TV366 ekranlarında yayınlanan İrfan Salcı ile Seçim Özel’in bugün saat 20:00'da yayınlanan bölümünün konuğu; 28. dönemde aday olmayacağını açıklayan Ak Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü oldu.
“Yapılanlar AK Parti’nin İcraatlarıdır”
Köylü, milletvekilliğinin ömür boyu yapılabilecek bir iş olmadığını ve belli bir süre sonra görevi bırakmanın doğru olduğunu belirtti. Programda yaptığı konuşmada, yapılan icraatların sadece milletvekillerinin değil, AK Parti hükümetinin çabaları ve isteği sonucunda gerçekleştirildiğini vurgulayan Köylü, kendisinin de Kastamonu için birçok önemli çalışmaya imza attığını söyledi.
Kastamonu'da gerçekleştirilen çalışmalarla ilgili açıklama yapan Köylü, "O dönemde yapılan faydalı ve ihtiyaç olan çalışmaların başında Doğalgaz var. O zaman ki 3 AK Parti milletvekili olan biz, BOTAŞ ile özel olarak görüşerek ilimize doğalgazı kazandırdık. Bir diğer önemli çalışma da Ilgaz Tünelidir. Şimdi ki milletvekili adayı arkadaşlara; biz 40 dakikada geçerdik, siz 3 dakikada gideceksiniz diye latife ediyorum" dedi.
"Ilgaz tüneli Akdeniz'e inecek bir uzantıdır"
Köylü, Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ederek, "Bu tünel sadece Kastamonu'yu Çankırıya bağlamak için değil aslında İnebolu yolu, İnebolu limanı ve Kastamonu duble yollarıyla, Kırıkkaleden devam ederek Akdeniz'e inecek bir uzantıdır. Bu sıradan iki ilin birbirine bağlandığı, ilimizi Ankara'ya bağlayan bir yol olarak değerlendirmemeli" şeklinde konuştu.
Köylü, "Havaalanı Kastamonu'ya yapılan en önemli yatırımlardan bir diğeridir. Yine hastanemiz de çok önemlidir, başka ilçelerimize de yapıldı ve neredeyse hastane olmayan yer kalmadı. Adliye binasının yapılması da önemli bir yatırımdır, barajlarımız var, organize sanayiler tamamlandı şimdi yenisine geçiyoruz. Devrekanide ihaleye çıkmak üzere bulunan havacılık organize sanayi var " diye ekledi.
Köylü, Türkiye'nin en modern spor salonlarından birinin dönemi içerisinde inşası tamamlanan Merkez Spor salonu olduğunu belirtti. Yurt dışına gittiğinde 4-5 bin kişilik seyirci kapasiteli spor salonları olduğunu gördüğünü ve bunun Türkiye'de de olması gerektiğini söyledi. Hentbol için özellikle söylediğini belirten Köylü, yurtdışında 4.500 biletli seyircilere sahip spor salonlarının olduğunu gördüğünü, o dönemde gıpta ettiklerini ifade etti.
"Kadın Hentbol takımı Şampiyonlar ligine gidemeyecekti"
Kastamonu'nun en modern spor salonlarından birinin Merkez Spor Salonu olduğunu ve o dönemde 'Kadın Hentbol Takımı'nın Şampiyonlar Ligi'ne uygun stad bulunmadığı için, katılamama riskinin olduğunu hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla gereğini yerine getirdiklerini belirten Köylü; köy yollarının da önemli olduğunu son yıllarda önemli ölçüde köy yollarına yatırım yapıldığını vurguladı.
Köylü, Kastamonu'ya ve ilçelere doğalgazın gelmesi, Ilgaz Tüneli ve Kastamonu Havaalanı gibi önemli yatırımların yapılmasında rol aldıklarını belirtti. Köylü, son yıllarda önemli yatırımların yapıldığı köy yollarının da önemine dikkat çekti. Köylü, Kastamonu'nun en çok köy yoluna sahip illerden biri olduğunun altını çizerek, Özel İdare'nin yapısı ve yolların nasıl olması gerektiği konusunda alınan kararlarla birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla gereken çalışmaları yaptıklarını belirtti.
"Siyasete girilir ama çıkılmaz”
28. Dönemde aday olmamasıyla ilgili olarak Köylü, Süleyman Demirel'in "Siyasete girilir ama çıkılmaz" sözünü hatırlattı. Köylü'nün konuya ilişkin sözleri şu şekilde oldu:
"Siyasetin çeşitli yolları vardır. Bir yerde, bir şekilde yine bu memlekete hizmet etmek için; kendi memleketimize ülkemize hizmet etmek için bir takım çalışmaların içinde olacağız inşallah. Hemen bitti artık emekli olup köşeye çekilip, kimse bana karışmasın ben kimseye karışmayayım; kimseye faydamız dokunmasın demeyeceğiz. Bize bir görev düşerse onu yapacağız."
