Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi Hikmet Erbilgin, bugün TV366 ve Açıksöz TV’nin ortak yayın olarak düzenlediği ‘Seçim Özel’ programına konuk oldu.

“BİZİM KÜLTÜRÜMÜZDE EŞ BAŞKANLIK YOK”
‘Seçim Özel’ programına konuk olan Yüksel Aydın, Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi Hikmet Erbilgin’e Eş Başkan olacak iddiasında bulunmuştu. Erbigin, eş başkan olamayacağı şu sözlerle açıkladı; “Kastamonu’nun geleceği için konuşmak için programa çıkıyoruz. Siyasi rakiplerimiz bizlere yönelik eleştiri cümleleri kurmaya çalışıyor. Türkiye’nin ilk eş başkanının kim oluğunu sayın Yüksel Aydın’ın bildiği zannetmiyorum. Türkiye’nin ilk Eş Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Yüksel Aydın 2019 yılında belediyeye alındığında Sayın Galip Vidinlioğlu’nun boşanmayla sonuçlanmış Eş Başkanıdır. Görevinden bir süre sonra hastalık gerekçesi ile istifa etmişti. Ben ruh sağlının yerinde olmadığı düşünüyorum. Henüz hastalığını atlamışken milletin karşısına Belediye başkan adayı olarak çıktığını görüyoruz. Bizim kültürümüzde eş başkanlık diye bir şey yok. Beraber akıl yürüten partinin kadrolarıyla, sivil toplum kuruluşları ve bu şehrin paydaşlarıyla beraber akıl üreten tutumumuz var. Görevim Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyeliği görevimin sınırını biliyorum. Sayın Yüksel Aydın Türkiye’nin ilk eş başkanına baksın, eğer yüreği varsa dönüp oraya sorsun” dedi.

“KÜRE’DE MEHMET CENGİZ’LE KİM ORTAK?”
Küre ve Hanönü madenlerinde ki iddialara ve Mehmet Soysal’ın görevden alınmasına açıklık getiren Erbilgin, şu sözlere yer verdi; “İlçe Başkanı Sayın Mehmet Soysal’ı görevden ben almadım ama görevden alınması gereken bir ilçe başkanıydı. Görevden alınma süreci kurultay nedeniyle sonraya bırakılmış ancak benim Parti Meclis Üyeliği’ne seçilmem dolasıyla yeni İl Başkanımız Sayın İlke Karabacak’ın yönetimi ile birlikte Sayın Soysal kendisi olmak üzere görevden alınmıştır. Sayın Belediye Başkan adayımız, il başkanımızın ve benimde içinde bulunduğum bir ortamda toplanmış ve gerekçeler yönetim kurulları tarafından paylaşılmıştır. Görevden alınması geren bir ilçe başkanı olduğunu bugünlerde fazlasıyla görüyoruz. Önümüzde ki günlerde de muhtemelen kendisi ile ilgili disiplin süreci başlatılacaktır. Görevden alınmasının Maden ile hiçbir ilgisi yoktur. Kastamonu’da siyaset yapığım süre boyunca Maden’e 10 dakikalığına siyasi bir etkinlik ziyareti nedeniyle girdim. Maden ile iş ilişkim olduğunu kesinlikle ortaya koyamaz. Meşru bir zemin olsaydı iş ilişkisini o günün şartları ile yeniden düşünürüz. Sayın Belediye Başkan Adayımızın da henüz siyasetin bir unsuru olmadan Harita Mühendisi kimliği ile Maden açılmadan önce oranın harita işlemlerin yapmıştır. Kendisi de Milletvekili seçildikten sonra kendi şirketi ile ilgili tüm hisselerini devretmiş ve ticari hayattan çekilmiştir. Bunun böyle bilinmesini isterim. Ama bu sorular siyaseti çürütme adına tersinden soruyor. Bu arkadaşlara şunu söylemek isterim, Artvin Murgulda, Kaz Dağlarında, İzmir Bergama’da maden şirketlerine karşı eğer bir tavır alınacaksa bizler her zaman tavır almıştır. Hafızalarımız hala sıcak Küre’de kaybettiğimiz madencileri bu vesile ile bir kez daha analım. Küre’de madenciler kaybolduğunda, hayatını kaybettiğinde bunu ifade etmeye çalışan arkadaşlar neredelerdi? Ya da maden sahiplerine kaşı ne yaptılar? Bunu sormak lazım. Kadir Yalçın’a cevap vermem. Geçmişte İYİ Parti’de çok hakikatli bir çalışma yürüttük. Kadir beye cevap verme adına; ‘Duydum ki gıybetimi yapmışsın, yüzüme söylemekten kaçmışsın, benim gibi bir acizden korkmuş Allah’tan korkmamışsın!’ der Mevlâna ona bu sözle cevap veriyim. Bir iş ilişki sorulacak ise Küre’de ki Mehmet Cengiz’in kiminle ortak olduğu bilenler ne demek istediğimi anlamıştır” dedi.

