GMG Kastamonuspor ile ilgili Sportif Direktör Abdulaziz Solmaz şu açıklamalarda bulundu, “Öncelikle buradan Hasan Ayaroğlu kardeşimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Hocamız ve yönetimdeki arkadaşlarım, takım arkadaşlarımız ile birlikte yanlarına geldik. Sağlık durumu da şu an gayet iyi. Bir gün daha gözetim altında olacak. Tabii belli bir zaman limitinde gözetim altında olacak. İnşallah en kısa süre içinde de sağlıklı bir şekilde tekrar aramızda olur. Bu vesileyle tekrar sizlerin huzurunda da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Takımımızın son haftalardaki genel gidişatı ile ilgili değerlendirme yaparsak, takımın genel durumu ile ilgili olarak sezon başında lige başlarken biliyorsunuz ki feda sezonu denildi. Bu doğrultuda da başkanımız Sayın Cengiz Aygün ve yönetim kurulu olarak da tabii çalışmalarımız oldu. Ama şu an geldiğimiz noktada tabii ki hedef olarak iddialı bir konuma da geldik. Ama bu da GMG Kastamonuspor’umuzun her zaman aslında genlerinde var. Şu anki süreçte bence gayet iyi durumdayız. Gayet iyi çalışıyoruz. Sezona Ahmet hocamızla başladık. O da bu şehir için ve Kastamonu için gerçekten çok değerli bir insan. Bize de çok büyük katkıları oldu. Ondan sonraki süreçte Onur Beşel Hocamızın gelmesi. Aslında o da bir bakıma bu şehrin çocuğu. Burada çok büyük emekleri vardı. Hep aramızdaydı. Çok da iyi bu işi yürüttüğünü gördük. İnşallah bu çıkışımız aynı bu şekilde devam edecektir. Amacımız dediğim gibi maç maç bakıp en iyi şekilde ligi bitirmek.
Önümüzde Karaman maçından sonra sırasıyla Şanlıurfa, Muğlaspor maçları var. Yani sezon için kırılma anı dediğimiz aslında neyi istediğimize bağlı olan bu maçlar. Bu maçlar yani biz şampiyonluk istiyorsak kırılma anı bu maçları kazanmamız lazım. Ama biz dediğim gibi sezona başlarken şampiyonluk iddiasıyla başlamadık. Ama GMG Kastamonuspor’umuzun ismi artık o kadar büyük bir isim ki ister istemez insanlar bize bunu yakıştırmıyor ve hep bizi şampiyonluk yarışında görmek istiyorlar. Biz de kendimizi şampiyonluk yarışında görmek istiyoruz. Ben kırılma maçı olarak hiç maça bakmıyorum. Şu an dediğim gibi ligi en sağlıklı şekilde, GMG Kastamonuspor’a yakışacak bir şekilde yukarıda bitirmek. Çünkü bu işin bir ekonomik tarafı da var. Aslında bu yönde konuşulacak çok şey var. Daha önce sizlerle de röportaj yapmıştık, aynı sorunlara değinmiştik ama geldiğimiz noktada şöyle de bir şey var. Yani evet şehir her zaman, ben 4 senedir buradayım. Futbolculuk zamanımdan bu zamana kadar hep hedef istiyor, hep başarı istiyor. Ama bunun karşılığını hiçbir zaman tabii ki vermiyor. Sadece istemekle yeniyoruz. Biz şampiyonluğu şehir olarak istiyoruz ama bunu takıma ne kadar yansıtıyoruz? İşte siz de bazen geliyorsunuz, tesisi görüyorsunuz. Aslında yapayalnız. Yani GMG Kastamonuspor sadece ismi büyük, amblemi büyük. Ama kendi dünyasında aile olarak aslında yalnız bir aile. Burada dediğim gibi Cengiz Başkan'ıma da teşekkür etmek istiyorum. Çünkü gerçekten iyi bir Kastamonulu, iyi bir Kastamonusporlu. Verdiği emekler, kolay kolay hiçbir insanın yapmayacağı şeyler. Onun yaptığını kimse yapacağını da düşünmüyorum. Zaten yapmıyor da. Mesela başarı istiyorlar. Ya da kulübe şampiyonluk istiyorlar. Ama bir destek de yok. Bir bakım aslında buna da alıştık. Yapacak da bir şey fazla yok yani. Sonuçta bu işin içindeyiz ve bu yarışın içindeyiz. Bu konuştukça çok da uzar. Ama önümüzde önemli bir Karaman maçı var. Oradan da tabii ki galibiyetle ayrılmak istiyoruz. Biz her ne kadar feda sezonu da desek, işte bu sene şampiyonluğa oynamıyorsak da desek, Kastamonuspor her maçı sahaya kazanmak için çıkar. Biz de bu doğrultuda hocam ve ekibi çok iyi hazırlanıyorlar. Pazar günü de çok güzel bir galibiyet aldık. Tekrar Cuma günü önemli bir maçımız var. En iyi şekilde burada hazırlanıp, çarşamba günü nasipse olsa yola çıkacağız. Zaten fikstürümüz biraz yoğun. Hemen akabinde hafta içi Urfa ile oynayacağız ve bir bay haftamız var. Ondan sonra Muğla ile bitireceğiz. Ama önümüzdeki en önemli maçımız Karaman maçı.