"Muhalefet bize çalışıyor"
Şeçimlere az bir süre kala seçmenin partisine olan ilgisinin arttığını söyleyen Köylü, muhalefet partilerinin ise Türkiye'nin ilerlemesi yerine sadece yıkım söylemleriyle hareket ettiklerini belirtti.
Köylü, seçmenin AK Parti'ye yaklaşımı hakkında şunları söyledi: "Bizim gördüğümüz kadarıyla seçmen, karşımızdakileri gördükçe, anladıkça Cumhur İttifakı'na daha çok yaklaşıyor. Seçim günü yaklaştıkça seçmen oyunu Cumhur İttifakı'na ve AK Parti'ye vermeye yöneliyor; gerçeği söylemek gerekirse muhalefet bize çalışıyor. Her gün onların sözlerini görüyoruz, bu memleket için ne yapacaklarını söylemiyorlar fakat neyi yıkacaklarını neyi durduracaklarını söylüyorlar."
"Cumhurbaşkanımız yüzde 54 ile tekrar seçilecek"
Seçim sonuçları için tahminde bulunan Köylü, Kastamonu'da oylarının yüzde 60'ın üzerinde olacağını ve Cumhurbaşkanlığı seçimi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yüzde 4 farkla tekrar seçileceğini düşündüğünü ifade etti.
"Saymakla bitmeyecek kadar yatırım yaptık"
Köylü açıklamasında Türkiye'nin son yıllarda yaptığı yatırımları savunarak, özellikle savunma sanayinde yapılan yatırımların dünya genelinde örnek gösterilecek nitelikte olduğunu belirtti. Köylü, kimseyle düşmanlık içinde olmadıklarını ve herkesle iyi ilişkiler sürdürmeyi amaçladıklarını vurguladı. Yatırımlar arasında uzay araçları, uçaklar, helikopterler, tanklar, obüsler, gemiler, insansız hava araçları ve insansız savaş uçağı gibi savunma araçları yer aldığına dikkat çekti. Bunun yanı sıra köprüler, tüneller, kanallar, alt ve üst geçitler, deniz altı geçitleri ve doğal gaz ve petrol yatırımlarının da yapıldığını söyledi. Köylü, Türkiye'nin AK parti hükümeti süresince saymakla bitmeyecek kadar çok yatırım yaptığını belirterek, bunların ülkenin gelişmesinde önemli rol oynadığını, en önemlilerinden birinin nükleer santral olduğunu vurguladı. Köylü nükleer santrale karşı çıkan Avrupalı ülkelerin kendilerinin de tekrar aktif olarak kullandıklarını belirtti. Köylü; "Bu kadar yatırım yaptık, bu kadar daha da yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Sözlerine seçmenin bu kadar yatırım yapan partiyi göreceğini düşündüğünü belirterek devam eden Köylü; bunun da ötesinde şimdi daha ciddi bir konuya gelerek bunun ötesinde 2 fikir çarpışıyor burada. Bir tanesi tek vatan, tek bayrak, tek millet, tek devlet. Vatanın, milletin, devletin bekası, bir tarafta cumhur ittifakı'nda, diğer tarafta da bunu ertelemeye dönük ne gerekirse onlar var," dedi.
"3 aylık bebeği katlettiler"
Köylü'nün, AK parti döneminde terörle mücadelede ilerleme kaydedildiğini belirttiği ve geçmişten bugüne yaşanan süreçleri değerlendirdiği sözleri şu şekilde oldu:
"3 aylık bebeği katlettiler ve ben bu bebeği gözlerimle gördüm, başına kurşun sıkmışlardı. Hayvanlara kurşun ziyan olmasın diye karınlarını bıçakla deşmişlerdi. Bu sadece benim gördüklerimden bir örnek. Şimdi bunları yapan insanlar hakkında diyorlar ki, bunlar niye içeride? Boşuna içeride değiller, bu kadar katliamı yapan; 40 bin kişiyi öldüren o örgütlerdi ve şimdi sayısı belli değil. Birisi çıkıyor efendim diyor; biz Kürtlerin hakkını savunuyoruz. Ölen 40 bin kişi olduysa zaten bunun 30 bini Kürt. Madem haklarını savunuyorsun neden onları öldürüyorsun o zaman? Şimdi bunları bırakacağız diyorlar.Biz terörle mücadele ediyoruz. Yurt dışındaki terörü önlemeden terörü bitirmenin bir manası yok, bitiremezsin, Dışarıdan devamlı geliyorsa bitiremezsin. Kuzey Irak'a girdik. Oradaki bölgeyi temizlemeye başladık, azalttık gittik. Suriye'de Kürt devleti kuracak gerçi Kürt devleti demek doğru değil, bir terör devleti; birilerinin işine gelen bir terör devleti Türkiye'ye çok büyük zarar vermesi düşünülen bir terör devleti kuracaklardı, ona engel olduk. Bir kısmı kaldı orada ona da gereğini yapacaksın, zaman gelecek.
