Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Engin Altay, bugün ilimize gelerek 28 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı 2.Tur seçimleri öncesinde partililerle buluştu. Araç’tan başlayarak, merkezde, Taşköprü’de ve Hanönü’nde toplantılara katılan Engin Altay, Kastamonu’da partilerinin elde ettiği başarıya dikkat çekerek, “Kastamonu’da 14 Mayıs’ta ortaya çıkan bu uyanışın 28 Mayıs’ta tüm Türkiye’de tecelli edeceğine inancım tamdır” dedi.
Kastamonu’daki seçim başarısından dolayı herkesi tebrik ettiğini söyleyen Engin Altay, “Kastamonu yıllarca sağ partilere ağırlıkta oy verene, sağ partileri iktidar yapan, ama sonra hep şikayet eden bir memleketti. Kastamonu tarihtir. Kurtuluş savaşında en çok şehit veren illerdendir. İstiklal yolu Milli mücadelenin mihenk taşıdır. Çok çalışarak bu cumhuriyeti, Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği noktaya taşıyarak, Milli mücadele kahramanlarına borcumuzu ödemiş oluruz. Onlar bu ülkede çocuklar yatağa aç girsin diye ölmedi. Onlar bu ülkeye namlu doğrultan, PKK gibi, FETÖ gibi, Hizbullah gibi, IŞİD gibi terör örgütleri Türk milletinin huzurunu bozsun diye ölmedi. Onlar devlet şemsiyesi altında Sinan Ateş öldürülsün diye ölmedi. Çanakkale’de olduğu gibi Türk ve Kürt’ün kardeş olduğunu herkese hatırlatan ve öğreten kahraman emniyet müdürümüz Gaffar Okkan şehit edilsin diye ölmedi. Onlar tam bağımsız Türkiye için öldü. Tam bağımsız Türkiye’ye inanmayan, yabancı ülkeler tarafından mal varlığı ile tehdit edilince, Amerika’ya her istediğini veren, Rahip Brunson’u özel uçakla gönderen bir Cumhurbaşkanı tarafından bu aziz millet idare edilsin diye ölmedi” dedi.
“Kastamonu’daki bu uyanışın 28 Mayıs’ta tüm Türkiye’de tecelli edeceğine inancım tamdır” diyen Engin Altay, “Kuşku duymuyorum. 14 Mayıs’ın bir kaybedeni vardır, o da Erdoğan’dır. Kazananı olmayan bir seçimdi. AK Parti’nin kalesi olan bir ilde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin üçüncü dördüncü olduğu bir ilde, iktidar partisiyle başa baş bir konuma gelmemiz, Türkiye’deki büyük değişimin, dönüşümün işaret fişeğidir. Kastamonu zor zamanların memleketidir” diye konuştu.
“KİMSE MİLLİYETÇİLİK KONUSUNDA CHP’YE LAF ATAMAZ”
Türkiye’de değişim ve dönüşümü gördüklerini söyleyen Engin Altay, “Bu seçimin ikinci tura kalmasındaki en büyük etken, bütün anketlerin bizi 5 puan önde göstermesiydi. Bu bizde bir rehavete yol açtı. Genel bir rehavete yol açtı. Bizim milliyetçiliğimizi sorgulayacak adam daha anasının karnından doğmadı. Kimse bu konuda bizden taviz beklemesin. Biz ekonomiye odaklandık. Bize eskiden beri öğretildi ki; ‘seçimi tencere belirler.’ CHP ve Bay Kemal’in vaat ettiği tüm projeler toplumda kabul gördü. Önce bu milliyetçilik ve hakaret işlerine başlamadan önce yapamaz dediler. Sonra toplum projelerimizi yapacağımızı net bir şekilde gördü. Bay Kemal ne derse oluyor dedi toplum. Bunun karşısında Millet bahçesinden başka topluma söyleyeceği iki kelimesi kalmayan; TOGG, İHA, SİHA gibi bizim de kıymetlimiz, değerlimiz ve daha iyisini topluma yapacağımızı vaat ettiğimiz bir süreçte, ellerinde sadece iftira, küfür ve yalan kaldı. Biz zannettik ki milliyetçilik konusunda kimse CHP’ye laf etmez, edenlere de bu millet inanmaz dedik. Belli ki inananlar olmuş. Türkiye’nin başındaki bu terör belasındaki gerçeklerin herkes tarafından görüldüğünü düşünmüştük, belli ki görülmemiş. Türkiye’yi artık Suriyeliler, düzensiz göçmenlerden dolayı huzursuz bir ortama sürükleyenlerin millet tarafından cezalandırılacağını düşünmüştük” dedi.