Son haftalarda taraftarın ilgisi gittikçe azaldı bunu gözlemledik. Bunun sebebi ise, ben ilk 2019'da Kastamonuspor'a geldim. O zaman biraz daha taraftar olarak daha bir fazlaydık. Bu şehrin de bana buraya gelmeden önce her zaman aslında futbol şehri olduğu söylendi. Çünkü hep Kastamonu'nun dediğim gibi dışarıda güzel bir algısı var. Ama buraya geldiğimde yaşanan süreç boyunca aslında bunu çok fazla konuşulduğu gibi ya da bize anlatıldığı gibi olmadığını gördüm. Birçok insan da aslında görmüyor. Sizler de basın olarak bakıyorsunuz, görmüyorsunuz. Kemik bir taraftar grubumuz var. Gerçekten onlardan Allah razı olsun. Soğukta da olsun, sıcakta da olsun, yağmurda da olsun, karda da olsun. Ama bu maalesef bu büyük şehirde 300-400 kişiyi geçmiyor. Biz burada iki yıl şampiyonluğa da oynadık. O zaman bile stadımız sadece iki kez doldu. Evet, futbolda herkes başarı ister. Başarı olunca mutlaka seyirci de artacaktır. Ama biz bunu başarılı giderken de burada sezonda iki kez yaşadık. Yani şampiyonluğu kıl payı kaçırdığımızda da play-off potasında da, biz mesela play-off'ta geçen yıl bile Altınordu maçında stadımızı dolduramadık. Dediğim gibi taraftarın ilgisinin azalmasının birçok nedenleri olabilir, maç canlı yayınlanıyor o da olabilir. Bu yüzden şehir belki biraz futboldan uzaklaştı. Dediğim gibi insanların ekonomik durumları da olabilir. Ama bu konuda yönetim olarak da, Cengiz Başkanımız olarak da, bilet olarak da aslında herkese de yardımcı da oluyoruz. Ama taraftarın gelmesini isteriz. Futbolcu olan, oynayan sahadaki kardeşlerim her zaman taraftarı görmek ister. Çünkü onlar bizim yanımızda olduğu zaman gerçekten Kastamonuspor’u özellikle iç sahada çok büyük güç, çok büyük tehlike haline geliyor. Birçok maçı da zaten içeride genellemeye bakarsanız aslında kaybetmeyen bir Kastamonuspor genelde var. Dediğim gibi inşallah bunun çözümleri olur, taraftarımız gelir, bizim yanımızda olur. Yani haftanın atıyorum bir günü zaten, iki hafta içinde bir tane içeride maç oynuyoruz. Ailesiyle, çocuğuyla, eşiyle gelsinler, takımlarının yanında olsunlar, bizleri desteklesinler. Onların yanımızda olması bize güç verecektir. Buradan onlara çağrım, gerçekten Kastamonuspor’u yalnız bırakmasınlar. Bu sene de özellikle dediğim gibi feda sezonu dediğimiz sezonda aslında çocuklar muazzam bir iş çıkarıyorlar. Yani hem teknik kadromuz, Onur Hocamız ve ekibi hem futbolcu kardeşlerim gerçekten çok büyük övgüyü de hak ediyorlar. Aslında baktığın zaman da birçok medya organlarında, programlarında takımımızdan, şehrimizden çok da güzel bahsediyorlar. Buradan onlara da çok teşekkür ediyorum. Bu kadar zorluk ve sıkıntılara rağmen işte görüyorsunuz idman yapmayı hala bir sahamız yok. Geçen sene bu çok fazla da gündeme gelmişti. Ama yine bu çocuklar bu yarışın içindeler. Yine feda da deseler asla bu inatçılığımız da vardır biliyorsunuz. Bu yarışın içinde olacaklardır. Biz ne kadar feda desek de biz ne kadar bu sene dinlenme sezonu desek de bu futbolcu kardeşlerime asla bunu söylemiyorlar. Aslında bu da bizi gururlandırıyor, onurlandırıyor. Onlara da tekrar burada sizlerin huzurunda da hem teknik ekibimize hem de futbolcu kardeşlerime çok teşekkür ediyorum.
