İdris Güllüce, “2 milyar Müslüman var dünya milyar kıytırık bir İsrail bugün gözümüzün içine baka baka katliam yapıyor. Gözümüzün içine baka baka. Birileri dur diyecekse birileri, ayağa kalkacaksa bu Türkiye topraklarından çıkacak”

Güllüce, “Bize öyle bir berbat hale soktular ki; öyle lüzumsuz şeylerle meşgul ettiler ki, bir nesli kaybettirdiler”

Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı, İlim Hikmet Sofrası Cumartesi Sohbetleri’nin 7’nci Dönem Ocak Ayı 166’nci Hafta Konuğu “Ne Yapmalıyız” konusuyla İnş. Müh. 2013-2015 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanı görevi yapan İdris Güllüce olup düzenlenen programda sunum ve konuşmasını gerçekleştirdi.

Sohbet programı İsmailbey Cami İmam Hatibi Yiğit Enes Alıcı tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Cumartesi Sohbeti programına katılanlar Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi Bayraklı Konak’ta hazırlanan eski yazıları içeren fotoğraf sergisini gezdi ve sergi hakkında da bilgi aldılar.

Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi Bayraklı Konak’ta yapılan Cumartesi Sohbeti programına İnş. Müh. 2013-2015 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanı görevi yapan İdris Güllüce, Belediye Başkanı Rahmi Galip Vidinlioğlu, AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü, Saadet Partisi İl Başkanı Kadir Yalçın, AK Parti Gençlik Kolları İl Başkanı İbrahim Oğuzhan Sayıkoğlu, 24 ve 25. Dönem Kastamonu MHP Milletvekili Emin Çınar, 24 ve 25. Dönem Kastamonu AK Parti Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen, AK Parti Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş ve eşi Nebahat Babaş, Hz. Pir şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Başkanı Mehmet Çiftçi ve yönetimi, Hz. Pir şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Süleyman Yücel ve çok sayıda vatandaş katıldı.

MEHMET ÇİFTÇİ

Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi Bayraklı Konak’ta yapılan Cumartesi Sohbeti hakkında Hz. Pir şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Başkanı Mehmet Çiftçi şu açıklamayı yaptı, “Hz. Pir şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfımızca düzenlenen Cumartesi Sohbetlerimize ara vermeden devam ediyoruz. 166’nci program konuğumuz “Ne Yapmalıyız” konusuyla İnş. Müh. 2013-2015 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanı görevi yapan İdris Güllüce oldu. Cumartesi Sohbetlerimize katılan konuşmacılarımıza, davetlilerimize, hemşerilerimize, Hocalarımız ve öğrencilerimize, STK başkan ve Yöneticilerimize ve tüm katılımcılarımıza Vakfımız adına çok teşekkür ediyorum” dedi.

SÜLEYMAN YÜCEL

Hz. Pir şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Süleyman Yücel, “Sözlerime şimdi gönül dostunun ifadesiyle başlamak istiyorum. Eskilerden bir gönül dostunun ifadesi diyor ki “Bir mümin abdest alsa bir nehir şereflenir. Bir mübarek konuk gelse bir belde şereflenir” bu ifadeyi özellikle belirtmeliyim ki gönül dostlarımıza bu ifade gelsin, Vakfımıza hizmet eden, destek verenlere gelsin” dedi ve Yücel, 28 Şubat süreci ile ilgili açıklamada bulundu. “Ne Yapmalıyız” konusuyla ilgili sunum ve konuşmasını yapan, gelerek ilimizi ve vakfımızı ve programımızı şereflendiren İnş. Müh. İdris Güllüce’ye de katkı ve destekleri için Hz. Pir Vakfı adına çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

RAHMİ GALİP VİDİNLİOĞLU

Rahmi Galip Vidinlioğlu ise, “Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Vakfımız tarafından düzenlenen İlim Hikmet Sofrası Cumartesi Sohbetlerine katılarak gönüllerimizi, ruhumuzu doyurduk. Çevre ve Şehircilik eski Bakanımız İnşaat Yüksek Mühendisi Sayın İdris Güllüce’nin kıymetli bilgilerinden istifade ettik. Programı düzenleyen Vakfımızın yönetimi başta olmak üzere tüm katılımcılarımıza, hocalarımıza ve Sayın Bakanımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