Bu kadar uğraşırken, neden Suriye'ye asker gönderiyoruz? Neden Irak'a asker gönderdik? Azerbaycan'a sessiz kalabilirler ve tepki gösterirler diye mi? Biz, asker gönderip bunları yok etmeye çalışırken, diğer taraftan insanlar tüm düşüncelerini açıkça ortaya koyuyorlar. "Suriye'nin kuzeyindeki gibi İran'ın kuzeyindeki gibi bir yaklaşım istiyoruz." diyorlar ve bir gün Kürdistan'ın da orada kurulacağını açıkça ifade ediyorlar. Kılıçdaroğlu çıkıp, "Yerel yönetimler özel şartlarını kabul ediyoruz." diyor. Bugün federasyon düşüncesi var, belediyeler belediyelere bırakılacak. Kendi polisini, askerini kuracak ve kendi vergisini toplayacaklar. Kuzey Irak'taki gibi yapacaklar ve bunun bölücülükle bir ilgisi olmadığını söylüyorlar. Peki bu millet aptal mı? Ne kadar savaştık? Çanakkale Savaşları'ndan İstiklal Savaşı'na kadar. Batı'da, güney'de, her tarafta yıllarca vatanı korumak için savaştık. Birileri gelecek ve "Siz boşuna kurmuşsunuz, biz gereğini yapıyoruz." diyecekler. Millet de onlara oy verecek öyle mi?"
"HDP ile beraber yürümedik"
Köylü çözüm sürecinde terör örgütünün silah bırakması için çabaladıklarını ancak HDP ile bir süreç yürütmediklerini, beraber yürümediklerini söyledi. Köylü sözlerine şu ifadeleri ekledi:
"Çözüm sürecini bölgedeki insanları kazanmak için yaptık. Terör örgütü silah bırakacak, çekilecekti ama yapmadı. Biz buna imkan tanıdık, kimisi beğenir, kimisi beğenmez ama terör örgütü bunu yapmadı ama biz o zaman insanların güvenini kazandık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenini o insanlara karşı kazandık ve insanlar bunu söyledi. Bizde olsa belki bizde bile sıkıntı yaratır. Günlerce aylarca insanlar dışarı çıkmadı. Evden bu halde operasyonlarında niye çıkmadı? Dediler ki temizleyin bunları yeter ki biz içeride duralım kanalım ama siz bunları temizleyin. Biz biz mani olmayalım. Bölgenin insanının kati ekseriyetle Türkiye'den bölünme falan istemiyor."
"Suç teşkil edecek şeyler değil bunlar"
17-25 Aralık sürecinde Komisyon Başkanı olarak görev alan Hakkı Köylü, süreci savcı titizliğiyle yürüttüklerini ve yargılamayı ceza muhakemesi kanunu hükümlerine uygulayarak yaptıklarını ifade etti. Köylü, dosyaların içerisinde delil olarak sunulan belgelerin yüce divana sunulması halinde kimsenin ceza almayacağını, "suç teşkil edecek şeyler değil bunlar" diye aktarırken belgelerin yasadışı yollarla elde edildiğini belirtti.
"Bugünün Şerife Bacı'sının görevi memlekete hizmet etmektir"
Partiler kendilerine göre kendi partisine uygun olabilecek çalışmasından istifade edilebilecek kişileri kendii kriterlerine göre belirlerler. Ak parti'de kendi kriterlerine göre 3 tane aday belirlemiştir. Bu aday şöyle bu aday böyle demenin de bir manası yoktur. Madem ki parti bu adayları belirlemiştir ve bunların da milletvekilliğine engel bir durumu da yoktur o halde herhangi bir şey söyleyerek ileri gitmek doğru değildir.