Altyapıdaki çalışmalarımıza da gelirsek, altyapı çalışmaları bizim için gerçekten önemli. Orada hem altyapı hocalarımız olsun. Ayrıca Tolgahan Abi'ye de buradan teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten çok büyük emek harcıyor. Çok iyi de gençlerimiz var orada. A takıma zaten birçok U19 takımımızdan A takımımızda takviyelerimiz de oluyor. Şu ana kadar gelinen durumda ciddi de başarılar da elde ediyoruz. Oradaki dediğim gibi hocalarımı da bu verdiği özveriden dolayı, çünkü altyapı da üst yapı diye bir şey yok. Aslında biz bir bütünüz. Biz bir aileyiz. Bu ailenin içinde sadece kademelerimiz farklı, bölümlerimiz biraz daha farklı. Ama dediğim gibi hem altyapı hocalarımıza, aynı zamanda Tolgahan abime de Tolgahan Özcan'a da buradan sizlerin huzurunda tekrar tekrar çok teşekkür ediyorum. Çok iyi iş çıkarıyorlar. Genç kardeşlerimizi her zaman aramızda biz de görmek istiyoruz. Ben de genç oyuncuyu her zaman seven, onlarla ilgilenen bir yapıya da sahibimdir. Nitekim hocamız da öyle. Birçok genç arkadaşımız da zaten şu an A takımında bizlerle beraber. Onları yarışmacı konumunda yapmak zorundayız. Çünkü futbol hayatları boyunca hep yarışmacı bir durumda olacaklar. Dediğim gibi oradaki bu başarıları yukarıda gelmelerine hem diğer abilerine de alttan gelen kardeşlerine de iyi bir örnek olacak. Onlara da buradan başarıları daim olsun diyorum. Her zaman da zaten iletişim halindeyiz.
İkinci yarıya takviye konusunda ise, tabii bu ekonomik şartlar önemli. Onur hocamızın mutlaka bize bir raporu olacaktır. Başkanımızın, yönetimimizin bu konuda ekonomik olarak da destekleyecek bir durumu olursa takviye tabii ki yapmak isteriz. Bu doğrultuda dediğim gibi mevkisi olarak onu hocamız daha iyi bilir. Hangi mevkilere, hangi oyuncu tarzlarını isteyeceğini tabii bunu ligin bitimine yakın oturup konuşacağız, değerlendireceğiz. Kulübümüzün de ekonomik durumu da önemli. Dediğim gibi son oynayacağımız 3 maç aslında bizim biraz da devre arasında neler yapabileceğimizi az çok da belli edecektir. Oradaki gidişata göre takviye de yapabiliriz, yapmaya da biliriz. Çünkü çok değerli oyuncular da var aramızda. Çok iyi genç arkadaşlarımız da var aramızda. Onları da Türk futboluna kazandırmak adına hem de önlerini kapatmamak adına bu kadroyla da devam ediliriz. Yeterli bir kadromuz olduğunu aslında ben şahsi olarak düşünüyorum. Ama dediğim gibi 3 maçın durumu, ligdeki puan durumu ikinci yarıyı daha da belirleyici hale getirecektir. Ona göre dediğim gibi hem hocamızla hem yönetimimizle oturup bu konuyu değerlendireceğiz. Son olarak da medya ve basınımızın yakından ve canı gönülden vermiş oldukları destek ve katkıları için, Kastamonusporu'muzun her zaman yanında oldukları için bizlere de her zaman bir ses olduğunuz için GMG Kastamonuspor’umuz adına çok teşekkür ediyorum.”