“BUNLARDAN MİLLİYETÇİ OLMAZ”
Recep Tayyip Erdoğan’dan mevsimlik milliyetçi bile olmaz diyen Engin Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Terör örgütlerinin Türkiye’de Abdullah Öcalan’a ilk defa Sayın Öcalan diyen HDP Genel Başkanı değildir, Tayyip Erdoğan’dır. HDP Genel Başkanı bunu diyemezken, Erdoğan diyordu. Bunu millete anlatın. Sayın Öcalan aldığı kellelerin bedelini ödüyor diyerek, kahraman şehitlerimizi kelle olarak gördü. Böyle bir adamdan milliyetçi falan olmaz. İşine gelince PKK ile Dolmabahçe’de, Oslo’da masaya oturuyor. Sen terörle masaya oturursan, onlara da sözler verip yapmazsan, silaha saldırtırsın. Terör örgütüyle masaya oturulmaz. Türkiye’de elinde top, tabanca, tüfek taşıma yetkisi sadece güvenlik kuvvetlerine aittir. Başka biri bunu yapıyorsa, o teröristtir. Hiçbir talep teröristi masum, terörü meşru göstermez. Yıllardır Meclis’te bunu söyledik, ama Kastamonu’nun köylerine demek ki bu sesimiz gitmemiş. 2002’de hükümeti devraldıklarında PKK terör örgütü sıfırlanmıştı. Sıfır terör vardı. Sonraki halimiz ortada. Fetullah terör örgütünün devlete sızdığı söyleniyor. Hayır. FETÖ, devlete sızmadı, Erdoğan tarafından devlete yerleştirildi. TBMM bombalandı. Bombalayan cezaevinde. Bombalama emrini veren kişi ise kaçırıldı. Emri vereni önce emniyete alıp, ardından salıverdiler. Çünkü konuşursa, kendi kirliliği ortaya çıkacaktı. Erdoğan, gerçekten Fetullah Gülen’i Amerika’dan istedi mi? Rahmetli Ecevit, Apo’yu söktü aldı getirdi. Sende getirsene. Getiremez, getirmekte istemez. Sesi soluğu çıkmayan, dünyanın cani terör örgütü Hizbullah, bu seçimde gündeme geldi. Neyle geldi. HüdaPar ile geldi. HüdaPar ile Hizbullah birdir. İç içe geçmiştir. HüdaPar genel başkanı Türk Bayrağı doğru değildir diyor. Erdoğan, sen böyle bir ifade kullanan bir partinin genel başkanını ve üyelerini kendi partinden Meclis’e soktun. Senden milliyetçi olur mu? Senden mevsimlik milliyetçi bile olmaz. Hizbullah, HüdaPar Türk milleti kavramını kabul etmiyorum diyor, sen de CHP’yi milliyetçi olmamakla suçluyorsun. Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldım diyen adamdan zaten milliyetçi olmaz. Biz bin yıllık kardeşliğin sürmesini istiyoruz değil mi? Anadolu topraklarında, Türk’ü Kürt’ü başta olmak üzere, Çerkez’i, Abaza’sı, Arnavut’u, Laz’ını al bayrağımızın gölgesinde kardeşle yaşamak istiyoruz. Bu saydığım etnik unsurlarla biz Kurtuluş Savaşı’nı verdik. Birlikte bu ülkeyi koruduk. Emperyalizmin istediği ise bizim ayrışmamız. Gaffar Okkan diye bir isim çıktı, Diyarbakır’da Türk ve Kürt’ü biraraya getirdi. Yıllar sonra barış iklimini tesis etti. Ama Hizbullah canileri tarafından 5 polisimiz ile birlikte şehit edildi. Erdoğan, senden alacak zerre Milliyetçilik dersimiz olamaz. Hizbullah ile düşüp kalkan sen, devleti FETÖ’ye teslim eden sen, PKK ile oturup kalkan sen. Neymiş Bay Kemal, Apo’yu bırakacakmış. Topluma yeniden kazandırma diye Meclis’e bir kanun teklifi getirdiler, iki defa getirdiler hem de. Bizim hukukçularımız, bu teklifle Apo çıkar dediler. Sanki bunu bilmiyorlar mıydı? Bu tuzağı gören ve bozan Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Ama bu teklifleri Meclis’e getiren ise Erdoğan’dır. Andımızı kaldıran adamdan milliyetçi olmaz. Devlet dairelerinden TC’yi kaldırandan milliyetçi olmaz. Sinan Ateş’i katledenlerden birisi MHP milletvekilinin evinden alındı. Bunlardan milliyetçi olmaz.”