Hanönü’nde bulunan Maden Ocağı’nda ki atık havuzda meydana gelen çatlaklar nedeniyle güvenlik problemi olduğu iddiasına Erbilgin açıklık getirdi. Erbilgin; İl Genel Meclis Üyesi Güral Parçal hala görevinde, İl Başkanlığı kimliği taşırken İl Genel Meclis Üyelerimizi bölgeye gönderdik. Orada çalışmalar yürüttük ve bu çalışmaları önerge olarak İGM sunduk. Milletvekilimiz orada ki ortaya konulan meseleler ile ilgili TBMM’de gerekli açıklamaları yapmıştır. Maden ile ilgili bir tavır olduğunda bizi buradan sıkıştırabilecekleri bir şey yok. Bizim alnı ak, vicdanlı bu memlekete hizmet etmeyi seven, ne yaptığını bilen, karalı, tutarlı ve dik insanlarız. Bu konulardan herhangi bir rahatsızlığımız olmaz."

"MİLLETİN İRADESİNİN ÖNÜNE GEÇİLMEZ"

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Kastamonu Belediyesi'ni kazanması durumunda, nasıl bir belediye olacağını Erbilgin açıkladı.

Erbilgin, şu sözlere yer verdi; “Burada kendi evladı arkadaşı olarak gördükleri bizim Hasan dedikleri Hasan baltacı'ya karşı çok içten bir samimiyeti görüyoruz. Bu samimiyetin de 31 Mart'ta Sadıklar açıldığında sonuca doğru evrileceğini görüyoruz. İsmailbey ve Esentepe'den konu açılmışken, orada çok samimi bir halk buluşması oldu. Millet bağrına bastı. Bugün öğrendim ki sayın babaş orada bulunan kişileri bürosuna çağırarak bazıları da iş vardinde bazılarına da üstü kapalı tehdit ettikleri geri dönüşümlerini aldık. Eğer böyleyse sayın Tahsin babaş'a tavsiyem nasıl ki 2019'da oğluna; 'Porsche'ni al İstanbul'a git, gözükme' demişse, bence yapması gereken bu. Bu üslubu doğru bulmuyoruz. Esentepe'de de Akif güzel'in site sakinlerini TOKİ sakinlerini konutlarınız elinizden alınır Hasan baltacının toplantısına gitmeyin dediğini biliyoruz. Milletin iradesinin önüne geçilmez. Cumhuriyet Halk partisi Kastamonu Belediyesi'nin yönettiğinde en çok duyacağımız kavramları söyleyeyim. Eşit hizmet en çok aklımızda kalacak kavramlar adil paylaşım şeffaflık ve hesap verebilirlik planlama ortak akıl risk yönetimi güvenli kentler dayanıklı kentler dijital dönüşü bu şehri dünyaya entegre edecek dijital dönüşüm duyacağız sosyal adaleti duyacağız yerindelik duyacağız saygı en çok kılavuz olacak iştir. Belediye yönettiğimizde vatandaşlarımızın en sık duyacağı kavramlar bunlar olacak." (Banu TÜRKMENOĞLU)

Editör: Mehmet Salman