Açıklamayı Hak-İş Kastamonu İl Başkanı Mustafa Çağlı yaptı.
Çağlı, açıklamasında, “Hak-İş Konfederasyonu olarak dünyanın neresinde olursa olsun şiddetin ve zulmün karşısındayız” dedi.
“Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanında zulme, işgale, ayrımcılığa ve her türden şiddete maruz bırakılan masumların sesi olmak için kadın–erkek hep birlikte buradayız” ifadelerini kullanan Çağlı, şiddetin fiziksel, cinsel, psikolojik, dijital ve ekonomik boyutlarıyla hayatın her alanında görüldüğünü vurguladı.
Çağlı, özellikle savaş ve çatışma bölgelerinde kadına yönelik şiddetin en ağır boyutlarına tanık olunduğunu belirterek, Filistin/Gazze, Doğu Türkistan, Sudan, Yemen, Lübnan ve Myanmar gibi bölgelerde kadın ve çocukların en ağır bedeli ödediğini söyledi. Hak-İş olarak uluslararası kuruluşlara, kadınların güvenliği ve sivillerin korunması konusunda acil sorumluluk alma çağrısı yaptı.
Konfederasyon olarak çalışma hayatında kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesine yönelik önerilerini de sıralayan Çağlı şunları belirtti:
• Sendikal örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması,
• ILO C190 sözleşmesinin onaylanması ve toplu iş sözleşmelerine uyarlanması,
• İş yerlerinde “Şiddete Sıfır Tolerans Politikası” uygulanması,
• Kadın ve aile dostu iş yerlerinin teşvik edilmesi,
• Eşit işe eşit ücret uygulamalarının denetlenmesi,
• Şiddete maruz kalan çalışanlara hukuki, psikolojik ve sosyal destek sağlanması,
• Dijital platformlarda kadınları hedef alan şiddet içeriklerinin denetlenmesi.
Çağlı, “Yarım asırlık mücadelemizle Hak-İş, birlik, mücadele ve dayanışmanın savunucusu olmayı sürdürüyor. Kadın cinayetlerine kurban giden tüm kadınlara rahmet diliyor, ailelerine sabır temenni ediyoruz” dedi.
Hak-İş, kadın ve erkek emekçileri “Emekçilerin Güvenli Limanı” çatısı altında dayanışmaya davet ederek, şiddetin her türlüsüyle mücadeleye kararlılıkla devam edeceğini vurguladı.
Batı Karadeniz Şube Kadın Komitesi Başkanı Zühre Çemekoğlu, yaptığı açıklamada, “Kadına yönelik şiddet yalnızca bir suç değil; insanlık onuruna, yaşam hakkına ve toplumsal vicdana yönelen en ağır ihlaldir. Bugün burada Hak-İş/Hizmet-İş olarak bir kez daha sesimizi yükseltiyor; hiçbir kadının acısının istatistiklerde bir sayı olarak yazılmasına izin vermeyeceğimizi güçlü bir şekilde ifade ediyoruz” dedi.
Çemekoğlu, kadına şiddetin toplumsal barışı ve çalışma hayatındaki adaleti tehdit ettiğini vurgulayarak, “Kadın güçlü olursa toplum güçlü olur. Sendikamız, kadınların haklarını korumak, güvenli iş ortamı oluşturmak ve eşit fırsat adaletini sağlamak için yıllardır kararlılıkla mücadele ediyor. Bu mücadele yalnızca kadınların değil, insanlığın ortak sorumluluğudur” ifadelerini kullandı.
Kadına yönelik şiddete karşı sendikanın duruşunu da açıklayan Çemekoğlu, şu maddeleri paylaştı:
• Kadına yönelik şiddetin her türüne karşı sıfır tolerans ilkemizden asla vazgeçmeyeceğiz.
• Hukuki, sosyal ve psikolojik destek mekanizmalarının güçlendirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
• Kadın çalışanların haklarını, onurunu ve güvenliğini tehdit eden her uygulamanın karşısında duracağız.
• Toplumsal cinsiyet eşitliği ve adaletin sağlanması için eğitim, farkındalık ve dayanışma faaliyetlerimizi artıracağız.
Çemekoğlu, açıklamasını “Kadına yönelik şiddetin son bulduğu, kadınların haklarıyla, emeğiyle ve varlığıyla güçlendiği bir dünya için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Biz buradayız. Biz susmayacağız. Biz mücadele edeceğiz” sözleriyle tamamladı.