“TERÖR BİTECEK, SURİYELİLER GİDECEK”
“İşte bu nedenlerden dolayı biz bu 14 Mayıs öncesinde ekonomiyi anlattık, bunları anlatmadık. Çünkü gerek görmedik. Cumhuriyet Halk Partisi’ne bu lekeler yapışmaz dedik. Bizim mazimiz belli dedik. Biz bu ülkenin sigortasıyız dedik. Belli ki bazı seçmenlerin kafası karışmış. O seçmenler de ne yaptı, zaten AK Parti’ye oy vermeyeceklerdi, gittiler Sinan Oğan’a oy verdiler. Böylece bize bu konudaki duruşumuzu göstermek için fırsat verdiler. Bu konuda ikna olmamış seçmenlere Bay Kemal sesleniyor; Terör bitecek, Suriyeliler gidecek. Özellikle İstanbul’da insanlar çocuklarını artık akşamları markete gönderemiyor. 10 milyon mülteci gidecek mi yoksa 20 milyona yükselecek mi, bu seçimde ona da karar vereceğiz. Göçmenlerin, her noktada söz sahibi olacağı bir noktaya doğru Türkiye gidiyor. Biz buna dur diyeceğiz. Erdoğan, geçenlerde dedi ki, ‘Biz bu Suriyelileri burada tutmazsak, Avrupalılar evlerinde huzur içinde oturamaz’ dedi. Allah’ın sopası yok. Demek ki Suriyelileri burada tutmak, Allah sevgisi, İslam sevgisi değilmiş, Avrupa sevgisiymiş. Talimat demek ki Avrupa’dan gelmiş. İşte biz 28 Mayıs sonrasında bu talimatı Avrupa’nın yüzüne çarpacağız. Türkiye’nin huzurunun bozulmasına göz yumamam.”
“VATANDAŞLIĞI SATAN, VATANI DA SATAR”
“Vatandaş ne demek? Paydaş demek, Türkiye’nin paydaşı demek. Benim bu ülkede ne kadar hissem var ise hepimizin aynı oranda hissesi var. Benim hissemi dolar karşılığı yabancılara ev satıp, vatandaşlığımı satamazsın. Bunu sattırmayacağız. Bu kadar acizmiyiz. Vatandaşlığı satan yarın vatanı da satar. Süleyman Şah Türbesi, Türkiye toprağındaydı. Ama o türbe ve oradaki bayrak, ters düz edildi ve oradan kaçırıldı. Bayrak kaçırandan milliyetçi olur mu? Vatan topraklarından bayrak kaçıran adamdan kimse milliyetçilik dersi alamaz.”
ERBİLGİN: KILIÇDAROĞLU’NU ÇANKAYA’YA GÖNDERECEĞİZ
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Hikmet Erbilgin ise “Kastamonu merkezde oylarımızı yüzde 64 artırdık. Bunu partililerimizin emekleriyle başardık. 1977’den bu tarafa Kastamonu’da iki dönem üst üste meclise milletvekili gönderdik, bunu da partililerimizin emekleriyle başardık. Buda bizim için çok kıymetli. Birinci turda Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapmayı 28 Mayıs’a erteledik. Omuzlarımızda bir yükten öte bu millete karşı bir vebal var. Başta sandıklarımıza sahip çıkarak, yurttaşlarımıza ulaşarak, Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu Çankaya’ya hep birlikte göndereceğiz. Bunda kararlıyız ve azimliyiz” dedi.
BALTACI: DEĞİŞMEZ DENİLENİ DEĞİŞTİRECEĞİZ
Cumhuriyet Halk Partisi’nden ikinci kez Meclis’e giden Milletvekili Hasan Baltacı ise “Bu ülkede hak, hukuk, adalet, iyilik, güzellik isteyen siz Kastamonulular, yurttaşlarım, yoldaşlarım, memleketim, vatandaşlarım, insanlarım adına emeğimiz olan mazbatayı bana verdiler. Sizin emeğinizi, sizin umutlarınızı 5 yıl daha temsil etmekten onur duyacağım, gurur duyacağım. Bundan önceki 5 yılda olduğu gibi size layık olmaya çalışacağım. Biz insanların birbiri arasında oluşturabileceği en güçlü bağı oluşturduk. Yoldaşlık ve sevgi bağını oluşturduk. Bunu geleceğe taşıyacağınızdan zerre şüphem yok. Kastamonu’da olmaz denileni başardınız. Değişmez denileni değiştirdiniz. Şimdi 28 Mayıs’ta da olmaz denileni olduracak, değişmez denileni değiştireceksiniz” diye konuştu.