Cumhuriyet kurulduğundan bu tarafı seçimler yapılıyor, o dönemlerde bir kadın milletvekilimiz olmuş onun dışında Kastamonu'dan hiç kadın milletvekilimiz olmadı sözleriyle kadın milletvekilinin bulunmasının altını çizen Köylü, bu dönem beni en çok sevindiren bu işe hakikaten layıkıyla yakışan bir kadın milletvekilimizin olması dedi. Köylü Ak Parti'nin Kastamonu Milletvekili aday listesinde kadın aday bulunmasıyla ilgili sözlerine şu şekilde devam etti:
Şerife bacı dan sık sık bahsederiz, kahramanlıklarından bahsederiz, vatan sevgisinden, millet sevgisinden bahsederiz. Vatan ve millet sevgisi bugün içinde geçerlidir ama o zaman onun görevi oydu. Mermi taşımakta; cephane taşımakta kendini feda etti Ama bugünkü Şerife Bacıların görevi de memleketine, milletine bu şekilde hizmet etmektir. Kendisini; Serap Ekmekci'yi günümüzün Şerife Bacısı olarak değerlendiriyorum, onun için onun özel olarak bir yeri var. Diğer arkadaşlar burada gerçekten değerli arkadaşlarımızdır. Memleketimizden seçildikleri zaman Kastamonu'ya çok hizmetleri olacaktır inşallah."
"İKİ CİNSİYET VARDIR"
Köylü'nün Türkiye'nin İstanbul sözleşmesi'nden ayrılmasına ilişkin ifadeleri şöyle:
"Mesela mecliste bizim zamanımızda yeni kurulan kadın hak eşitliği komisyonu var, kadınlarla ilgili bir genel müdürlük var. Çocuk Koruma Kanunu var. O kanunda çocukların nasıl korunacağı ailenin korunması için birçok hükümler burada var. Yani bizim şimdi temelimiz çocukları, kadınları aileye koymak. Bunların hepsi burada var. İstanbul sözleşmesinde LGBTİ'leri diğer insanlar derecesinde aynı haklara sahip sayılır, cinsiyetsiz diye bir şey vardı. Örneğin Ceza Kanunu yaparken; ayrımcılık diye bir şey vardı. Mezhep, ırk, felsefi inanç gibi konularda insanlar ayrımcılığa tabi tutulamaz. Biz bunların zaten karşılığında cezaları da var. O zaman muhalefet dedi ki cinsel yönelim de olmalı. Biz 2 cinsiyette insan var dedik. Birisi kadın birisi erkek. Ara cins bir insan diye bir şey yok. Adalet komisyonunda bu o kadar ileri gitti ki Avrupa'da bazı yerlerde 2 erkeğin birbiriyle evlenmesine resmi olarak izin veriliyor. Şimdi biz bu sözleşmeyle devam edelim. Yarın Avrupa birliği'ne girsek kabul edeceksin dediler, kanununa bunu koyacaksın derler ya bu konuda indirecek bir şey değil. Yani cinsel yönden birtakım sapıklıklara, bizim ne dinimize, ne örf adetimize de ne kültürümüze uymayan şeyleri kabul etmek zorunda kalacağız. Bu konuda bize baskı yapılacaktı biz de dedik ki aile bizim için kutsaldır ve aileyi korumak zorundayız. Onun için bu sapkınlıkları aileden uzak tutacağız. Bunu kabul edip devam etmektense sözleşmeden ayrıldık. Zaten gereken tedbirleri anasayada almışız. Adalet komisyonu'nda bir kanun hükmünü görüşürken. adını da vermeyeyim namus saikiyle işlenen suçlarda haksız tahrik olmasın dediler. Dedim ki, bakın namus korunması gereken bir değerdir. Mahkemede hakim yemin ettirirken namusun ve şerefin üzerine yemin eder misin diye sorar. O halde namus insanları çok önemli bir değeridir. Bu değer ayaklar altına alındığı zaman insan buna tepki gösterir.
"BİZE BİR 5 SENE DAHA LAZIM"
Hakkı Köylü, yaşanan ekonomik sıkıntılara ilişkin yaptığı açıklamalarda, "Nereden nereye geldik, nerden nereye derken artık devletten yardım gelmeyen insan yok" dedi. Köylü, hasta babasına bakanlara para verildiğini belirtirken, "Gerçekten Türkiye bu hükümetin zamanındaki kadar hiçbir zaman ileri gitmemiştir ama diyorlar ki, efendim işte pahalılık var. Evet, doğru pahalılık var ama bütün dünyada bu pahalılık var. Bu geçici. Biz bunun içinden kesinlikle çıkacağız, bitireceğiz" ifadelerini kullandı.
Köylü, hükümetin Cumhur İttifakı ile birlikte tekrar iktidara gelmesi halinde gerekenleri yapacaklarını söyleyerek, "Belki de bize 5 sene daha lazım ki bir 5 sene sonra dünya artık diyecek ki bu Türkiye ile uğraşmayalım. O bizimle uğraşanlar var ya. Evet, bunlarla uğraşmayalım, bunlar başımıza bela olabilir diyecek" şeklinde konuştu.
(Serkan KEBECİOĞLU)
