Adana Devlet Tiyatrosunun merhum oyuncusu Raif Hikmet Çam'dan aldığı eğitim sonrasında 1989 yılında sahneye giriş yapan Dinç, çocukluğundan itibaren merak saldığı kuklacılığı da devam ettiriyor.

Kastamonu'da Şeyh Şaban-ı Veli ve Evliyalar anılacak Kastamonu'da Şeyh Şaban-ı Veli ve Evliyalar anılacak

Dinç, evinin bir bölümünde oluşturduğu atölyesinde ağaç, ağaç hamuru, strafor ve sünger kullanarak kendine özgü kuklalar tasarlıyor.

Çalışmalarında Karagöz ve Hacivat'a da yer veren sanatçı, özenle işlediği eserleri farklı etkinliklerde sahnelediği oyunlarda kullanıyor ve sanatına ilgi duyan öğrencilere de ücretsiz eğitimler veriyor.

35 Yıldır Atölyesinde Yaptığı Tasarımlarla Kuklacılığı Yaşatıyor (1)

Tevfik Dinç, kukla merakının çocukluk yıllarına uzandığını ifade etti.

Hayatını bu sanata adadığının altını çizen Dinç, "Aydın'da 1970'li yıllarda elektrik kesintileri oluyordu. O dönem karton ve çeşitli materyallerden yaptığım kuklalarla anne ve babam ile mahalledeki çocuklara oyunlar oynatırdım. Sonra tiyatronun içerisinde geliştikçe evimin bir odasına kurduğum atölyede daha profesyonel işler yapmaya başladım." diye konuştu.

35 Yıldır Atölyesinde Yaptığı Tasarımlarla Kuklacılığı Yaşatıyor (2)

Kuklacılıkta 35 yılı geride bıraktığını dile getiren Dinç, kendi tasvirlerini geliştirdiğini, eserlerini arkadaşı gibi gördüğünü söyledi.

Dinç, mesleğini ve gölge oyunlarını gelecek kuşaklara aktarmaya çalıştığını vurgulayarak, "Sanatçı emekli olmaz, ölene kadar üretir. Bizler bu somut olmayan kültürel mirası ömrümüz yettiği müddetçe yaşatacağız, sonraki kuşaklara aktaracağız." ifadesini kullandı.

Kaynak: AA