Başkan Güzel, Türkiye’nin adeta faiz lobilerinin ve dışa bağımlı ekonomi politikalarının kıskacında olduğunu ifade etti. Güzel, “2025 yılının ortasına geldiğimiz bu günlerde, milletimizin hali perişandır. Açlık ve yoksulluk sınırları artık bu tabloyu anlatmaya yetmiyor. Bu artık bir sefalet sınırıdır” diyerek hükümetin ekonomi politikalarını eleştirdi.
Emekli vatandaşların yaşadığı sıkıntılara da dikkat çeken Güzel, yaklaşan Kurban Bayramı’na işaret ederek, bayram ikramiyelerinin bir kurban hissesine bile yetmediğini belirtti.
Başkan Güzel'in açıklamalarının tamamı şöyle oldu;
"Her geçen gün daha da derinleşen ekonomik kriz"
Her geçen gün daha da derinleşen ekonomik kriz; beraberinde sosyal çöküşü, toplumsal huzursuzluğu ve ahlaki erozyonu getirmektedir.
Türkiye’miz adeta faiz lobilerinin, rant çetelerinin, dışa bağımlı ekonomi politikalarının ve vurdumduymaz yönetim anlayışının pençesinde can çekişiyor!"2025 yılının ortasına geldiğimiz şu günlerde, milletimizin hali perişandır"
Açlık sınırı, yoksulluk sınırı gibi tanımlar bu tabloyu anlatmaya yetmiyor.
Bu tablo, artık bir sefalet sınırıdır!Emeklisi perişan, memuru çaresiz, çiftçisi küstürülmüş, esnafı borç batağına itilmiştir.
Evladına harçlık veremeyen baba, tenceresini kaynatamayan anne, ay sonunu getiremeyen hane artık sessiz çığlıklar atmaktadır."İnsanımızın dayanma gücünün kalmadı"
Daha 2 gün önce bir vatandaşımız Cumhuriyet Meydanı’nda şahsına ait aracını, herkesin gözü önünde ateşe verdi.
Bir zamanlar başbakanın önüne yazarkasa atan vatandaşımız gibi, haklı isyanını bu şekilde gösterdi.
Bu, insanımızın dayanma gücünün kalmadığını, toplumsal bir tepkinin biriktiğini açıkça göstermektedir."Emeklilerimizin hali içler acısıdır"
Bakınız, Kurban Bayramı yaklaşıyor. Herkesin evine bir bayram neşesi girsin, bir sofra kurulsun istiyoruz. Ancak tablo ne yazık ki içler acısı.
2018 yılında emekli bayram ikramiyesi 1.000 liraydı. Aynı yıl Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan 850 liraya bir kurban hissesi alınabiliyordu.
"Bu mudur sosyal devlet? Bu mudur emekliye vefa?"
Gelelim bugüne. Emeklinin bayram ikramiyesi 4.000 lira, Diyanet’in açıkladığı kurban hisse bedeli 13.500 lira.
Yani emeklinin eline geçen bayram ikramiyesi, bir kurban hissesinin üçte biri bile etmiyor!
Bu mudur sosyal devlet? Bu mudur emekliye vefa?Emekli maaşı zaten 14.469 lira. Emekli bu maaşla ne torununa harçlık verebilir ne de gönül huzuruyla misafir ağırlayabilir.
Belli ki Ramazan Bayramı’nda zekâta ve fitreye muhtaç kalan emekli, Kurban Bayramı’nda da komşusundan gelecek kurban etine muhtaçtır."Bugünden tezi yok"
Bugünden tezi yok, hükümet şartları zorlamalı ve emeklilerin bayram ikramiyesi en az Diyanet’in bir kurban hisse bedeli ile eşitlenmelidir.
Bununla birlikte Temmuz ayından itibaren emeklilerimize seyyanen maaş artışı verilmelidir."Ekonomide “uçuşa geçtik” diyen iktidar, iflasları, konkordatoları görmüyor mu?"