İDRİS GÜLLÜCE

Cumartesi Sohbetleri’nin 166’nci hafta konuğu “Ne Yapmalıyız” konusuyla İnş. Müh. İdris Güllüce programda yaptığı konuşmasında, “Bize öyle bir berbat hale soktular ki; öyle lüzumsuz şeylerle meşgul ettiler ki, bir nesli kaybettirdiler. ‘Başını örttü mü örtmedi?’ mi diye ‘Namaz kılıyor mu, kılmıyor mu?’ diye ‘Kadının elini tutuyor mu, tutmuyor mu?’ diye. Çağdaşlık dolayısıyla bir tuğla daha fazla koymak, sol elle çatalla yemek yemek değil. Şimdi nelerle meşgul edildik? Bir nesil kaybettik. Biz Bilge Kağan'dan böyle bugüne kadar bütün ülkemizi, milletimizi, yönetenlerini, hepsini sever ve sayarız. Biz ülkemizin temel problemlerini çözmeyle uğraşmadık? Bizi niye meşgul ettiler? Biz niye meşgul olduk? Bizim birçok konularımız hala dışarıdan daha fazla bizi biliyorlar. Kastamonu bir özel durumu vardır. Özellikle bu mekan mübarek bir mekan. Buralar ilham pınarlarıdır. Hikmet pınarlarıdır. Buralardan biz besleniriz, beslenmişiz. Asırlarca biz dünyaya namımızı bu ocaklardan çıkarak hem kılıcımızla hem fikriyatımızla, Mevlanalarla, Hacı Bektaş Velilerle, Şeyh Şaban-ı Veli Hazretleri gibi büyük insanların fenerlik yapmaları, ışıklık yapmaları, rehberlik yapmalarıyla dünyaya bir medeni millet olarak kendince takdim etmişiz. Bu asırda da yeni Mevlanalara, yeni Yunuslara ihtiyaç var. Bizim dünya insanlığına bu milletten başkasını da pek sözü olacağını sanmıyorum. ‘Lokal milliyetçilik mi yapıyorsun?’ derseniz doğru evet öyle yapıyorum diyeceğim. Bu toprakların çocukları ancak dünyaya yeniden bir ses yeniden bir seda verebilir. Yeni Mevlanalara, yeni Yunuslara bu vahşi dünyaya vahşi kapitalizmin, zalimliğin, katliamın insanlık dışı her şeyin, insanın, insanın kurduğu olduğu bu çağda bu dünyada buralardan yeni Şeyh Şaban-ı Veliler, yeni Mevlanalar, yeni söz söyleyecek insanlar çıkması lazım. Dünyanın buna ihtiyacı var. Çok ülke dolaştım, çok yerlerle muhatabım. Bu topraklardan ancak bu çıkabilir. Kastamonu kıymeti coğrafya olarak da yeterli bilinmeyen bir ilimizdir. Nimetlerini kendileri de kıymetini yeterince bildiğini inanmıyorum. Yani Kastamonu mübarek bir yer. Kastamonu insanı hiçbir başka türlü bu milletin mayasının dışında değerler taşımayan bir yapısı var. Kastamonu yeni dünyaya şahlanmış noktasında bir basamak, bir nirengi noktası olabilir. Olayı böyle çok makro düzeyde; ben bakarak söylemeye çalışıyorum. Burası bu işin memba olabilir. Her ilde bu mayanın olmadığını da biliyorum. Bu ortamın bu şartların, bu müsaitliğin olmadığını bilerek söylüyorum, bu potansiyeli burada kullanın” dedi.

Geçmişten ders alınması gerektiğini söyleyen Güllüce; “Problemler çok herkeste bu ülkenin problemlerini biliyor. Bunları anlatmamıza lüzum yok ama benim için en önemli problem, kültürel bir soykırım var, Türkiye'de. Asırlardır devam eden bir soykırım var ve bu kültürel soykırım devam ediyor. Yani giydiği tişörtünden yediği yemeğine kadar her şeyde bir deformasyon var. Okullardaki okullarımızdaki eğitime kadar bu sirayet etmiş durumda. Bu yüzden de yeniden bir şahlanış, yeniden bir kültür seferberliğine ihtiyaç var. Partiler üstü bir şey söylüyorum, cemaatler üstü bir şey söylüyorum. Bu kendi kültürünü koruyamayan milletlerin ayakta kalabilmeleri var, olabilmeleri şansı yok dün. Bütün sosyologları şunu söylüyorlar, gelecekte 2 toplum ayakta kalacak, kendisi kalanlar, üretenler. O yüzden de kendimiz kalmayla ilgili seferberliğe ihtiyacımız var. Zihinlerin işgali var. Bu zihinleri işgalden kurtarmak için kültürel bir çıkış, kültürel bir seferberliğe ihtiyaç var. En yerli şehirlerimizden biri olan Kastamonu'nun bu işin öncülerinden biri olabilir. Sizler olabilirsiniz. Bu çıkışın bu seferberliğin bu kültür soykırımına dur deme seferberliğinin burası öncüsü olabilir. Hocasıyla, profesörüyle, bakkalıyla, amelesiyle el ele verir ve bu burada gönül seferberliği yaparak Kastamonu bu ülkede ‘Biz bu kültürel yıkıma dur’ diyoruz diyebilir. İslam dünyasının bu perişan halinin ayağa kalkması da biliniz ki bizim gayretlerimiz olacak. 2 milyar Müslüman var dünya milyar kıytırık bir İsrail bugün gözümüzün içine baka baka katliam yapıyor. Gözümüzün içine baka baka. Birileri dur diyecekse birileri, ayağa kalkacaksa bu Türkiye topraklarından çıkacak” ifadelerini kullandı.

Program sonunda ud dinletisi gerçekleştirildi.  Katılımcılar program sonunda çorba ve Kastamonu simidi ikram edildi. Program sonunda İdris Güllüce’ye günün anısına Rahmi Galip Vidinlioğlu, Doğan Ünlü, Emin Çınar, Mustafa Gökhan Gülşen ve Mehmet Çiftçi tarafından plaket, teşekkür belgesi, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli ile ilgili kitaplar ve hediyeler verildi.

(Cengiz MUHZİROĞLU)