturmak, Doğa rotaları oluşturmak, Deniz turizmini güçlendirmek, Şeyh Şa’bân-ı Veli, İstiklal Yolu gibi konularda diziler ve sinema filmleri yapmak, Potansiyel bulunan konularda müze çeşitliliğini artırmak (Hatmüzesi, edebiyat müzesi, basın müzesi vs.), Kastamonu’da bulunmuş önemli kimselerle ilgili faaliyetler (Mehmet Akif Ersoy gibi), Kültür, edebiyat, sanat haftaları, çok daha güçlü tanıtımdır.
İnşallah Kastamonu'da aynı noktalarda, hizmet ve çalışma noktasında bir ve beraber olmayı görmeyi Allah hepimize nasip etsin diyorum sizleri en içten saygı ve sevgilerime selamlıyorum. Allah'a emanet olun.”