Ekonomide “uçuşa geçtik” diyen iktidar, iflasları, konkordatoları görmüyor mu?
İktidar görmüyorsa bile her fırsatta onu ayakta alkışlayan yandaş medya görüyor.2025’in yalnızca ilk çeyreğinde, Ocak-Şubat-Mart aylarında 43 şirket iflas etti! 583 şirket konkordato için geçici mühlet istedi!
Ne demek konkordato? Şirketlerin ödeyemeyeceği borçlarını yeniden yapılandırma talebi.
Yani 583 şirket daha iflas için sıraya girmiştir.Bu rakamlar bile ekonominin nefessiz kaldığının ispatıdır.
Bu rakamlar, her gün binlerce insan çalıştıran birkaç şirketin kapısına kilit astığını gösteriyor.
Bu rakamlar, istihdamın gerilediğini, şirketlerle birlikte ailelerin de iflas ettiğini gösteriyor!"Milletin bu masallara karnı tok!"
Halkın mutfağı yanıyor, ama iktidar hâlâ “ekonomi büyüyor”, “yoksulluk bitti” masalları anlatıyor.
Milletin bu masallara karnı tok!
Artık, iktidarın bu kara rüyalardan uyanıp hayatın gerçekliğini görmesini istiyoruz.
Yönetemiyorsanız bırakın!
Düzeltemiyorsanız gidin!"Asgari ücretlinin durumu da içler acısı!"
Asgari ücretlinin durumu da içler acısı!
2024’te açlık sınırının altında kalan asgari ücret, 2025’te pula dönüştü.
İktidar hâlâ “bakarız, değerlendiririz” diyor."Vergi yağmuru ise dinmiyor!"
Vergi yağmuru ise dinmiyor!
Köprüden pasaporta, trafik ve vergi cezalarından muayeneye kadar her şeye zam geliyor!
Bütçe açığını kapatmak için vatandaşa yüklenmek kolay.
Ama yandaş şirketlerin milyarlık vergi borcunu tek kalemde silmek daha kolay!"Artık bu düzene son verip, “önce millet” demenin zamanı gelmiştir!"
Artık bu düzene son verip, “önce millet” demenin zamanı gelmiştir!
Artık vatandaşın feryadını duymanın zamanı gelmiştir!"SMA hastası çocuklarımız unutulmuş durumda"
Bunca sorunun yanında SMA hastası çocuklarımız ise unutulmuş durumda.
Aileler kampanyalarla sokakta para toplamaya çalışıyor, feryatları yüreklerimizi yakıyor.
Devlet, köprü yapıyor ama çocuğunu yaşatamayan babaya umut olamıyor!Oysa faize ayrılan bütçenin sadece %5’iyle tüm SMA’lı çocuklar tedavi edilebilir!
"Bir tek çocuğumuzu çaresizliğe terk etmeyiz!"
Biz Yeniden Refah Partisi olarak diyoruz ki:
Gerekirse bütçe tekniğindeki tercihleri değiştiririz, ama bir tek çocuğumuzu çaresizliğe terk etmeyiz!"Bu düzen artık yürümüyor!"
Bugün milyonlarca gencimiz işsiz, milyonlarca emeklimiz perişan, binlerce şirket iflasın eşiğinde. Milyonlar borç batağında.
Bu düzen artık yürümüyor!Yeniden Refah Partisi olarak bu sömürü düzenine, bu faizci zihniyete, iktidarın bu vurdumduymazlığına “dur” demek için geliyoruz!
Biz, milletin iktidarını kuracağız!
Biz; adaletin, bereketin, üretimin, refahın iktidarını kuracağız!"Bu sefer millet kazanacak!"
“Onlar vergi memuruyla gelir ama bizler adaletle geleceğiz!”
“Onlar faizle beslenir ama bizler üreticiyi kalkındıracağız!”
“Onlar kamu malıyla sefa sürer ama bizler millete hizmet edeceğiz!”Bu sefer millet kazanacak!
Bu sefer ahlak, adalet, vicdan kazanacak!"